Hayatınıza giren herkesin şimdiki sizi oluşturmak için bir öğretmen, bir ayna olarak var olduğunu ve istisnasız herkesin öğrettiği görevi bittikten sonra gideceğini asla ve asla unutmayın.
İnsan bir şeyi ararken genellikle bulduğu şey o istediği şey midir? Pek sanmıyorum..
İnsan olarak her daim bir şeyler ararız ama ararken yolda bulduklarımız aradığımızdan daha güzeldir. Ben de bu kitapta bir şeyler aradım ne buldum bilmiyorum ama kendimi ve duygularımı bastırdığımı iyice öğrenmiş bulundum.
Aslan Kral filminde bir söz vardı;
"Geçmiş acı verebilir acıyı unutmak için ya ondan kaçarsın ya da ders alırsın." diyordu. Kitapta da geçmişinden kaçan kişinin elbet bir gün geçmişi ile yüzleşeceğini ve yüzleşmek istemediği her karşılaşmanın daha ağır acıya dönüşeceğinden bahsediyor yazar.
Her insan gibi acıları olanlar bir şekilde hayatına devam edebilmek için o acılarla yüzleşmek zorunda.
Kitaptan aldığım en güzel ders bu paragrafta belirtilmiş.
"Yaşadıklarınızın ve kayıplarınızın sizin hayatınızda bir öğretmen olduğunu unutmayın. İşi biten her öğretmen gider. Dersini verir ve gider. Sınav sizin, siz isteseniz de istemeseniz de hayatınızdan aniden çıkarlar. Bu bazen bir ihanet ile bazen de ani bir ölümle olur. Seni sana yansıtan sessizce gitmek zorunda."
"İnsanın yüzleşmesi bitmediği sürece yolun sonuna gelemez. Yüzleşmeden hayatını kaybetse dahi genetik kodları gelecek nesillerine bu yüzleşmeyi aktarır.." böyle diyordu yazar.
İnsan ân içinde yaşadığı olayların geçmişi ile ilgili ve dahası şuan bir başka insan ile ilgili olduğunu bilse nasıl yaşardı acaba? Zamanla yolumuzun kesiştiği her insanın bize bir öğretmen olduğunu ve ondan bir şeyler öğrenmeden, şimdiki 'ben'i öğrenmeden çıkmayacağını bilmek gerekli..
"Yakaza, Arapça'da uyanıklık hali" demekmiş. Bizler de uyanıklık halinde yaşayıp uyanacağımız günü bekliyoruz.
İlk kitapta olduğu gibi sürükleyici bir olay peşinde insanların birbirlerine köprü olduklarını ve her insanın kendi uyanışını tamamlamadan çevresine faydalı olamayacağını anlatmış yazar. Kader olgusunun varlığına ama bu olguyu her şeye kader, kısmet demekle olmadığına, bir döngüdeki zincirleri kırmadan ilerlemenin güç olduğuna değinilmiş.
Emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum.
Bir alıntı;
"Bir insanın kendi ile yüzleşmesi kadar zor ve ağır hiçbir şey yoktur."