Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Umran Nazif Yiğiter

Umran Nazif YiğiterAşk Üçgeni yazarı
Yazar
6.0/10
1 Kişi
4
Okunma
2
Beğeni
1.128
Görüntülenme

En Beğenilen Umran Nazif Yiğiter Gönderileri

En Beğenilen Umran Nazif Yiğiter kitaplarını, en beğenilen Umran Nazif Yiğiter sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Umran Nazif Yiğiter yazarlarını, en beğenilen Umran Nazif Yiğiter yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hoş kadın kısmı bu... Kıskançlık yapacak başka bir şey bulur ya... Evelsi gün kızdım da, bizimkini kolundan tuttuğum gibi şu bizim sofadaki büyük aynanın karşısına sürükledim. "Bak! dedim... Bu yaştan sonra şu halimle benim suratıma kim bakar?...
Ticarethanede zamparalık eden felah bulmazmış...
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
Aşağıda baştan başa uzanan ova, güneş kapkara bir bulut altına girince gri bir renk almıştı. Çok ama çok uzaklardan tekerlek sesleri geliyor ve hat boyundaki bir karartının ardından pamuk gibi beyaz dumanlar yükseliyordu.
Hakikaten, yol arkadaşımın dediği gibi biz insanların en aşağımızla en üstümüz arasında bir buğday boyu fark yoktu...
Ölümün iştah gibi insan oğlunun dişinin dibinde, gölge kadar ayaklarının ucunda olduğunu bir kere daha görüyordum
Geride bıraktıklarına güler gibi küçük bir tebessüm, hafifçe aralanmış alt dudağının kenarına takılıvermişti.
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
O gece lodos poyraza çevirdi. Şehire mevsimin ilk karı düştü. Yeşil cubbalı, beyaz yağlı boyalı evin arka odasına yeni kurulan sobanın başında sıralanmış ev halkı, dışarıdaki dünyadan çok uzaklara, bambaşka bir âleme doğru yol almıştı.
Açık konuşmaktan artık korkmamalıyız... Bizler artık şuna kanaat getirmiş bulunuyoruz ki, bir toplumda zararlı dahi olsalar, fikirlerin karınlarda saklanması ifade edilmesinden çok daha fena neticeler doğurabilir.
Bir vakitler düşman sayarak tayyaresiyle beraber düşürdüğü bir adamın kızkardeşini şimdi dünyalar kadar seviyordu. Şu liderler olmasa insanlar pekâlâ birbirlerini sevebilirlerdi. Şu krallar, hükümdarlar yok muydu, sürüleri başıboş bıraksalar kimsenin burnu bile kanamazdı. Lakin böylesi hiç onların işine gelir miydi?
Yollar bomboştu. Şehir bu haliyle beklenmedik bir zamanda çırılçıplak yakalanan bir kadına benziyordu. Az sonra gerinecek, yavaşça kalkacak, şurasını burasını toplayacak ve her günkü şeklini alacak. O alışık olduğumuz, hareketli, canlı ve renkli tavrını.
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.