Bugün hâlâ pek çok yönetici, şehirlerden bir Paris yaratmaktan söz ederken Safa'nın Paris'ini kasteder. Tanpınar'ın aynı şehirden yola çıkarak çizdiği, sokaklarında gençlerin öpüştüğü, mültecilerin ve göçmenlerin kol gezdiği, her türlü şivenin ve aksanın duyulduğu, yoklukla şaşaanın iç içe geçtiği kent tablosu ise çoğunun korkulu rüyasıdır.