Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Robin Jarvis
En Yeni Robin Jarvis Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Robin Jarvis sözleri ve alıntılarını, en yeni Robin Jarvis kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu kadar güzel incelemeleri olan bir kitabı nasıl beğenmedim bilmiyorum ama bana o kadar ilgi çekici gelmedi maalesef. Öncelikle türüne aşinayım, Stephen King kitaplarını okuyorum ve beğeniyorum. Psikolojik-gerilim de seviyorum ama bu kitap beni çekmedi. Benim için dezavantajlarını söyleyeyim çünkü dediğim gibi beğenen gerçekten beğenmiş. İncelemelerde ilk 100 sayfa boğucu olabilir dendi, sıkılmama rağmen devam ettim. 200 sayfa okuduğumda ise asıl olay gerçekleşmesine rağmen yine yorucuydu. Karakterler benim gözüme çok göründü, neredeyse 10 kişiden fazlalardı ve yazar tanıtmakta sıkıntı çekmiş bence. Çok çok sonradan açılan kitapları okuyamıyorum, kitapta 6 7 tane başrol olması sıkıntı değil, ama en başta dediğim gibi okuması yorucuydu. Dili ağır değil, o gerilimi hissettiriyor ama uzun sürmesi gereken bölümler kısa, kısa sürmesi gereken bölümler fazladan uzun sürmüş gibi. Genel olarak kitabı beğenemedim, yine de denemek isteyen varsa ya da hep aynı konulu kitapları okumaktan sıkıldıysanız şans verilebilir.
522 syf.
·
Puan vermedi
Hikayemiz eski ve korkunç bir görüntüye sahip olan konakta başlıyor… Bir grup genç hırsızlık yapmak isterken olay farklı yerlere kayıyor…
Başlarda kitabın akışına kapılmakta biraz zorlansamda sonrasında hikayeyi kafamda oturttukça daha rahat ilerledim…
Normalde her kitabı okuduğumda o olaya kendimi kaptırarak okurum… Bu kitapta da kitaptaki hayatın gerçek hayata karışmasını anlatıyor.. Okuyan herkes kitabın büyüsü altına giriyor ve kitaptan bir karakteri benimseyip kendi kişiliğini unutuyor…
Sonradan sorunun kitapta olduğunu anlamaları ise bişeyi değiştirmelerini sağlayamıyor… Nasıl düzelteceğini bulsalarda o kadar kişi etkilenmiş durumda ki bunun altından nasıl kalkacaklar merak ediyorum doğrusu…
Değişik bir olay örgüsüne sahip bir kitap.. Kendini okutturuyor.. Devam edilebilir ama 2. Kitap bende mevcut değil.. Neyse şimdilik başka maceralarda görüşmek üzere.. Herkese keyifli okumalar diliyorum..
Beni bu kadar şok eden bir kitap daha hatırlamıyorum... O kadar farklıydı ki cidden şuan nasıl anlatabileceğimi bile bilmiyorum. Sadece tamamen şok ve dehşet içerisinde olduğumu söylemek istiyorum. Özellikle sonu beni duvardan duvara vurdu gerçekten... NASİ YA NASİ
Dans Eden Valeler artık tüm İngiltere’yi avucu altına almıştır. Kitabı okumayı reddedenler ya canlı canlı yakılıyor, ya da bir başkası kitabı okuyarak o kişiyi zorla etki altına alıyordur. Kitabı okumasına rağmen bağışıklığı olanlar ise toplum tarafından ‘anormal’ olarak adlandırıyordur.
Kitaptan etkilenmeyen, bağışıklığı olan on altı yaşından küçük otuz bir çocuk bir kampa toplanır. Ismus tarafından yapılan bu organizasyonda, kampta iki gün geçirecek çocuklara çeşitli gösteriler, kitap okuma ayinleri düzenlenir. Her biri Ismus’un aşçıları tarafından ziyafet çeker. Bu iki günün amacı, kitaba bağışıklığı olan çocukları bir şekilde Dans Eden Valeler’in etkisi altına alabilmektir. Bu iki günü şenlikler, ziyafetler, gösteriler içinde geçiren çocuklar Valeler’in etkisine girmek zorundadır. Aksi takdirde, iki günün sonunda cehennem hayatı onları beklemektedir.
Bu kitap seride en sevdiğim kitaptı. Tam okumaktan yoruluyorum, şu sayfa da bitsin kapatayım diyorum ve tekrardan yepyeni olaylar çıkıyor, kapatamıyorum. Ismus’tan da, Çilingir’den de apayrı nefret ettim. Punchinello’lardan bahsetmiyorum bile. Giydikleri kıyafetler kahkaha attırdı ama en çok onlardan nefret ettim. Kitapta bu kadar mizahi şeyler olması da daha okunabilir kılıyor.
Bir grup hırsız çetesi, sahil kasabasının dışında, ücra bir köşede harap haldeki eski bir eve girer. Grubun lideri Jezza, evden hayatında bulup bulabileceği en pahalı şeyi bulmuştur. Dans Eden Valeler isminde bir çocuk kitabı.
Dans Eden Valeler bir kitaptan fazlasıdır. Kitabın yazarı olan Austerly Fellows bu çocuk kitabını yazarken şeytani
İlk kitabını çok severek okumuş ve 10 puanı sakkk diye yapirtismistim ama AMA BU BU o kadar iyiydi ki ilk kitap yanında çok sönük kaldı( yine de on puanlıkti) o kadar iyiydi ki bir buçuk günde okudum, elimden bile bırakamadım. Karakterlerine çok bağlandım ve ilk on fantastigime bodoslama daldiii. Kesinlikle bir şans vermelisiniz!!
Okuduğum en sıra dışı kitaplardan biriydi. Çok değişik bir atmosfere ve konuya sahipti. Okurken gerildiğim ve asla anlam veremediğim bir kitap oldu ve bu benim assiri derecede çok hoşuma gitti.. devam kitaplarını okumak için de çok heyecanlıyım!
Selam.
Kitabı okurken hiç mi umut olmaz diye düşündüm. Umut hep bir yerlerde olur oysa ama kitabda umuda dair hiçbir şey yok.
Birinci kitapda okuduğumuz karakterler yok bu kitapda. Arada sırada Martinin adı geçiyor o kadar. Şöyle ki, kitabın etkisi altında girmeyen çocukları bir kapma getiriyorlar ve her sabah, akşam onlar için kitabı okuyorlar. İlk üç günü çocuklar için gerçekten kapm bayram gibi geçiyor ve sonrasında cehheneme hoş geldiniz. Belki bazı insanlar için bunlar pekde göz korkutucu yada ürpertici olmaya bilir ama kitap bütünüyle vahşet, ölüm ve acıdan oluşuyor. Sonlara doğru bir sahne var, ilk okuduğumda algılayamadım. Bir kaç kez tekrar tekrar okudum.
Kitabın tek güzel yanı karakter gelişimiydi. Bir yüz sayfada devam etseydi karakter kalmayacaktı gerçi. En çok merak etdiğim şey kitabın etkisi geçince ne olacağı. Dönüşen, ölen çocuklara ne olacağı dünya nasıl eski haline geleceğini gerçekten merak ediyorum.
Selam
Ben çok fazla fantastik kitap okudum, film izledim. Artık beni çok az şey şaşırtabilir diye düşünürken karşıma çıkan bir kitap. Okuduğum en ilginç, bana göre ürpertici ve korku salan bir hikayeye sahip.
Konusuna gelecek olursak bi kaç kişiden oluşan bir qrup ürkütücü görünüme sahip bir evi soymak amaçlı eve girer ve içlerinden biri elinde bir kitapla çıkar. Ve artık hiç birşey eskisi gibi olmaz. Kitabı okuyan her kes kitabın etkisi altına girmeye başlar. Davranışları, kıyafetleri kitap karakterleri gibi olmaya başlar. Her kes yaşadığı dünyanın bir geçit aşaması gibi görür ve kitapda bahsi geçen sarayda yaşamak için can atar. Kitap ellerinden alındıkta vahşi hal alıyorlar.
Romanı okudukça kitabın yazarının aslında kim olduğu, kitabı hangi amaçla yazdığını öğreniyoruz. Ben kesinlikle korku kitapları okumam, izlemem. Bana göre en korkunç karakterlerden biri ola bilir kitabın yazarı.
Kitap ilk önce çocukları etkisi altına alıyor. Okudukça sevdiğim karakterlere sesleniyordum, lütfen okumayın diye. Paul kitabı okumamak için baya güç sarf etdi ama malum çocuk olduğu için kimse onu dinlemedi. Kitabın baş kahramanı Martin isimli orta yaşlı bir beyefendi. Ve kesinlikle içinde romantik hiçbir şey barındırmıyor.
Gerilim, korku, macera türü seviyorsanız okuyunuz. Ben yorumunu pek güzel yazamasam da çok iyi bir kitap olduğundan emin ola bilirsiniz. Baya ürkütücü bir havaya sahip.