Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şeyh Yahya El Abbasi

Şeyh Yahya El AbbasiSohbet Gülşeni yazarı
Yazar
10.0/10
1 Kişi
4
Okunma
1
Beğeni
698
Görüntülenme

Hakkında

Tam ismi; Şeyh Seyda Molla Yahya b. Molla Abdirrahman b. Molla Ahmed b. Molla Muhyiddin b. Molla İbrahim el-Abbasî eş-Şafi’î en- Nakşibendî’dir. 1938 yılında Batman İlinin, Kozluk İlçesine bağlı Ulaşlı Köyünde dünyaya gelmiştir. Nesebi; baba cihetinden Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz’in amcası Abbas (radıyallahu anh)a dayanmakta olup, dedeleri hep âlimdir. Annesi Reyhane Hanım ise Hazreti Hüseyin (ra)ın soyundan gelen bir seyyide olup, babası Şeyh Mustafa Efendi, onun da babası Şeyh Ali Efendi’dir. Yahya Efendi, ilk tahsilini âlim ve hal ehli bir şahsiyet olan babası Molla Abdurrahman Efendi’nin yanında yapmıştır. Yedi yaşındayken Kuran-ı Kerim’i yedi ayda hatmetmiş, fıkıh, sarf ve nahiv dersleri almıştır. Daha sonra doğu medreselerinin kıymetli âlimlerinden ders alarak ilmini ilerletmiş, nihayet Gavs-ı Bilvanisî (Kasrevi) namıyla meşhur, gözünün nuru, şeyhi ve üstadı Seyyid Abdulhakim Efendi Hazretleri ile karşılaşmıştır. Gerek ilmen, gerekse manen aradığını bulmuş, ilmini onda tamamlamış, 1957’de Gavs Hazretleri’nin emriyle ilmî icazetini almış ve dergâhın medresesinde müderrislik yapmıştır. 1960–62 yıllarında önce Manisa, sonra da Edirne’de askerlik vazifesini yapan Yahya Efendi, Gavs Hazretleri’nin 1972 yılında Rahmet-i Rahman’a kavuşmasıyla şeyhinin oğlu ve aynı zamanda halifesi olan Seyyid Muhammed Raşid Efendi (Seyda Hazretleri)’ne intisab etmiştir. Yurdun çeşitli bölgelerinde imam-hatiplik yapmış, son olarak 1987 yılında Şanlı Urfa Merkez Hüseyniye Camii’nde görevli iken emekli olmuştur. Yahya El- Abbasî Efendi, 1987 yılında manevi diploması olan halifelik icazetini de alarak Seyda Hazretleri’nin emriyle İstanbul’a hicret etmiş ve oraya yerleşmiştir. Seyda Hazretleri’nin 1993 yılında aniden Refik-i A’lâ’ya ulaşmasıyla bir kez daha yüreği yanan Yahya Efendi, adab gereği, artık manevi irşad vazifesine de başlamak zorunda kalmıştır. Gavs Hazretleri vefat ettiğinde, onun oğlu Seyda Hazretleri’nin emriyle Gavs Hazretleri’ni yıkamış, Seyda Hazretleri vefat ettiğinde ise onun oğlu Seyyid Fevzeddin Efendi’nin emriyle Seyda Hazretleri’ni yıkamış; böylece iki şeyhini de elleriyle yıkama hususiyetine mazhar olmuştur. Seyda Hz. hayatını ilim ve irşada adamıştı. Yurdun çeşitli bölgelerinde yüzlerce âlim yetiştirmişti. Yaşantısı ve sohbetleri Kur’an ve Sünnet çizgisinde olup, hayatı boyunca dünyevi ve siyasi konulardan uzak kalmaya özellikle dikkat etmişti. O, bütün Müslümanları kucaklayabiliyordu.
Doğum:
1938
Ölüm:
2008

Okurlar

1 okur beğendi.
4 okur okudu.
2 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Her hastalık, aslında bir ruh hastalığıdır.
Nasıl ki bizim vücudumuzun günde üç sefer yemek yemeye ihtiyacı var ise, ruhumuzun da günde beş vakit namaza ihtiyacı vardır. Bundan bir tanesi eksik olursa ruhun hasta olmasına sebep oluyor.
Sayfa 17
O gün insanlar, sınıf sınıf olacaklar ve o sıcak günde yedi sınıf insan arş-I alanın gölgesi altında, gölgeliklerde olacaklar. Ve onlar bir sıkıntı ve eziyet görmeyecekler. Onlar kimlerdir?
Reklam
İnsan, cisim ve ruhtan ibarettir. İnsan ölünce cisim çürüyecektir, yalnız bazı insanlar müstesnadır. Mesela Peygamberler, şehitler ve bazı evliyaların bedenini çürütmek, toprağa haram kılınmıştır.
İnsan, ne yok olmak ne de keyif ve sefa sürmek için yaratılmıştır.
Sohbet meclislerini "seyyahun" denilen ve dünya semasını dolaşıp, zikir meclisleri arayan gezici melekler kuşatır ve bu meclislere Allah'ın (c.c.) rahmeti iner
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
432 syf.
·
Puan vermedi
·
25 günde okudu
OKUYACAKLARA İYİ OKUMALAR :) :) :)
Rahman ve Rahim olan Allah'ın (c.c) adıyla... Hamd, yedi kat gök ve yerin, ikisi arasındakilerin sahibi olan, tevbeleri kabul eden, merhametlilerin en merhametlisi, alemlerin Rabbi olan, lütuf ve kerem sahibi yüce Allah 'a (C.C) mahsustur. Bir insan kalbini dünyaya verdiği zaman dünyanın sarhoşu olur. Dünyanın sarhoşu olmak, içki sarhoşluğuna benzemez, içki sarhoşluğu belirli bir zaman sonra kaybolurken, dünya sarhoşluğu ise devamlıdır. Bu dünyada mutlu ve huzurlu olmanın tek çaresi; Hz. Muhammed Mustafa (sav) efendimiz yolunu takip etmektir. Allah 'ın (C.C) muhabbeti kalbte olduğu zaman, bu dünyadan çıkmak insana kolay olur, neden? Çünkü insan dosta kavuşacak. O zaman ölüm de rahat olur. Ne mutlu o insana... Fakat kalb dünya veya ona ait bir şeye bağlandığı zaman ondan ayrılması zor ve dolayısıyla ölüm de çok zor olur. İşte bunun için gönlümüzü yalnız Allah'a (C.C) vermeliyiz...
Sohbet Gülşeni
Sohbet GülşeniŞeyh Yahya El Abbasi · Enam Yayınları · 05 okunma