Serkan Akgöz Sözleri ve Alıntıları
Serkan Akgöz sözleri ve alıntılarını, Serkan Akgöz kitap alıntılarını, Serkan Akgöz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
En kötüsü, en acısı, en ağırı, en bağışlanmazı, adlarımızı, şanlarımızı oyduğumuz taşlarda bırakıp Arap'ın Kâbe'deki putlar kırıldığında da aynı adları taşıyan Arap adlarına kurban etmiş, Arap şalına sarmış, sarmalamış, büründürmüşüz. Çöl sarığıyla, çöl yaşmağıyla başımızı ve usumuzu bağlamışız. Çağrı ve Tuğrul kardeşlerin Dandenekan utkusunun ışığında İran topraklarında kurulan Türk Selçuklu Devleti'nin Sultan Alpaslan ve Sultan Kılıçaslan'dan sonra gelen devlet yönetimine, devletin başına Nizâmülmülk adında Fars asıllı bir vezirin gelmesiyle başlayan Fars ekininin benimsemesiyle, sultanların adı ile birlikte Türk dili de saraydan kovulmuş, yerine Fars dili devlet dili olarak gelip oturmuştur. Artık tarih, Selçuklu sultanlarının adlarını, şanlarını Alaaddin Keykubat, Gıyasettin Keyhüsrev, İzzettin Keykavus olarak yazmağa başlayacaktır. Türk bilincinden yoksun, usundan uçup giden bu şuursuz değişiklik, daha doğrusu bu yozlaşma, Türk Tarihi'ne divitinde altın ile karılmış mürekkebe değil, ziftle karılmış mürekkebe batırılan kamış kalemlerin yazdıkları kara, kapkara bir lekedir...
Sayfa 97Kitabı okudu
Desene iktidar hırsı, Türkiye'nin geleceğinden daha önemli bir duygu, geleceğinin nereye gideceği kaygısının çok üstünde olan bir duygu öylemi?
Atsız
Sayfa 94Kitabı okudu
Özellikle belirtmek istediğim bir nokta var. O nokta da Atsız Bey'in elini öpmek istediğimiz zaman öptürmeyişi ve "Sakın ha ana ve babanızdan, evin büyüklerinden başka kimsenin elini öpmeyin!" değişidir...
Sayfa 107Kitabı okudu
"Zaten ülküler kolay kolay tahakkuk etmez. Irmaklar gibi kan akıtmak lazımdır."
Sayfa 88Kitabı okudu
"Millet demek kan demektir. Onun için Türk ırkından gelmeyen insanları Türk tanıma.
Atsız
Sayfa 86Kitabı okudu
Dünyasına... Dünyasına...
Aldanma dünyasına
Dünya benim diyenin
Dün gittik... Dün yasına
(Harput Hoyratı)
Sayfa 110Kitabı okudu
Günümüzde Türkçülük anlayışı, üzülerek söylüyorum; bir yandan çölden gelen sıcaklığın, bir yandan bazı gazetelerin köşelerinde kalem oynatan köşe kapma oyunu oynayan cambazların, bazı kendini bilmez, Türk olduğu halde bunun farkında olmayan gaflet, dalâlet ve ihanet bataklığına, boğazına kadar batanların, akıllarını, beyinlerini kaptıranların, çoğu da geldikleri soyları, boyları bağıra bağıra söyleyip "Ben Türküm "diyenlere" Faşist!" diye saldıranların baskısı altındadır.
Sayfa 103Kitabı okudu
Ve düşündüm: Okullarda bize çarpmadan, bölmeden önce toplamayı ve toplananı bölüşmeyi öğretselerdi yapılan kavgaların birçoğunun önüne geçilirdi. Ama ne acıdır ki çarpma, çarpıp çırpma, çarpıp kaçma, en kutlu duyguları yakıp yıkma şeklinde algılandı ülkemizde ve hoş görüldü. Çarpıp çırpanlar akıllı adam, büyük adam diye alkışlandı. Bölmeyi ise insanlarımız, bölme şeklinde, tekrar tekrar bölme şeklinde, bölünmüşü de bölme şeklinde hesaba kitaba geçirdi, uygulamaya soktu.
Sayfa 72Kitabı okudu
Pencerelerinizden serin rüzgârlar essin. Şöyle Ötüken ormanlarında esen rüzgârların kardeşi rüzgârlar...
Sayfa 64Kitabı okudu
Kemaliye Cezaevinde tek hükümlü gazeteci
Uzun süredir boş bulunan Kemaliye Cezaevine, basın suçundan mahkûm bir gazeteci konulmuştur. Ötüken mecmuasının yazıişleri müdürlüğünü yapan Mustafa Kayabek, yayınladığı bir yazı nedeniyle 15 ay hapis cezasına mahkûm olmuş ve cezasını "Memleketi olan Kemaliye'de çekmek istediğini" bildirmiştir. İstek yerine getirilmiş ve Mustafa Kayabek, uzun süreden beri boş bulunan Kemaliye Cezaevinin tek hükümlüsü olmuştur.
Sayfa 17Kitabı okudu