Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Vladimir Aleksandroviç Gordlevskiy

Vladimir Aleksandroviç GordlevskiyKüçük Asya'da Selçuklular yazarı
Yazar
8.3/10
4 Kişi
13
Okunma
3
Beğeni
534
Görüntülenme

Hakkında

Rus işgali altında bulunan Finlandiya’nın Sveaborg kasabasında doğdu. Helsingfors’ta (Helsinki) liseyi bitirdikten sonra Moskova’ya giderek Sovyetler döneminde adı Moskova Doğu Araştırmaları Enstitüsü olarak değiştirilen Lazarev Doğu Dilleri Enstitüsü’ne girdi (1895-1899); arkasından Moskova Üniversitesi Tarih ve Filoloji Fakültesi’nde okudu. 1904 yılında buradan da mezun olarak Anadolu ve Suriye’de iki yıl süren bir araştırma gezisine çıktı. Bu geziden sonra Fransa’ya gidip Paris’te Collège de France’da ve Sorbonne Üniversitesi’nde literatür çalışması yaptı. 1907’de Moskova’ya döndü ve Lazarev Doğu Dilleri Enstitüsü’nde Türk dili ve edebiyatı okutmaya başladı. 1949 yılından itibaren Rus İlimler Akademisi’nin asil üyesi olan Gordlevski, geniş bir ilgi alanına sahip bulunmakla birlikte daha çok Türkler’in dili, edebiyatı, folkloru, etnografyası ve tarihi üzerine yazmıştır. Tanınmış Rus Arabisti Kratschkovski ondan “değerli Osmanlı uzmanımız” diye söz eder ve kendisinin araştırmalarında Arapça kaynakları çok sistemli biçimde kullandığını, birkaç çalışmasının da doğrudan doğruya Arabiyat alanında olduğunu belirtir. Bunlardan, özellikle Şam’da söylenen Arap atasözleri üzerine kaleme aldığı “Arabskija poslovicy zapisannyja v Damaskje” başlıklı makalesi (Drevnostji Vostočnyja, IV/I [Moskva 1912], s. 9 vd.) büyük bir önem taşımaktadır. Tarihçi E. Werner, Gordlevski’nin eserlerini değerlendirirken Sovyet Türkolojisi’nin ve Osmanlı araştırmalarının onunla Barthold’un eserleri üzerine kurulup geliştiğini söyler. Gordlevski’nin kitap halinde çıkmış önemli araştırmalarının başında Gosudortsvo seldžhukidov maloj azii (Moskva 1941) adlı eseri gelir. Türk tarihi açısından büyük bir değere sahip olan kitap Azer Yaran tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir (Anadolu Selçuklu Devleti, Ankara 1988). Zeki Velidi Togan, kitabın Anadolu Selçukluları üzerine kaleme alınmış önemli bir eser olduğunu söyler; fakat Gordlevski’yi olayları sınıf mücadeleleri açısından (Marksist açıdan) incelediği için eleştirir (Tarihte Usûl, s. 116). Sorbonne Üniversitesi’nin tanınmış tarihçilerinden Claude Cahen de yazarın gerçek bilim adamı kişiliğini vurgulamakla birlikte eserin artık bazı yönlerden yetersiz kaldığını belirtir. Gordlevski’nin Türk dili ve edebiyatı alanında yayımlanmış iki kitabı bulunmaktadır: Očerki po novoj osmanskoj litjeraturje (yeni Osmanlı edebiyatı üzerine araştırmalar, Moskva 1912), Grammatika tureckogo jazyka (Türk dili grameri, Moskva 1928). Bunlardan özellikle ikincisi, Türk grameri alanına olduğu kadar Türk lehçelerinin yazımı alanına da yaptığı katkılar sebebiyle literatürde seçkin bir yere sahiptir. Müellif ayrıca Muallim Nâci’nin Ömer’in Çocukluğu adlı eserini Rusça’ya çevirmiştir. Ölümünden sonra, Türkoloji’nin çeşitli dallarında yazdığı ilmî makale ve inceleme yazılarının en önemlileri Izbranniye sočinenija (seçilmiş eserler) adı altında dört ciltlik bir külliyat halinde yayımlanmıştır. Eserin I. cildi (Moskva-Leningrad 1960) tarih, II. cildi (1961) dil ve edebiyat, III. cildi (1962) kültür tarihi, IV. cildi (1968) etnografya ve müteferrik konular üzerinedir. Gordlevski Moskova Üniversitesi’nde güçlü bir Türkoloji ekolü kurmuş ve bu ilmin her dalında eser verdiği gibi pek çok değerli ilim adamı yetiştirmiştir. Talebeleri ve meslektaşları onun yetmiş beşinci yaş günü için bir armağan kitabı yayımlamışlardır (V. A. Gordlevskonukego semidesjatipjatiletiju. Sbornik statej, Moskva 1959).
Unvan:
Rus Türkolog
Doğum:
1876
Ölüm:
1956

Okurlar

3 okur beğendi.
13 okur okudu.
1 okur okuyor.
14 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Oğuzlar sınırlara gönüllü gidiyorlardı.Sınırlarda toprakları-otlakları bulunuyordu.Göçebe için şehir bir nevi zindandır,bu hâlet-i ruhiyeyi daha XIII.asırda Şehzade İzzeddin çok güzel ifade etmiştir;o İstanbul’da bulunduğu zaman sıkılarak,Bizans imparatoruna “Biz Türkler şehirde daimi yaşamıyoruz.Bize herhangi bir yer olursa olsun kenarda (taşrada)bir yer tayin et.” demişti.Tarihçi Seyit Lokman bu sözleri bir serserinin ağzından naklederken bugünkü muasır Türklere de malûm olan şu atalar sözünü güya tekrarlamaktadır “Türk’e şehir zindandır.”
Selçuklular’ın topraklarını (eyaletlerini)ısrarla toplayan derebeyleri (feodaller) arasında Osmanlı soyu temayüz etti.Sultan Osman hakkında İbn Batuta diyor ki,o şato eline geçirmiş,yani 100 küçük derebeyi onun hâkimiyetini tanımışlardı.
Reklam
Sultanın sarayına gelen beyler 'Oğuz töresine göre'yer öperek eğilirlerdi.Alparslan'ın huzurunda Bizans İmparatoru Roman Diogen de yer öpmüştü.
Bizantinist Laverent,Anadolu’da Selçuklular’ın yerleşmesi hakkındaki tetkikleri hülâsa ederek şu neticeyi çıkarıyor:”1081’de Rum saltanatı mevcut idi,baş şehri İznik olup müessisi ve birinci hükümdarı Süleyman idi.”
Kültürlerinin inceliği ile böbürlenen Bizanslılar ‘elmacık kemikleri çıkık ucube’yi kabul ederken kendilerini zor tutuyorlar;onlar,Sultan II.Alparslan hakkında böyle diyorlardı.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
340 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Anadolu Selçukluları dediğimiz Selçuklu kitlesinin tarihini yabancı bir araştırmacıdan okumak isterseniz buraya buyurunuz. Kitaptaki kalıplar, cümleler bazen size hitap etmeyebilir ki zaten tarih işi her ne kadar objektif olmalı ise de tarihçiler her daim subjektif tavırlar benimserler. Bu sadece bu alana özel bir durum değildir, çoğu alanda bu problem olsa gerektir. Kitabın içeriği tam da benim aradığım türden oldu doğrusu, işin siyasi boyutu minumum, yani daha çok Selçukluların kültürel boyutu ile ilgilenilmiş, hali ile Rumlar, Ermeniler, Farslar, Araplar, Haçlılar, Moğollar bol bol karşınıza çıkıyor. Bilindiği üzere, Anadolu toprakları hars bakımından oldukça harmanlanmış bir diyar, bunun etkileri de devletlere yansımış bulunuyor. İyi okumalar.
Küçük Asya'da Selçuklular
Küçük Asya'da SelçuklularVladimir Aleksandroviç Gordlevskiy · Türk Tarih Kurumu Yayınları · 20159 okunma
340 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Küçük Asya Selçukluları Tarihine Ait Kaynaklar ve Yardımcı Eserler İbn Bîbî ve Yazıcıoğlu Ali-Aksarayî-Eflâkî-İbn Batuta-Hıristiyan Kaynakları- Kitabeler- Arkeoloji Materyalleri-Maddî Kültür-Toponomi-Fuat Köprülü’nün Mesaileri-Mükrimin Halil- Sovyetler Cumhuriyeti’nde Selçuklulara Ait Tetkikler .. 1 I. Bab Anadolu’da Türkler-Selçukluların
Küçük Asya'da Selçuklular
Küçük Asya'da SelçuklularVladimir Aleksandroviç Gordlevskiy · Türk Tarih Kurumu Yayınları · 20159 okunma