6orların sonlarındaki ve 70'lerin başlarındaki feminist aktivistler, biz kadınların 90'larda üremeye dair haklarla ilgili bir mücadele yürütmek zorunda kalacağımızı tahayyül edemezlerdi. Feminist hareket, görece az risk içeren doğum kontrol yöntemlerini kabul ettirmenin yanı sıra, güvenli ve yasal kürtaj hakkını kazandıran bir kültürel
Kam tini Türklerde bedenlendi/bedenleniyor.
Zamanın sahibi bir soyun farkı gökyüzü gücü adeta yeryüzüne yıldız yağdırıyor.
İstikbal ve istiklal göklerden geliyor.
2023 sonrası Türk çağı başlıyor.
Enlil’in oğlu NAN.NAR’ın (Akkadca Sin) sorumluluğuna verildi. İyicil bir tanrı olan Nannar, Sümer’in yeniden inşa edilmesine gözcülük etti, Tufan öncesi şehirlerin orijinal yerlerinde yeniden kurulmasını ve yenilerinin inşa edilmesini sağladı. Yeni şehirler arasında onun en sevdiği başkenti Ur vardı; İbrahim’in doğum yeri. Nannar’ın betimlemelerine, onun göksel “karşılığı” olan Hilal Ay sembolü de dâhil edilirdi
Yüz yıllar önce annesini öldüren babası Zeus'un doğum sancısını andıran baş ağrısının sonunda babasının kafasından doğup dünyaya gelen Athena gibi, kendi kendimi dünyaya getirmis, kendi kendimi var etmiş bir çocuktum ben.
Athena annesinin karnından değil babasının kafasının içinden çıkıp da geldi dünyaya. Bir bebek olarak doğmadı, elinde zırhıyla ve üzerinde savaş kıyafetleriyle bir yetişkin
olarak doğdu. Savaşmaya hazır bir halde geldi dünyaya.
Sen ve ben gibi. Doğduğumuz an gibi.
Hiçbir zaman bebek olmadık, hiçbir zaman doya doya bir çocukluk yaşamadık. Biz savaşmak için geldik bu dünyaya, başkalarının önüne sunulan her şeyi savaşarak kazanmak
zorunda kaldık.
Sen ve ben ikimiz.
Seni kovalayup duran o gölgeyi hisset.
Parlamanı engelleyen her şeyi gör.
Dans etmene engel olan bağlarını tutup kopar.
Sıkışıp kaldığın dünya gerçek dünya değil. Athena'nın babası Zeus'un kafasında sıkışıp kaldığı gibi, geçirdiğimiz sürecin adı bu, "sıkışıp kalmak." Gün gelecek, elimizde zırhımızla doğacağız yeniden. Ara verdiğimiz her şeyin devamı daha şiddetli olacak. Ben Kumru, ya da herkesin bildiği gibi, "Ben 889."
Buraya, seni tutsak kaldığın enkazdan kurtarmaya geldim. Biliyorsun, değil mi?
Ona teklif ettiği işi kabul etmediği için kızgındı. Fakat sonra kendi kendine insan sadece annesinin doğum anında doğmuyor. Aslında her yeni tecrübeyle birçok kez yeniden doğar diye düşündü ve bunun için isteğini kabul etti.
“Bugün sizin yeni doğum gününleriniz! İnsanların tek bir doğum ya da ölüm tarihi olduğuna inanmıyorum. Bakmayın siz mezar taşlarındaki o rakamlara! İnsan sık sık ölür ve yeniden doğar aslında.”
...Daha da ileri boyutlara götürdüğümüz taktirde, insan ve hayvan ceninleri, doğum artıkları, plasentalar ve sperm hücreleri v.s.nin de kullanıldığı bu müstahzarlara Müslümanların çok dikkatle yaklaşmaları gerekir.
Hayatım boyunca pek mutlu olamadığımı düşündüm. Sevdiğim insanları kaybettiğimi, hayallerimin hiç gerçekleşmediğini, bana hiç kimsenin âşık olmadığını, ağlarken kimsenin bana sarılıp saçlarımdan öpmediğini, eve gelir gelmez televizyonun başına oturan, cama yansıyan bu görüntüsüyle karşılaştığında ağlayacakmış gibi olan zavallı beni, kâbuslar görerek uyandığım ve yalnız uyandığım ve çok korktuğum, yeniden uyumaya korktuğum geceleri, unutulan doğum günlerimi, beklenen ve bir türlü gelmeyen sevgililerimi, aldanışlarımı, terk edilişlerimi... Bana tüm hüznümü, mutsuzluğumu, yalnızlığımı kim unutturabilir? Kim bana en yakın, benim parçam olabilir? Kim benim parçam olabilir? Kim benim parçam olabilir? Çocuğum...
Papatya kendiliginden . Özene , bakıma ihtiyacı yok . Bu kendiligindenlik , her bahar yinelik-yenidenlik muştusu. Doğum yeniden . Dirim yeniden . Papatya doğum da doğum , ölüm de doğum . Çünkü aynı toprakta bıraktığı hikayeye bir yıl sonra bıraktığı yerden devam ediyor. Sadık papatya ve cömert .