Sude Naz Göl sözleri ve alıntılarını, Sude Naz Göl kitap alıntılarını, Sude Naz Göl en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğitim sırasında birçok acı çekmiştim. Bundan bile daha beter acılar. Ancak bu yaraları güvendiğin birisi yapıyorsa acı hissi katbekat artıyordu. Yediremiyordum kendime. Nasıl böyle bir şeye izin vermiştim. Öylece durmuştum. Onun canını yakmamak için öylece durmuştum!
Babam, Barlas Karaer. İnsanların -onu tanıyan insanların-
ismini duymaları bile yüzlerinin korkulu bir hal almasını
sağlıyordu. Bunu sağlayan ise Mahzen’in kurucusu
olmasıydı. Acımasız ve otoriter biri olması da seçeneklerden
biriydi...
“Yeşilin en uçsuz bucaksız tonu... Güçlü ve narin, sert ve
yumuşak, denize bakmak gibi rahatlatan ama bakmaktan
yorulmayacağın, saatlerce bakacağın türden mi?’’
Onu daha önce inceleme fırsatı bulamamıştım. Evet... Kabul etmek istemesem de yakışıklı bir yüze sahipti. Erkeksi düz burnu onun inatçı olduğunu gösterebiliyordu. Ne kadar şımarık ve kibirli olduğunu söylememe gerek yoktu sanırım. Mavi- yeşil gözleri dayanılmaz ve güçlü olduğunu simgeliyordu adeta. Yüz hatları o kadar düzgündü ki, saçlarının ince bir ustalıkla kesildiğini ve şekil verdiğini söylememem kolaylaşıyordu. Dudağının kenarındaki piercing dudaklarını olduğundan daha ilgi çekici yapıyordu. Gülümsediğine yüzünde çıkan küçük gamzeler çoğu kızın hoşuna gitse de bana itici geliyordu... Belki de sadece Karan’ın yüzünde oldukları içindi. Bilmiyordum.