KAÇ DEFA BÜYÜDÜN SEN || SÜMEYYE TOPRAK
"Heyhat! Doğduğun yere değil, doyduğun yere sürüklüyor seni hayat."
Herkese selam,
Henüz beş yaşında gurbet-hasret ikilemi arasında kalmış, kalbi kendinden büyük bir kız çocuğuyla tanıştım. Babasına olan kırgın sevgisi, sevgisininde ötesine geçen hasret sitemleri başlıyor. Bazen birlikte, bazen ayrı kalışları anlatılırken, bir sabun sesine, bir baba terliğine hasret bırakıyor hayat onu.
Küçük bir kız çocuğunun daima içine haykırdığı feryadı, ailesinden ayrılırken koluna takılan bilekliğin ağırlığı, hasretin gözyaşı, vuslatın heyecanı; içinizi titretecek.
Daha önce hiç bu kadar duygulu, çocukluğumdan bir şeyler bulduran, gülümsetirken hüzünlendiren bir otobiyografi okumamıştım. Şiirsel cümlelerin yanı sıra mısralarıyla da hayatına konuk oluyorsunuz.
Kitabın adı başlı başına sorgulatıyor. Sahi, kaç defa büyüdüm ki ben? diye sormadım desem yalan söylemiş olurum. Minicik kalplerimiz çocukken nelerle doldu taştı da, akmaya korktu kim bilir.
Naif bir kalem bırakıyorum buraya. Ben çok beğendim. Okurken küçük bir kız çocuğu oldum. Bam teline dokunan satırlar okudum. Samimi, sıcacık bir kitap. Kitabın içindeki kalbi büyük kendi küçük kız çocuğunu muhakkak tanımalısınız, onunla tanışmalısınız diyorum. Hikayesi okumaktan çok hissetmeye değer.