Tuba Livberber Sözleri ve Alıntıları
Tuba Livberber sözleri ve alıntılarını, Tuba Livberber kitap alıntılarını, Tuba Livberber en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Sivil Dikkatsizlik
(...)
Mahremiyet, yabancının bakışından korunmak, saklanmak, yabancının bakışına kapalı olmak anlamı da taşır. Dolayısıyla mahremiyet görme ile de yakından ilişkilidir. Bu durumu daha net kavrayabilmek için Erving Goffman'ın "sivil dikkatsizlik" tanımına bakmak gerekir. Sivil dikkatsizlik, yabancılar arasında yaşayan bireylerin göz göze gelmekten çekinerek bakmıyor gibi yapmasıdır. Çünkü göz teması kurmak, yabancılarla kişisel bir ilişkiye davet niteliği taşımakta, görünmez olma hakkını ortadan kaldırmaktadır.
Anonim Yaşam Mahremiyet Hakkıdır
(...)
Benzer bir şekilde mahremiyet, bireyin başkaları tarafından ne ölçüde tanınıp bilindiği, başkalarının fiziksel olarak bireylere ne ölçüde ulaşabilir oldukları, bireylerin başkalarının ilgi ve dikkatinin ne ölçüde "nesnesi" olduğu hususlarıyla da yakından ilişkili bir kavramdır.
Çağlara Mülhem Meyva: Elma
Yaygın bir kanaate göre gökten üç elma düşmüş ve dünyayı değiştirmiş. Bu üç elma metaforu; Adem ve Havva'nın yasak elması, Nevton 'un yerçekimi elması ve Steve Jobs'un Apple' ıdır.
İletişimin Tarihsel Seyri
(...)
Toplumlar, sosyal iletişimin karakterinde belli başlı 4 devrime tanıklık etmiştir. Bell'e göre bunlar; konuşma, yazı, matbaa ile telekomünikasyondur ve her bir devrim beraberinde kendine özgü yaşam tarzı getirmiştir .
Kültürel Coğrafyaların Mahremiyet Temellendirmeleri
(...)
Antony Giddens'ın (2010) tabiriyle, doğu ve batı kültürlerinde mahremiyetin dönüşümüne ilişkin radikal farklılıklar bulunmaktadır. Doğu toplumları mahremiyeti "görünmezlik", batı toplumları "dokunulmazlık" üzerine inşâ etmektedir.
Dijitalin Beden Üzerinde Mutlak Egemenliği Vardır
(...)
Sibernetik mekânda bedenlerin önemi yoktur ama bedenlerin hayatında sibermekanın kesin ve vazgeçilmez bir önemi vardır.
Gözlemleniyorum Öyleyse Varım
(...)
Gözlemlenmiyor olmanın kendisine dikkate değer bulunmamak gibi geldiğini, dikkate alınmamış olmanın önemsiz olma, önemsiz olmanın ise anlamsız olma gibi geldiğini, bu yüzden varoluşlarının anlamsızlığından duydukları korku yüzünden herkesin birbirini gözlemlediğini, birbirinin fotoğraflarını ve filmlerini çektiklerini söylemektedir. Bu çelişkili gözetim durumunu ise insana bir anlam kazandırmak amacına bağlamaktadır. Bu kapsamda, özellikle dışlanma korkusu bireyler için bilgilerini paylaşma noktasında itici rol oynamaktadır.
Bir İzlenim Oluşturma Aracı: Sanal Kimlik
(...)
Sosyal ağlarla birlikte kimlik-kişilik inşâ etme ve geliştirme kaygısı, yerini giderek profil oluşturma çabasına bırakmıştır. Bu profiller, kullanıcının isteği doğrultusunda yapılandırılmaktadır. Diğer yandan, bireyin kendini internet ortamında bu şekilde var etmesi, gerçek dünyadan bir anlamda kopmasına ve yaşadığı gerçekliği dışarıda bırakmasına yol açabilmektedir. Sanal dünyanın tek parçalı olmaması, farklı kişisel sunumlara dayanması ve fiziksel bedeni kapsamaması nedeniyle bireyler, kimliklerini farklı şekilde yansıtabilmektedir. Hatta bu bedensiz kimlikler, bireyin çevrimdışı hayatındaki kimliğiyle tutarlı olmayabilmektedir. Durağan değil, bir anlamda istenilen kimliklerin kurgulanmasına da beraberinde getirmektedir.
Yeni Toplumsal Paradigma: Kullan ve At
(...)
Arzu, tatmini arzulamamakta tam tersine, arzu yine arzuyu arzulamaktadır. Pek çok alanda geçerli olan bu yaklaşım, insanların insanlarla ya da eşyalarla ilişkilerinde de tüketim kültürünün argümanı olan "kullan at" şeklinde ve arzu nesnesi olarak ortaya çıkmaktadır.