·
Not rated
Rüsumat
Sene 1920.. Yer; Ordu Anadolu insanı peşpeşe savaşlardan geçmiş, yorgun, hayatlar alt üst olmuş. Ülke İngiliz ve Fransız işgali altında.Halk ekmek kasnma derdinde ne iş bulursa yapakta.. Ve burada Hamdi ile Celal'le tanışıyoruz. Hadi ağır başlı, aklı başında bir genç.. Celal ise bıçkın, korkusuz, güçlü bir genç Lakabı da Vonalı Celal ..Çocukuktan beri hiç ayrılmamışlar.. Celal Binbaşı Ali Rıza Bey'in ela gözlü kızı Sündüs'e aşıktı.. Tek istediği onunla evlenebilmekti. Ekmek parası kazanmak için balıkçı teknesi olan Dursun kaptanın yenıda ile başladı iki kafadar. Ama Dursun Kaptan, Mustafa Kemal'in üstün Siyasi zekası sayesinda yardım için ikna ettiği Sovyetler'den muhimmat nakleden vatan sever bir ekibin içindeydi.. Mühmmatlar gizlice Karadeniz yoluyla bir gemiyle getirilecekti.. Bu gemi RÜSUMAT'tı.. **İşte bu gemi, Karadeniz'in dibi gibi görünmeyen karanlık sularında bir efsaneye dönüşecekti.. Bizim iki bıçkın delijanlı bir gece gelen Rüdumat ile kendilerini bu ekibin içinde bulurlar. Ancak bu iş çok tehlikeler barındırıyordu. Çünkü hem ilgalcilere yancılık yapankar vardı hem de her yer işgalcilerin gözetimindeydi.. Sonra neler mi olur ?? Celal'i ve Hamdi'yi neler bekliyordu? Rüsumat ve ekibi başarılı olabilecek miydi?
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Rüsumat
RüsumatMehmet Uluğtürkan · İnkılap Yayınevi · 202353 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Milli Mecmua/ Sayı 37. Mart - Nisan 2024. Derginin bu sayısı ile, adına yakışır şekilde mükemmel bir dergi olmuş. Dosya konusu, Türk Elleri III: KIRIM. Düşünce dünyamız o kadar daraltılmıştır ki, kadim Türk yurtlarından olan Kırım'dan bahsedildiğinde, bizler için Sivastopol limanının olduğu bir yarımada akla gelmekte arkasındaki münbit ovalar
Milli Mecmua - Sayı 37 (Mart-Nisan 2024)
Milli Mecmua - Sayı 37 (Mart-Nisan 2024)Milli Mecmua · Ötüken Neşriyat · 20241 okunma
Reklam
Yazar, ''Umarım'' demiş. Filistin de ne yazık ki o listede ..
Buna benzer bir seyri olmuş başka, daha eski olaylar var, mesela 19. yüzyılın sonunda Macar olmayanlara karşı düzenlenmiş olan etnik temizlik, Ermeni soykırımı, 1940'larda Nazi işgali tarafından göçebelere (Sinti olarak da bilinen Roman halkına) karşı girişilmiş holokost. Umuyorum ki, gelecekte Filistin artık bu listede yer almayacak.
Sayfa 32 - intifada
Celal Bayar, İttihad ve Terakki'nin İzmir bölgesi sorumlusuydu. 1918 Eylül'ünde İstanbul'da yapılacak olan kongresine bölgenin temsilcisi olarak katılmıştır. 8 Ekim 1918'de İttihad ve Terakki'nin kapatılmasında da Genel Merkez'de bulunuyordu... Yunanlıların Anadolu'yu işgâli sırasında Celal Bayar 'Hoca' kod adıyla Ege bölgesindeki çetelerin lideri olarak Kuvay-ı Milliye'nin önde gelenlerindendi. Çeteciliği, yani komitacılığı iyi bilen birisiydi. Balkan Komitacılığı kültüründe de yer aldığı gibi, bir komitacı artık çıkar bir yol olmadığını anladığında bile teslim olmaz, intihar ederdi.
Sayfa 68
Hitler Rusya'ya saldırmakta kararlıydı, hem de çok yakında. Stalin de onu bunu yapmamaya ikna etmenin bir yolunu bulmakta kararlıydı. Çok şey anlatsa da, Stalin'in çeşitli, neredeyse sonsuz çabaları bu kısa yüzyıl tarihçesinde yer almaya uygun değildir. Başka şeylerin yanı sıra; kurnaz, sinsi, acımasız, becerikli, gerçekçi ve güçlü bir adamın kendini nasıl kandırabildiğini gösterir niteliktedirler. Stalin, halen büyük Atlantik'in ortasında İngiltere'yle ve neredeyse Birleşik Devletler'le de savaşmakta olan Hitler'in Rusya'yla ikinci bir savaş başlatacağını tahmin etmedi ya da belki de edemedi. Geriye bakıldığında, Hitler'i etkilemek için attığı adımlar hayret vericidir; kurnaz olmaktan ziyade acınasıdırlar. Stalin ordusuna hiçbir Alman provokasyonuna ya da Rus sınırının ihlal edilmesine cevap verilmemesini ve Sovyetler Birliği'nin batısında keşif uçuşları yapan hiçbir Alman uçağına saldırılmamasını emretti. Alman işgali başladıktan saatler sonra Molotov, Alman Büyükelçisine şöyle dedi: "Bunu kesinlikle hak etmiyorduk." (Berlin'deki Sovyet Büyükelçisi de şöyle diyecekti: "Bunun bir hata olmadığından emin misiniz?")
Sayfa 122 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
461 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 8 days
#Okudumbitti #GüzellikBirYaradır Endonezya edebiyatını ilk kez okuyorum  ve oldukça etkileyiciydi . Endonezya da hayali şehir olarak bilinen Halimunda yiz. Hayaletlerin şehri... Çağrılan ruhlar kötü ruhlara bürünen kötü insanlar, kötüleri öldürenlerden intikam almak isteyen yaşayan kötüler.... Kominist katliamı sonucu , zalimce bu katliama neden olan liderin yaşadığı kabuslar ... Savaşın aldıkları ve savaş sonucu ortada dolanan savaşçı ruhlar ... 4 kuşak kehanetlerle dolu bir ailenin  hikayesi ... Dewi Ayu , Ahlaksızlık ve kehanetler sonucu doğmuş çok güzel bir kadın ve savaş esiri olarak ele geçtiğinde yanında kalan diğer kızlarla beraber fahişelik yapmak zorunda bırakılmıştı. Ve o artık en gözde fahişelerden biriydi.  Babalarınım kim olduğu belli olmayan 3 güzel kızıda kehanetleriyle gelmişti dünyaya. Peki ya 4. Kızı... 2. Dünya savaşındaki Japon işgali,  katledilen insanlar,  Hollanda somurgesinde kalan halkının acısı ,acılı bir tarih , mistik ve fantastik öğelerin  metni  zenginleştirdigi, merak edilecek mesellere de yer verildiği, oldukça etkili bir kitapla bulusturuyor yazar bizi . Büyülü gerçekliğin hakim olduğu kitapta o büyüye kapılıyor okuyucu .  Her karakterin ince ince işlendiği, merakla ,kurgusal bütünlüğünün muazzam olduğu iyiki okudum dediğim bir kitap oldu . Kitabı bitirince evet " Güzellik Bir Yara" ymış dedirtiyor,  derin bir yara .
Güzellik Bir Yaradır
Güzellik Bir YaradırEka Kurniawan · Domingo Yayınevi · 2017601 okunma
Reklam
681 öğeden 561 ile 570 arasındakiler gösteriliyor.