Jess yeni işi için Londra'ya taşındığında eski bir arkadaşının kiraladığı bir odada kalmaya başlar. Evi beş kişi paylaşmaktadır. Ev arkadaşlarından biri olan Alex'i ilk gördüğünde ondan etkilenir ancak evin bir kuralı vardır ki o da evde asla çift olmak yasaktır. Sevgili olmama kuralı olduğu için Jess hislerini bastırmaya çalışır. Yeni işine alışmaya çalışırken bir yandan da Alex ile Londra içerisinde geziler yaparlar ki Jess yön bulma konusunda biraz daha iyi bir hale gelsin. Alex'in eski sevgilisi ansızın geri döndüğünde Jess kendi içinde bir şeyleri halletmeye yeni başlamıştır. Bundan sonrasında olacaklar bir şeylerin getirisidir.
Kitapta hayatları hakkında büyük kararlar alıp yeni başlangıçlar yapmaya hazırlanan iki gencin hikayesini okuyoruz. Yirmi dokuz yaşındaki Jess, sonunda hayallerinin peşinden koşacak cesareti bulur ve Londra’ya taşınır. Aylardan aralıktır ve önünde umutlarla dolu, yepyeni bir yıl vardır. Dört kişiyle paylaşacağı, Notting Hill’deki biraz yıkık ama
Jess, büyük babası ve büyük annesiyle yaşıyordur. Her zaman hayalini kurduğu işe başvurur ama kabul edileceğini düşünmez. Kabul edildiğini görünce buna çok şaşırır ve Londra'ya gider.
Alex'te, hemşirelik için Londra'ya giderler. Ikisi de arkadaşları sayesinden büyük bir evi kiralarlar. Ama tek bir şey vardır evde kalırken hiç kimsenin ilişki yasmamalıdır.
Önyargı edinmemek için hiç yorumlarını okumadan başladım. Daha önce hiç romantik kitap okumamıştım, beni etkilemelerine izin vermedim ve gerçekten bu kitap türünü sevdim.
Bana friends havası verdi, bir ev arkadaşlığı hikayesi yine kimin eli kimin cebinde belli değil ki bu avrupai tarz olsa gerek, o yüzden eğlenmeye baktım.
İlk defa bir hikayedeki insanlar ne yapsa okurum dedim; seri okumaya kalkışacağım kitap karakterine bağlanmak nasıl bir hismiş onu anladım, her birini sevdim Alex'i, Jess'i, Becky'i, Emma'yı bile.
Sophie ve Gen dahil.
Kurgu okumaya ve bu türde okumaya devam edeceğim. Ya bu türle hiç tanışmasaydım?
Ya hiç tanışmasaydım?
O kadar sıkıcı yavaş karakterler etrafından çok çevre ile iliskilendirilmis bir kitap ki iki karakteri okumak yerine ailesini arkadaşını felan okuyorsun konu fena değil ama anlatım hiç sarmadı :(
Kitaba başladığımda hani böyle olur ya bir akmaz önce sonra açılır birden aynı şeyi hissettim. İki üç gün yatak yanında kaldı on yirmi sayfa okundu ve sonra çok şükür ki açıldı ve 2 akşam da bitirdim. Vıcık vıcık aşk değil asla tam bir sabretme öyküsünü okudum bence. Bu kitabı okumayı seçenlere iyi okumalar dilerim