Soydan Kızgın 1975 yılında Erzincan'da doğdu. 1988 yılında ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. Öğrenimini İstanbul’da sürdürdü: İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde lisansı, Bahçeşehir Üniversitesi’nde ise yüksek lisans eğitimi aldı.
Yazar kendi kelimeleriyle edebiyat serüvenini şöyle anlatıyor: “2001 yılında mezun olurken, cebimde bir işletme diploması var gibi görünüyordu ama aslında üniversiteyi o diplomadan çok daha değerli şeylere sahip olarak bitirmiştim: Bir okur olarak edebiyatın enginliğini daha derinden keşfetmenin sonsuz heyecanı yanında, yüreğimde her geçen gün daha da büyüyen, dizginlenmez bir yazma hevesi!”
1999’da, o güne değin kaleme aldığı birkaç öyküsünü, her yıl Gençlik Ödülleri adıyla öykü yarışması düzenleyen Kadıköy’deki Gençlik Kitabevi’ne gönderdi ve bu yarışmadan mansiyon ödülü aldı. Bu ödül, yazdıklarına olan inancının ve güveninin daha da pekişmesini sağladı. Bunun üzerine öykülerini dergilerine götürmeye ve yeni yarışmalara göndermeye karar verdi. İlk öyküleri 2000 yılının Ocak ayında Papirus (Göç Etmek adlı öyküsü) ve Güney (Kırmızı Elma adlı öyküsü) dergilerinde yayınlandı. Zaman içinde Adam Öykü, Varlık, Berfin Bahar, Yaba Edebiyat, Özgür Edebiyat, Gökyüzü gibi dergilerde de öyküleri yayınlanmaya başladı.
Aldığı öykü ödülleri şunlardır:
Çukurova Edebiyatçılar Derneği 2. Orhan Kemal Öykü Yarışması 2009 Üçüncülük Ödülü (Kedisiz adlı kitap dosyası ile)
Yılmaz Güney Kültür ve Sanat Festivali Öykü Onur Ödülü 2008
Anafilya Edebiyat Dergisi Öykü Yarışması Birincilik Ödülü 2005
Gençlik Kitabevi Öykü Yarışması İkincilik Ödülü 2002
Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve İnceleme Derneği (KASAİD) Öykü Yarışmasıİkincilik Ödülü 2001
Gençlik Kitabevi Öykü Yarışması Üçüncülük Ödülü 2000
Varlık Dergisi Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri Dikkate Değer Öykü Ödülü 2000
Gila Kohen Öykü Yarışması Üçüncülük Ödülü 2000
Gençlik Kitabevi Öykü Yarışması Mansiyon Ödülü 1999
"Insan bazen, nice uğraşlarla ancak ulaşabileceğini düşündüğü büyük ödülünü ansızın karşısında görüverince ne yapacağını bilemiyormuş. Nutku tutuşuyormuş. Diyecek sözleri diline yapışıp kalıyormuş"
Soydan KIZGIN
Yakılmış bir ormanmış yüreğin, toz duman
Ne karınca hayatta ne yeşilin bir tonu
Sen yine de umutla aklındaki ağaca sarıl
Bilirsin her masalın mutlu bitmez sonu
@soydankızgın
İÇİMDE BİR ORMAN VARDI
“Yakılmış bir ormanmış yüreğin toz duman
Ne karınca hayatta ne yeşilin bir tonu
Sen yine de umutla aklındaki ağaca sarıl
Bilirsin her masalın mutlu bitmez sonu.”
“İnsan bazen, nice uğraşlarla ancak ulaşabileceğini düşündüğü büyük ödülünü ansızın karşısında görüverince ne yapacağını bilemiyormuş. Nutku