Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

S. Bilgehan Eren

S. Bilgehan ErenDerin Dünya Savaşı yazarı
Yazar
9.2/10
19 Kişi
60
Okunma
17
Beğeni
1.897
Görüntülenme

S. Bilgehan Eren Sözleri ve Alıntıları

S. Bilgehan Eren sözleri ve alıntılarını, S. Bilgehan Eren kitap alıntılarını, S. Bilgehan Eren en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...tefekkürsüz, derinliksiz insanlardan kurulu bir asırda yaşamaktayız. Ve bundan dolayı da, asrın insanının karakteristik özelliklerinin başında; tutarsızlık, samimiyetsizlik, vefasızlık, faziletsizlik, çilesizlik, bedavacılık gelmektedir. "Düşünmeyen-sorgulamayan" adam tipolojisi, tam da tüketim kültürünün istediği, ihtiyaç duyduğu insan profilidir.
İnsanları kandırmak, kandırılmış olduklarına ikna etmekten kolaydır. -Mark Twain
Reklam
Teknolojiler yalnızca insanların kullandığı aletler değil, insanları yeniden icat eden araçlardır. - Marshall McLuhan
Sayfa 101Kitabı okudu
"Petrolü kontrol edersen, milletleri kontrol edersin! Yiyeceği kontrol edersen, insanları kontrol edersin!"
Demokrasi, batı dışındaki ülkeleri bir bakıma, tarihî bağlarından koparıp soysuzlaştırmaya, kültürlerinden koparıp ahlâksızlaştırmaya, millî iktisadını hadım ederek de talana ve sömürüye zemin hazırlamaktadır. Bundan dolayı demokrasi adına, demokratik olmayan Kaddafi katledilir, demokratik olan(!) Suudi Kralına ise dokunulmaz. Neticede mesele demokrasi değildir; söz dinleyen, Batı otoritesini tanıyan uslu çocuk olma yahut olmama meselesidir.
TELEGRAM...
İnsanın hür iradesini kırmak, zapt altına almak için -niteliği askerî sır olan- bir cihaz marifetiyle "elektromanyetik sinyaller" göndererek, hedef alınan kişinin zihin ve bedenini uzaktan kontrol etmeye ve yönlendirmeye çalışan bir silah teknolojisi ve zihin yönlendirme metodunun adıdır. İsim babası, kendisi de bu cihazın işkencesine maruz kalan mütefekkir Mirzabeyoğlu.
Reklam
Milyonlarca kitap var fakat okutmamak ve okumamak için de her şey devrededir. Niçin? Çünkü tüketim-israf kültürü, şuurlu-düşünen adam istemez. Onun aradığı, taklit eden adamdır. Zindandaki kölenin "özgürüm" diye bağırması ne kadar ahmakçaysa, "bu tarz benim" diyerek ortalıkta salınan, orta malı psikolojisinde "taklit" özgünlük ve özgürlük kavramlarıyla perdelenir. Bundan dolayı, gazetelerde falancanın kıyafeti filancanın evi, daha bir başkasının ne yemek yediği sürekli gündem olur...
Tüm yapıp ettiklerimizde kendini gösteren, ruhî muvazeneyi ortaya koyan, ruhun merkezi fakültesi "ahlak" ... Semavî yahut beşeri tüm dinlerin, siyasi akımların, tüm ideolojilerin, hasılı insana hitap eden soyut ve somut her şeyin olmazsa olmazı ahlâk... Her kitap, bir ahlâk taşır, bir ahlâkı vaaz yahut ilham eder. Ve her ahlâk davacısının, en az bir kitabı vardır. Kitaplaşmayan ahlâk davası, anlatıcıları-bildiricileri ne kadar başarılı olursa da olsun, bir noktada tıkanır.
En itaatkâr köle, zincirlerinin farkında olmayanlardır!
Karnı aç olduğu için ekmek çalan çocuk "hırsızlık" nefsi aç olduğu için banka boşaltan adam "usulsüzlük" veya en fazla "yolsuzluk" yapmıştır. Ve günün sonunda çocuğa "hırsız" denilirken, banka boşaltan adama kimse "yolsuz" demez, o yine "iş adamı"dır.
Reklam
Globalleşme bütün insanları tek bir biçimde giyinmeye, yemeye, içmeye, yaşamaya ve düşünmeye zorlamaktadır. Globalleşmeye göre her insan, üniforma giymiş gibi "tek tip" olmalıdır.
Sayfa 153Kitabı okudu
Tabelada "Adalet" yazması âdil olunduğunun, "Halkçı" yazması da halkın çok önemsendiğinin bir delili sayılamaz.
İsrafın olduğu yerde İslam ahlakının yüceliğinden söz edilmeyeceği bir tarafa, bugün peşi sıra türeyen "İslamcı modacı" yahut "İslamî moda" gibi şahsiyetsiz kavramların, aslında kökenlerini İslam'a tamamen zıt yerlerden devşirdikleri, ancak bunu kendi nefs aynalarında suflî cilalar atarak pazarladıkları ve İslam'ın ruhunda olmayan "teşhir panayırını" ona eklemeye çalıştıklarını önemle vurgularız. İslam'ın fazilete göre yaşamanın hakikatini temsil etmesine binaen, İslam'ın "güzel ahlâk" olduğu, güzel ahlâkın "edep"olduğu, edebin "hadde riayet" olduğu düsturunca ; maddî ve manevî cephesiyle haddi aşan tüm bu işler, bize ancak "edebi edepsizlerden öğrenme" ölçüsü dahilinde, öyle olmaması gerektiğinden başka bir şey vermez ve tarafımız bu müptezelliğin yanı değil, tam karşısıdır!
Sayfa 157Kitabı okudu
Günümüzde krizlerin barometresi sayılan "borsa" bir Yahudi icadıdır ve dünyaya Yahudiler eliyle tezgâh kurmuştur. Ekonomiden siyasete kadar birçok sosyal unsurun sürekli sütliman gitmesinden nefret eder; nerede büyük bir kaos varsa, orada spekülasyonla kâr eden bir Yahudi'nin olması muhtemeldir. Onlar nereye gitseler, ticaret hayatının düğüm noktası da onlarla beraber gider.
Engizisyon Mahkemesi 1200'lü yılların başında Fransa'nın Toulouse şehrinde kurulur. İlk vahşeti de burada başlar. Kilise inancını reddeden ve bir nevi vahdeti arayan binlerce kişi ateşte yakılır.
226 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.