Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Orhan Dündar

Orhan Dündarİbni Sina yazarı
Yazar
Derleyen
Çizer
Çevirmen
8.0/10
5 Kişi
30
Okunma
1
Beğeni
2.512
Görüntülenme

Orhan Dündar Sözleri ve Alıntıları

Orhan Dündar sözleri ve alıntılarını, Orhan Dündar kitap alıntılarını, Orhan Dündar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İlim ve sanat, takdir edilmediği yerden göç eder."
Reklam
Aydınlarımız içinde çok iyi düşünenler vardır. Fakat genel olarak şu hatamız vardır: İnceleme ve araştırmalarımıza temel olarak çoğunlukla kendi memleketimizi, kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve ihtiyaçlarımızı almayız.
Atam.. Hep Atam.. İyi ki Atam.. Teşekkürler Atam..
Türk toplum hayatını laikleştiren en önemli yasalardan biri de kuşkusuz "Türk Medeni Kanunu”nun 1926'da kabulüdür. Böylece kadın erkek eşitliği toplumun temel taşı haline gelmiştir. Türk kadınının geçmişteki yaşamı, bugün hâlâ birçok ülke kadınlarının maruz kaldığı çağ dışı yaşamdan çok da farklı değildi. Özellikle kent kadınları,
Eski Türk devletlerinde toplum düzeni laik, dünyevi devlet sisteminde var olan esaslara benzer uygulamalarla sağlanmıştır. XVI yüzyıldan başlayarak Osmanlı sultanları aynı zamanda halifelik görevini de temsil eder hâle gelinceye kadar Türk devletlerinin hiçbirinde devlet başkanları aynı zamanda dini bir makamı da temsil eden kişiler değillerdi. Bu da Türk devletlerinin dünyevi esaslara göre kurulmuş devletler olduğunun en önemli göstergesidir.
“İnsanlık dünyasında; din konusundaki uzmanlık ve derin bilgi, her türlü hurafelerden arınarak gerçek bilim ve tekniğin ışıklarıyla tertemiz ve mükemmel oluncaya kadar din oyunu aktörlerine her yerde rastlanacaktır."
Reklam
Iy evet
Âdet uydurmaların ve boş inanışların üzerine de kurulabilir. Uydurma ve beğenilmeyen, yerilip ayıplanan şeyler de âdet olabilir.
Milleti uzun yüzyıllar gaflette bırakan sebepler arasında en önemli nokta ve bütün sefaletimizin de kesin nedeni zihniyet meselesidir. İnsanlar ve insanlardan oluşan toplumlar her şeyden önce bütün kişileriyle sağlıklı bir zihniyete sahip olmalıdırlar.
"İstiklal ve hürriyet (bağımsızlık ve özgürlük) benim karakterimdir.” diyen Atatürk, Büyük Nutuk'ta bu konuda şunları söylemektedir: “Temel prensip, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bunun için tam bağımsızlık şarttır.” Kuşkusuz özgürlüğün ve bağımsızlığın en geniş anlamda yaşanabilmesi için de millet egemenliğine dayalı bir devlet yapısının kurulması şarttı. O, milli egemenlik konusunda şunları söylemiştir: “Milli egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, yok olur. Milletlerin esareti üzerine kurulmuş kurumlar, her tarafta yıkılmaya mahkûmdur.”
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni Türk milletinin temel değerleri üzerine kurmuştur. Devletin varlığını, birliğini, bağımsızlığını ve geleceğini bunun üzerine inşa etmiştir. Nitekim Onuncu Yıl Nutku'nda "Bu işlerin en büyüğü temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti'dir." demiştir.
Reklam
Din ve mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiçbir kimse hiçbir kimseyi ne bir din ne de bir mezhep kabulüne zorlayabilir. Din ve mezhep, hiçbir zaman politika aracı olarak kullanılamaz.
“Cumhuriyetçilik ve sosyal inkılap, laiklik ve yenilikseverliğin Türk'ün öz malı ve özelliği durumuna geldiğini görmek, benim için büyük bir mutluluk olacaktır.”
Bir millet varlığını ve bağımsızlığını korumak için düşünülebilen her türlü girişim ve fedakârlığı yaptıktan sonra başarıya ulaşır. Ya başaramazsa demek, o milleti ölmüş saymak demektir. Öyle ise millet yaşadıkça ve fedakârlık ettikçe başarısızlık söz konusu olamaz.
Laiklik, devlet ve toplum kurumlarının işleyişini sağlayan kuralların kaynağını akıl, bilim ve toplum ihtiyaçlarından almayı öngörür. Laiklik hiçbir inanç ve ibadetin insanlara zorla dayatılmasına izin vermez. Bu özelliğiyle hem toplumsal barışın hem de milli birlik ve beraberliğin garantisidir. Laik devlette düşünce ve inanca saygı esastır. Laikliğin temel dayanağı, aklın ve bilimin yanı sıra sevgi ve hoşgörüdür.
Laiklik ilkesinde ısrar ediyoruz. Çünkü millî iradenin, insanlığa mal olmuş değerlerin belki de en kutsalı olan din hürriyeti, ancak laikliğin sağladığı ve yasal güvence altına aldığı din ve vicdan özgürlüğü ile korunabilir. Laiklik yalnız din ve dünya işlerinin birbirinden ayrılması değildir. Aynı zamanda bütün yurttaşların vicdan, ibadet ve din hürriyetini sağlamak ve korumak demektir.
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.