En Eski Süleyman Yağız Gönderileri
En Eski Süleyman Yağız kitaplarını, en eski Süleyman Yağız sözleri ve alıntılarını, en eski Süleyman Yağız yazarlarını, en eski Süleyman Yağız yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Hilmi Yavuz
...''ne kaba bir köylülük romantizmidir, ne de soyut ve hümanist bir sevgiye dayanır, popülizm ise hiç değildir. halka saygı, onu toplumun yapısal evrimi içinde görmek ve değerlendirmektir''...
Sayfa 11 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
...bir türküye değinmek istiyorum. doğup büyüdüğüm yörelerde söylenir. adı: ''kırıkhan'da motor var'' bir düğün, bir halay türküsüdür bu. türkünün ilk iki dizesi şöyle:
''kırıkhanda motor var
hep markası can-dere''
bu iki dizeden de anlaşılacağı gibi türkünün yakılışı, traktörün türkiye'ye giriş tarihine rastlamaktadır. can dere ile, john deere markalı bir traktör amaçlanmaktadır...
Sayfa 12 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
...osmanlı devleti'nin can çekiştiği, düşmanların yurda olanca gücüyle saldırdığı, anadolu erkeklerinin tümünün askere çağırıldığı yıllardır.
âşık ışık'ın babası turan pehlivan da arkasında eşini ve dört çocuğunu terk ederek askerlik yolunu tutmuştur. dört çocuğuyla kalan anası hüsne kadın, çocuklarıyla 26 günlük yol yürüdükten sonra adana'ya ulaşmıştır. her yanda açlık, salgın hastalıklar kol geziyor. anası ve âşık ışık hastalanıyor, kız kardeşinin akli dengesi bozuluyor, en küçükleri ise sıtmadan ölüyor.
savaş bitiminde turan pehlivan sılasına dönüyor, lâkin yuvada kimseyi bulamıyor. bu konuda köylülerin de tek bildiği 7-8 yıl önce hüsne kadın'ın adana'ya gidenlerin göçüne katılıp karaözü'den ayrıldığıdır.
pehlivanı avutmak için savaşta ölen kardeşi hamıs'ın eşinin turan pehlivan ile evlenmesi için girişimde bulunuyorlar. pehlivan razı oluyor, huriye gelin ise istemiyor bu evliliği.
huriye gelin bir gece zorla evden çıkarılıp, komşu bir köye kaçırılarak turan pehlivan'ın pençesi altına veriliyor. bu evlilikten, iki oğulları oluyor. duruma yavaş yavaş alıştıkları sırada, bir yaz başlangıcında eski karsı hüsne kadın'la iki çocuğu çıkageliyor.
karşılaşma her iki kadın için de sarsıcı oluyor. geçen zamanla hüsne kadın'ın gözleri iyice bozuluyor ve evden çıkamaz oluyor. huriye gelin ise, sinirsel olarak zarar görüyor. gelinin derdini kimse çözemiyor.
huriye gelin'in bu koşullar içinde yaşamak gözünde o kadar hiçleşmiş olacak ki; kızılırmak'ın en coşkun aktığı bir bahar günü kendisini koşuşan dalgaların arasına atıveriyor.
ölüsünü bile bulamıyor, karaözülü'ler...
Sayfa 12 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
2 ocak 1974, yeni ortam'da çıkan haberinden
...''tanınmış halk şairlerinden aşık davut sulari, doğa ve insansal güzelliklerden söz açan şiirleri bir yana bırakarak, ellisinden sonra toplumun dertlerine yönelen şiirler yazmaya başlamıştır.
davut sulari son yayımladığı plağında ''türkiyem'' ve ''hilafetçi'' adlı parçalarıyla sosyal-politik içerikli bir halk sanatı yapmanın 1973 yılı türkiyesi için kaçınılmaz olduğu gerçeğini vurgulamıştır.
aşık davut sulari, birçok genç saz şairine, eserlerine ezgiler bulmada yardımcı olmuş ve arada ses açısından aşık mahzuni şerif'i de etkilemiştir''....
Sayfa 21 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
Aşık Davut sulari
...vatandaştan oy almaya
gelecekmiş hilafetçi
bir erkeğe dört tane avrat
verecekmiş hilafetçi
kilidi cennette kalmış
anahtarı emre almış
softanın birisi vermiş
açacakmış hilafetçi...
Sayfa 24 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
âşık hüseyin kaçıran
...''bir gün iş bulmuştum. ertesi gün başlayacaktım hemen. cebimde bir tek 1 lira vardı. evde ise 1 ekmek ve 5 nüfus. çoluk çocuk aç perperişan. karın doyurur mu 1 lirayla 1 ekmek? yeter mi 5 nüfusa?
1 liranın 75 kuruşunu otobüse verdim. ve geldim iş kapısına. çocuklar evde ekmek bekliyor. adam, beni unuttuğunu ve bir başkasını işe aldığını söyledi. cepte ise 25 kuruş kalmıştı. bir kahveye gittim ve 25 kuruşla da bir çay içtim.
ne yapayım ne edeyim diye düşünürken, garsondan kalemi aldım ve gazetenin beyaz yerine şunları yazdım:
''ruhumda bir sıkıntı var
gitsin diyom, gitmiyo ki
yoksulluk başıma belâ
bitsin diyom, bitmiyo ki
düşünüyom nasıl etmek
bilemiyom nere gitmek
beş nüfusa bir tek ekmek
yetsin diyom, yetmiyo ki''...
Sayfa 28 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
âşık hüseyin çırakman
...yavrum yılda bir kez yemezken eti
pirzolayla besler bazısı iti
nasıldı unuttum kaymağı sütü
hâlimizi bir gel de gör insanlık
genellikle menfaate uyan var
halk sırtından yeyip yeyip doyan var
çıkar için insanlara kıyan var
hâlimizi bir gel de gör insanlık
Sayfa 41 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
âşık nesimi çimen, 1973
...''saza 13-14 yaşlarında başladım. cura'm anadolu'da mevcut en ilkel sazdır. 1961'de ilk defa sahnede çalmaya başladım. 1968'e kadar pir sultan, hatayi, kaygusuz gibi ustaların taşlarını, mümkün olduğu kadar yerlerine koymaya çalıştım. şimdi kendim yazıp kendim okuyorum. insanlık davasına inanmış ve bu yola baş koymuşumdur''
...
şunu da ben ekleyeyim: ''1993 yılında sivas'ta gerici faşistler tarafından, devletin gözleri önünde bir otelde yakılmışım''
....
Sayfa 42 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
Nesimi Çimen
...çokça mürekkep yalamış
ancak kendine iş bulmuş
diplomalı cahil olmuş
ah diplomalı cahiller
çağını göremeyen hayın
kitap rafta, boştur beyin
tersine işleyen layın
ah diplomalı cahiller
nesimi, âlime hayran
cahilin köküne ayran
okumuştu yezit, mervan
ah diplomalı cahiller...
Sayfa 45 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu
...âşık ali gürbüz, malatya'nın darende ilçesine bağlı akçatoprak köyünde dünyaya gözlerini açmıştır. sivas'ta bir kitapçı dükkanından âşık ruhsati ve serdari gibi ozanların kitapları okumuş, ruhsati'den çok etkilenmiştir.
menderes hükümeti, ozanımız ali gürbüz'ü ''bu da mı yalan'' şiiriyle 10 ay hapis, 10 bin lira para cezasına çarptırmış.
daha sonraları, ankara'nın en güçlü, halktan yana olan gazetesi, ''karagöz''de zulmü, baskıyı, adaletsizliği yeren yapıtları yayımlandı...
...
(1975)
Sayfa 47 - üç çiçek yayınevi ocak 1983 birinci basımındanKitabı okudu