Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zihni Çetiner

Zihni ÇetinerÖlümü Paylaştılar Ama.. yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
4
Okunma
0
Beğeni
1.038
Görüntülenme

Hakkında

Zihni Çetiner:1941 de Adana’nın Osmaniye ilçesinde doğdum. Çocukluğum belli bir süre iyi geçti,Babamın rahatsızlığından sonra çeşitli işlerde çalıştık. Biz Çukurova çocuğuyuz, pamuk toplamaktan , pamuk çapalamaya kadar her işe girdik. Çocukluğumuzun ve gençliğimizin her türlü yaşanacaklarını yaşadık.Varlığı da gördük, yokluğu da gödük.İş hayatını, bizi küçük yaşta çalıştırılarak edindirmeye çalışırlardı zamanında. Babam terziydi, bazen yazları babamın yanında çıraklık yapardım. Bazan yanında kunduracı vardı onun yanında çalışırdım.1950 yılında Kuleli Askeri Lisesine girdikten sonra bütün o çocukluk yılları sona erdi. Askerlik dönemi başladı askeri okulda da çok disiplinli değildik. Yani kendi bünyesinde disipline uyuyordum ama bireysel olarak yine de bazı kaçamaklar yapıyordum okuldan.Dolayısıyla öğrencilik yıllarım biraz fırtınalı diyebilirim. Zaten Harbiye deki öğrencilik yıllarım Bir ihtilal teşebbüsüne girerek hayatım fırtınalı geçti. Cezaevi hayatım 1963 yılıydı, babam ölmüştü haberim yoktu , bana söylememişlerdi, ben Adana cezaevine nakil olduktan sonra 1965 yılında öğrendim. Biraz zor geçti.Ama ben arkadaşlarımla beraber olduğum için fazla sıkıntı çekmedik.Daha çok okumak, bol bol okuduk.
Unvan:
Yazar

Okurlar

4 okur okudu.
10 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
2. Tabur Komutanı Kur. Bnb. Bahtiyar Yalta "Atatürk" diye kendi taburunu bağırtırken, bizim tabur Komutan Yardımcısı Binbaşı Ahmet Eroğlu "İsmet Paşa çok yaşa" diye bağırtmış. Bunun üzerine her iki tabur birbirine silah doğrultmuş. Bunlar bugün bile anlatılmaz.
Dün geceki düşümü ben anlatmaya değer gördüm koca toprak ağalarını sosyalizmi över gördüm...
Sayfa 162 - E YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bizler canı istedikçe isyan edecek yeniçeri ordusu değiliz. Bizi itham etmesinler. Okulda (Harbiye) birçok tutuklu albay ve general vardı. Şayet söylenilen gibi olsaydık, onları okulun ön pencerelerinden sallandırır asardık.
Sayfa 58 - E YayınlarıKitabı okudu
Yön Dergisi ile başlayan ve yeni kitaplarla gelişen düşüncelerim beynimde bambaşka ufuklar açıyordu. Bizler zaten Kemalizmin İlkelerini benimsemiştik. Bunların başında da M. Kemal'in Kurtuluş Savaşı'ndaki bağımsızlık şiarı geliyordu. Toplumdaki adaletsizliği giderici, çalışan insanların ezilmeden, sömürülmeden yaşamaları gereğini, yani halkçılığı daha iyi görmeye başlamıştım. İçi boş kime ve niçin yararlı olacağı belli olmayan "vatanın ve milletin bütünlüğünden" söz eden koca koca laflar, kuru soğanla ekmek yemekten başka bir şey ifade etmiyordu. Düşüncelerimin taşları yerinden oynamış ve yeni bir biçimde dizilmeye, olgunlaşmaya başlamıştı. Kendi aramızda tartışıyor, yeni fikirleri irdeliyor ve geliştiriyorduk. Eski düşüncelerimin boşlukta kaldığını gerçekleri öğrenerek gördükçe daha iyi anlıyordum.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok