Shūzō Oshimi, öncelikle Kodansha için eserler yayınlayan bir Japon manga sanatçısı. Superfly ile ilk kez Kodansha'nın Monthly Sh Magazinenen Dergisi'nde yaptı. En çok Drifting Net Cafe ve Kötülüğün Çiçekleri mangalarıyla tanınır.
"egemen demek hafif kalır. o, senin her şeyin olmuş. ruhun onun tarafından istila edilmiş. zihinsel olarak seni öldürmüş. bu nedenle kendi kişiliğin yok. sadece, annen tarafından yoğurulmuş kişiliğine sahipsin. annen olmadığında kendin de yoksun."
Bu cildin düşündürdükleri (daha doğrusu verdiği dersler maalesef):
animelerdeki, mangalardaki karakterlerin görüntülerine duyulan hayranlık kavramıyla tanışmış bulunuyorum. umarım "anime kızları/erkekleri gerçektir." diyecek kadar mental sağlığımı kaybetmem. tükettiğim her içerikte olduğu gibi burada da kötü karakteri sevmişim meğer. sakurane, favori karakterim gosha'ya yaptıkları yüzünden beni üzdü. ama/ maalesef çok karizmatik birisiydi. hikayede daha sonra da yer alacak mı bilmiyorum (içinden "umarım alır." diyor)
birden hikayede 10 yıl sonraya gitmemiz de şaşırttı beni. bakalım geçen on yılda neler olmuş
Bu cildin düşündürdükleri:
Nerede sevdiğim bir şey varsa konu ileriledikçe muhakkak tarikatları işliyor. Burada da Sakurane vampirleri tanrı olarak gören ve bir gün ödül olarak vampir olacağına inanan müritlerle dolu bir kült kurmuş. Daha açıklanmadı fakat büyük ihtimalle Yuki konuşmayı reddettiği, ölü gibi yaşadığı için Sakurane kendini vampire dönüştürtemiyor. Gosho'yu da Yuki'yi konuşturtmak için kullanmaya çalışıyor.
Sudo yine hayallerdeki erkek imajını koruyor. İyi, kahraman ve aşık. Umarım sonunda mutlu olurlar.
Spoi... spoi... On yüz milyon baloncuk spoi!!!
O kadar çok pohpohlanmış ki... Benim için izah edilen kadar güzel geçmedi okuma sürecim. Yani seriye ait yazılanları okuyup aradığımı bulamadım burada.
Çizimler açısından sıkıntı yok hatta Van Gogh Yıldızlı Gece tablosundan esinlenerek çizilen gökyüzü vs. aşırı hoşuma gitti. Onun dışında karakter