En Eski Sonia Rivera-Valdes Sözleri ve Alıntıları
En Eski Sonia Rivera-Valdes sözleri ve alıntılarını, en eski Sonia Rivera-Valdes kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... olayın kendisinin toplumsal açıdan kınanacak bir olay olması veya kimi zaman hafif, kimi zaman ağır bir suç unsuru barındırması değil, daha çok bireyin o olayı algılama ve deneyimleme biçimidir.
Yasak, göreceli bir terim. Bir kimseyi
başkalarından saklayacak ölçüde utandıran her olay, o insanın yasak hikâyesi olabilir.
Lafı dolandırmadan söylemek gerekirse toplum içinde birlikte yaşadığımız bu insanlara ne kadar uyum sağlarsak sağlayalım, eşcinsellik normal değildir. Yanlış anlaşılmasın, ben eşcinel düşmanı değilim. Tam tersine. İşimde ne zaman geyleri ilgilendiren bir sorunlam karşılaşsam, hep onları savundum, ama şimdi, bu olayı bizzat kendi bedenimde, kendi tenimde yaşarken, her şeyin sandığımdan daha çetrefil olduğunu anlıyorum.
Polisler gelince bana onu hapse göndermek isteyip istemediğimi sordular, istemediğimi söyledim, çünkü hapisten çıktığında beni öldüreceğinden korkuyordum.
Bunca acıya mazoşist bir ruhum olduğu için ya da dayak yemekten zevk aldığım için katlanmadım. Bunun tek nedeni, onu nasıl terk edeceğimi bilmiyor olmamdı. Nereye gidersem gideyim beni bulup geberteceğini söyleyerek tehditler yağdırırdı.
Benim kabullenemediğim şey, hayat içinde zaman zaman tökezlemek değil. Eğer hayat ayağının altına bir muz kabuğu yerleştirmeye karar vermişse ona basıp düşmemek elde değildir.
Verdiğim kararların sorumluluğunu onun üzerine yıkmak istemem ama, annelerimizin üzerimizdeki etkisi o kadar güçlüdür ki, bazen istem eden de olsa bu etkiye teslim oluruz. Lo-urdes Casal’ın şiirini bilir misiniz? “Anne/sonunda amacına ulaştın /benim dünyamı kendininkine dönüştürdün /beni kendimle çelişkiye düşürdün .”
Kontrol edilemez ve dayanılmaz olan asıl şey, rüyalar, fanteziler ve anılar. Ama hareketlerimize hükmedebiliriz.
"Geceleri yatağa girecek birini değil de, sabahları uyanıp kahve içebileceğim birlikte sinemaya gidip seyrettiğimiz filmler üzerine tartışabileceğim, sabaha karşı uyandığımda sarılıp gördüğüm kâbusu anlatabileceğim birini arıyordum"
Oysa yasak, göreceli bir terim. Bir kimseyi başkalarından saklayacak ölçüde utandıran her olay, o insanın yasak hikâyesi olabilir.
Sayfa 4Kitabı okudu
Benim işim pürüzlü yüzeylere zımpara çekmektir; pürüzlü yüzeyler hayatımızın bir türlü tamamen giremediğimiz bölgeleri, birine anlatırken aydınlatmaya çalıştığımız karanlık anılarıdır.
Sayfa 185Kitabı okudu
Bence bir insanın sahip olabileceği en kötü ve en büyük kusur, düşündükleriyle davranışları arasındaki tutarsızlıktır. Benim kabullenem ediğim şey, hayat içinde zaman zaman tökezlemek değil. Eğer hayat ayağının altına bir muz kabuğu yerleştirmeye karar vermişse ona basıp düşmemek elde değildir.
Sayfa 186Kitabı okudu
Hani, şu sürekli mutsuz olan, hiç durmadan sahip olamadıkları bir hayatın hayalini kuran ama onu elde etmek için hiçbir çaba sarf etmeyen insanlardan biri olmamak için elimden geleni yaptım. Bu insanlar rüyalarında hep aynı bahaneleri sayıklarlar: ‘Keşke zengin olsaydım,’ ‘Keşke tıp okuyabilseydim,’ ‘Keşke erkek olsaydım’. Bu sonuncusunu annem de küçüklüğümden beri diline dolamıştır.
Sayfa 188Kitabı okudu
Nasıl ki insanoğlu iyiliğin ve kötülüğün karışımından türemiştir, beş sayısı da iki sayının toplamından oluşan tek bir sayıdır.
Sayfa 219Kitabı okudu
Oysa yasak,göreceli bir terim.Bir kimseyi başkalarından saklayacak ölçüde utandıran her olay,o insanın yasak hikâyesi olabilir.