Aişe Validemiz evliliğinin ilk günlerinde Efendimiz(asv)'ın kendisini sevip sevmediğini merak eder ve sorar:
-Ya Resulullah! Beni seviyor musun?
-Evet ey Aişe, seviyorum
Hz. Aişe de kadındır ve zihinsel olarak yapısı erkeklerinkinden farklıdır. Hani yemek yapar gibi,bardak kaşık ölçüsü gibi ölçü ister Yâr'inin sevgisini anlamak için.
Çocukluktan böyledir kadınlar. Erkek çocuğuna neredeyse sevgi sözcüğü bile söylemenize gerek yoktur ama kız çocuğu kollarınıza kocaman açıp"Seni bu kadarrr seviyorum." demenizi bekler
"Evet seviyorum."cevabı yetmez Hz aişe'ye devam ettirir sorusunu:
-Peki,nasıl seviyorsun beni?
Efendimiz(asv) buyururlar:
-KÖRDÜĞÜM gibi..
Sahi koşmak sadece ayakla mı olur ?Mesela kalple koşulmaz mı?Kalbin bir anda aldığı yolu bazen ayaklar,asırlar geçse de alamaz.Kalbin nefes nefese bırakmasının yanında ayaklarla koşmanın adı bile anılmaz
Gün olur talipleri çıkar Hz. Fatımanın. Fakat Ali(ra) münasip görülür. Sade bir düğün, mütevazı bir gelin ve neredeyse bir kişinin kucaklayabileceği bir çeyiz... Ne miydi Hz. Fatımanın çeyizi? Şöyle alt alta yazalım ki çok görünsün, kalabalık dursun. Kalabalık dursun ki mal ve mülkümüzün çokluğundan ve buna rağmen kanaatsiz oluşumuzdan kaynaklanan utancımız azalsın bu sadeden de sade çeyiz karşısında.
Bir adet sedir
Bir adet yün yatak
Bir adet yere serilen minder
Bir adet battaniye
Bir adet seccade
Bir adet yastık
Bir adet kilim
Bir adet su içme kabı
Bir adet un öğüten el değirmeni
Bir adet su testisi
Bir adet tulum
Bir adet elek
Bir adet havlu
Bir adet koç postu
Bir adet elbise
Çeyizin aslı cehizdir. Cehiz ve cihaz aynı köktendir. Demek ki gelin, kendisini teçhiz edecek şeyleri çeyizine koymalı, gereksiz şeyleri ömrüne ve gönlüne yük etmemelidir.