En Eski Selim Nüzhet Gerçek Sözleri ve Alıntıları
En Eski Selim Nüzhet Gerçek sözleri ve alıntılarını, en eski Selim Nüzhet Gerçek kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
O kadar diyorum fakat aslında hayat hakkında hiçbir kimse bir şey bilmez, bilmemiştir ve bilmeyecektir de. Ancak yaşayanların varlıklarına etki eden bazı olayları bildiğimizi iddia ederiz. Çünkü hayat mahvolup ölüm gelince bunlar da mahvolur.
Sayfa 100Kitabı okudu
Oğlum, siz de bugünkü edebiyatın bir kurbanısınız. Bizim zamanımızda edebiyat aksine naif idi. Karakterimizi açar, bizi hoş bir vadiye sevk ederdi. Hâlbuki bugün edebiyat denilen şey hayalperest zihinlere bir salgın yaparak birçok zarar vermektedir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Asrınız Avrupailiği taklit ederek boş bir zahmetle yoruluyor. Bu sonucun bir felaket olduğunu hesap edemeyerek üstelik buna "medeniyet" diyor. Fakat gözleri bu kaba şeylerle dolduğu için asıl saf güzellikleri görüp onlardan zevk duymayı bilmiyor.
Sayfa 146Kitabı okudu
Aslında hayat hakkında hiçbir kimse bir şey bilmez, bilmemiştir ve bilmeyecektir de. Ancak yaşayanların varlıklarına etki eden bazı bazı olayları bildiğimizi iddia ederiz.
İnsanın tesadüf ve talihin elinde ne güçsüz bir varlık olduğuna ibretle bakınız!
Bir mecliste hazırundan birine sormuşlar:
- Kaç gün oruç tuttunuz?
- Bir gün.
Sual o mecliste bulunan diğer bir zata tevcih olununca o, şu cevabı vermiş:
- Efendi hazretleri benden bir gün fazla tutmuşlar."
"Yorgunum. Son derece, inanılamayacak bir derece yorgun... Bu öyle bir yorgunluk ki hiçbir istirahat hiçbir şey bunu gideremiyor."
Sayfa 16Kitabı okudu
"... fakat aslında hayat hakkında hiçbir kimse bir şey bilmez, bilmemiştir ve bilmeyecektir de."
Sayfa 100Kitabı okudu
"İnsanın tesadüf ve talihin elinde ne güçsüz bir varlık olduğuna ibretle bakınız!"
Sayfa 115Kitabı okudu
"Gerçeği aranırsa yaşamanın ne olduğunu siz bilmezsiniz. Hayat kelimesinin içerdiği lezzetlerden haberiniz yoktur. Dakika dakika yaklaşan bir ölüm fikri sizi kainatın güzelliğiyle mest olmaktan, hayatı yudum yudum tatmaktan alıkoyar."
Sayfa 145Kitabı okudu