Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuğçe Deveci

Tuğçe DeveciÇalınan Hayatlar yazarı
Yazar
8.7/10
3 Kişi
17
Okunma
0
Beğeni
1.172
Görüntülenme

Tuğçe Deveci Sözleri ve Alıntıları

Tuğçe Deveci sözleri ve alıntılarını, Tuğçe Deveci kitap alıntılarını, Tuğçe Deveci en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bir gün ona bin bir çiçek arasından niye hep gelincik getirdiğini sordum. Utangaç utangaç gülümsedi. Sonra beni gelinciğe benzetiğini, bana nasıl davranması gerektiğini gelincikten öğrendiğini söyledi." "Nasıl yani".? "Gelincik pek nahif, pek bir kırılgandır. Ufacık bir rüzgarda yaprakları dağılıverir. Dikkat ister, özen ister. İnsan sevip koparır ama haşin davrandıysa, bir bakar ki hiç sahip olmadan yitirmiş onu."
Reklam
Cephenin ortasında bile düşmanın ateşi kadar yakarmış aşk ateşi de.
Bu kadar insanın ölümüne sebep olan savaşları cikaranları, askerleri masa başında öldürenleri düşünürdüm. O insanlar savaşın ne olduğunu bilmez, ölen askerleri, onların ailelerini tanımazlar. Hayatlarında belki de hiç savaş meydanı görmemiş bu insanlar muharebeler hakkında an be an haberdar edilseler dahi asıl vaziyeti gözlerinde canlandırmaya vakıf olamazlar.
İnsanlar sayılardan ibaret değildir. Yani bir asker şehit olduğunda, nüfustan eksilen sadece bir sayı değildir. Bir asker öldüğünde bir ana da ölür, bir baba ölür, memlekette yolunu bekleyen sevdalısı , doğmamış çocukları ölür. Dul kalan karısının, yetim düşen çocuklarının yaşam sevinci ölür. Yarım kalmış bir hayat, hiç gerçekleşmeyecek hayaller giden kadar kalanındır da. "Başın sağ olsun ." dersin ama sağ kalan yoktur aslında.
Hem hiçbir aşk, bir diğerine benzemez benim anladığım. Herkes kendi yaşadığını, ona özel olanı bilir ancak. Yani benim ne hissettiğimi sen anlayamazsın, tıpkı benim senin ne yaşayacağını bilemeyeceğim gibi. Biraz da bu yüzden tarif edilemez ya aşk .
Reklam
"Kötü anıların, çektiğin acılar, bütün insanlardan nefret ediyor olman bile hiçbir şeyi değiştirmez. Her şeye rağmen onu sevmeye devam edersin. Sevdikçe temizlenir, sevdikçe bütün kirinden pasından arınırsın. Baksana; ben bile ne kadar ugraşsam da vazgeçemiyorum sevmekten."
"Aşkı özel yapan ne peki?" "Sevgi, şefkat, şehvet, merhamet, huzur, öfke ya da nefret... Aşkı özel yapan hem bunların hepsini birden içinde barındırması hem de hiç birinin olmaması. Belki birbirinden habersiz olan iki kalbin karşılaştıkları ilk andan itibaren hep bir atmasıdır aşkı özel yapan.
Mutluluğun aslında gözle görülen bir şey olduğunu ve insanın kalbinde şekillenip hayat bulduğunu ilk onda gördüm ben. Aşk denilen duygunun insanı nasıl bir anda öldürüp bambaşka bir insan olarak tekrar hayata döndürdüğünü ilk o anda öğrendim. Sabırlı insanı telaşlı, ağırkanlı insanı heyecanlı yaptığına; soğuk mizaçlı bir insanı bile sürekli sırıtarak dolaşan bir mecnuna dönüştürdüğüne, o anda kendi gözlerimle şahit oldum ben ve bu duygunun ne kadar muazzam bir duygu olduğunu kazıdım aklıma...
İnsan da bir toz bulutu; ne nereden geldiğini bilen ne de nereye gideceğini düşünen... Elbet toprağa karışır karışmasına da her bir insan ardında bir hikaye bırakır.
Reklam
"O Havva'ma kavuştu. Melike artık annesinin ve kardeşlerinin yanında güvende." demişti o gün babam. "O artık hiç üşümeyecek, açlıktan morarana kadar ağlamayacak ." Onun avunmak için söylediği bu sözler benim canımı daha çok yaktı. Ömrümce de hiç unutamadım. Bir bebeğin böyle kaygıları olmasına, bir babanın böyle teselli bulmasına neden olan herkesin yok olmasını istedim.
Mustafa Kemal Tümen kumandanı ile beraber hücum safının en önüne geçmiş. Moral verdiği, cesaret aşıladığı askerlerin önünde bir süre gittikten sonra kılıcını havaya kaldırarak hücum işaretini vermiş.Ellerinde kılıçları, önlerinde tabancaları ile ileri atılmış bütün askerler. Öyle bir hücum etmişler ki, sanırsın karşıda hasret kaldıkları yâr beklemekte onları kollarını açmış. Kelime-i şehadet getiren Türk askerlerinin sesleriyle inlemiş dört bir yan. O anda kulaklar sağır olmuş, gözler kör... "Tam dört saat sürmüş ." "Sonunda Kocaçimen- Conkbayırı tamamıyla ele geçirilmiş. İngiliz ve Anzak birlikleri taarruz gücünü yitirmiş ."
"Belki onu hep gülümserken hatırlasaydım; yokluğuna katlanmak daha kolay olabilirdi."
Dünyadaki kötülük ve zulüm insan eseri; dökülen kanlar, yaşanamamış hayatlar hep onun doyumsuzluğu. Dünya eskiyor, her şey gün ve gün değişiyor ama insan hep aynı kötü yoldan gitmeye devam ediyor. Çünkü geçip giden nicelerini örnek almıyor. Aksine, vahşeti gittikçe daha çok artıyor.Ama ilginçtir ki; hayat yine de devam ediyor.
Çocukken gördüğü en korkunç kabusların mekanıydı, gençliğinin en büyük korkularının mimarı...
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.