Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Paul Cartledge

Paul CartledgePratikte Antik Yunan Siyasi Düşüncesi yazarı
Yazar
6.0/10
1 Kişi
6
Okunma
1
Beğeni
377
Görüntülenme

Paul Cartledge Sözleri ve Alıntıları

Paul Cartledge sözleri ve alıntılarını, Paul Cartledge kitap alıntılarını, Paul Cartledge en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Sınavsız bir yaşam yaşanmaya değmez, insan için yaşamaya değer bir hayat değildir" (Sokrates'in Savunması, 38A).
İnsan Eşit, sınıfsız, aşiretsiz ve ulussuz Korkudan, tapınmadan, mertebeden, üstündeki kraldan azade. Percy Bysshe Shelley, Prometheus Unbound, 1820
Reklam
#1
Bundan sonra, siyasi toplumun başlangıcını, sonunu ve sebeplerini bilmek için, ortadan kaldırılması gereken şey, siyaset araştırmaları olmalı.
Polis, Tanrı, Yunanlar:
Yunan polis'i insanların olduğu kadar tanrıların da -ya da daha ziyade insan­ lardan önce tanrıların şehriydi. Polis'e yaraşır bir Yunanlı olmak dünya eko­nomisinde yerini bilmek, değiştirilemez doğa gereği tanrısal olmadığını ve tanrısal evrenin aşağısında yer aldığını bilmekti. Yunan şehri, o tanrıları terk etmediği müddetçe tanrılar tarafından terk edilmeyecek, onların kesin güven­cesi altında somut, yaşayan bir yapıydı. Bu yüzden, Yunanlıların din yerine "kullandıkları bir kelime" olmasa da ve genelde "tanrıların işleri" gibi (ta tôn theôn) bir deyiş kullansalar da, din her şeyle, her şey de dinle iç içe geçmişti. Din ya insan davranışını, her şeyden önce ritüel karakterini belirliyor (ya da buna neden oluyor) ya da esasen ya da salt dini olmayan davranışa dini bir boyut, biraradalık ya da en azından hava katıyordu. Mesela, Atina Meclisi'nin bir toplantısı domuz yavrusu kurban edilen bir ritüelle başlıyor, Pnyx tepesin­ deki toplantı mekanı törenler eşliğinde domuz kanıyla yıkanıyordu.
Sayfa 101Kitabı okudu
Atinalılar, 399 yılına gelindiğinde rahatsız edici derecede tipik, geleneksel Akdeniz köylüleri gibi -şüpheci, mu­hafazakar, batıl inançlı, mantıksız- davranıyordu. Hatta bu karikatürün ser­gilediğinden de fazlası çünkü 399'da Atinalılar artık kendilerini komşularına kötü kötü bakmakla sınırlamıyor, kendi vatandaşlarını da büyük idamlık suçlamalarla, mesela inançsızlık, mahkemeye veriyor ve infaz ediyordu. 400-399' da hepsi bir biçimde savaşın son yılları ve sonrasının korkunç olaylarıy­la bağlantılı en az altı büyük halk mahkemesi olduğunu biliyoruz.
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Çok daha dar bir devlet anlayışı genelde hukuk ve siyaset biliminde bulu­nur. Devlet sadece bir toprakta, bir halka yasal bir sistemi dayatma gücü verilmiş bir hükümet değil, aynı zamanda bir soyutlamadır; yani hem hük­meden hem hükmedilen üstünde sürekli bir kamu gücünün, bir toplumun egemen bir devletinin ve bir devlet olabilmesi için tüm dışsal egemenliğe sa­hip olması gerekir.
Siyaset, ilkeler savaşı maskesi altında çıkar kavgası. Kamu mese­lelerinin idaresi şahsi kazanç içindir.
Antik demokrasiler ile günümüz demokrasi farkı:
Atina'nın da içinde yer alacağı şekilde, bütün antik demokrasiler aşağıdaki altı temel şekilde bütün modern demokrasilerden ayrılır. (1) Onlarınki doğrudandı bizimki temsilidir. (2) Antik demokraside demos (kitle, çoğunluk, fakir), gücü (kratos) kontrol edebiliyordu. (3) Antik demokraside ne teoride (anayasal ya da felsefi ) ne ger­çek siyasi pratikte kuvcetler ayrılığı vardı. (4) Antik demokrasilerde ve hangi idari ya da ideolojik görüntüye sahip olursa olsun tüm Yunan poleis'inde va­tandaşlık etkin biçimde katılımcı paylaşma bağlamında yorumlanır ve inşa edilirdi. (5) Demokratik Atinalıların da dahil olduğu -ve belki de özellikle­ Antik Yunanlılar elbette bir özel kamusal alan ayrımına sahipti ama koru­dukları ya da destekledikleri "haklar" insan ya da azınlık hakları değil, va­tandaş/vatandaşlık haklarıydı. (6) Ve son olarak "bireyi" Devlet'ten (Hobbes sonrası anlamda var olmayan bir devlet) koruma gibi bir kaygı yoktu.
Sofist kelimesi aslında ilk zamanlarda bilge anlamına geliyordu:
Mesela Atinalı Solon, Herodotos tarafından böyle adlandı­rılır. Platon zamanına gelindiğinde (İ.Ö. yak. 428-347), terim sık sık yalan ya da sahte bilgelik satıcısı, hakiki bilgelik öğretebileceğini iddia eden ama aslında şarlatan, entelektüel üçkağıtçı anlamında kullanılmaya baş­ladı. Hatta George Grote'nin Histo y of Greece'nin ( 1846-1856) [Yunanis­tan Tarihi] ünlü altmış yedinci bölümünün gösterdiği üzere, sophistes kelime­ lsi, büyük ölçüde Platon sayesinde, sadece Antik Yunancada değil, çeşitli bi­çimlerde Antik Yunancadan gelen ya da ödünç alan Avrupa dillerinde de olumsuz anlam kazandı. Mesela İngilizcede gayet net biçimde olumsuz anlam taşıyan "sophistry" (safsata) ve "sophistical" (aldatıcı) ile muğlak anlamı olan "sophisticated" (karmaşık ama aynı zamanda sahte bilgelik sergileyen) vardır.
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.