Yorum

Mehmet Akif Çakır isimli okurun asıl gönderisini gör
İpek okurunun profil resmi
tebdil-i mekanda ferahlık vardır
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Ondan bahsetmemiştim.
İpek okurunun profil resmi
Gayri ihtiyari değişimden bahsediyorsunuz. Yine de ferahlik aramalı insan diye düşünüyorm
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Ferahlık yine insanın içindedir. İnsan sezdiği her şeyi bulabilir. Mekan degisikligine gelince ben zamanin varligina inanmadigim icin mekanlar degisiyor dedim 1 yıl ònce yazsaydim zaman akiyor diye baslardim cümleme :)
İpek okurunun profil resmi
Sizin ifade baya derin anlamalıymış.Simdi mekanlar değişiyor derken zamanin varlığına inanmadgm icin mekan dedim dediniz Peki niye bir yıl ifadesi var orda ?Zamana olan inancınız bir yil öncesine kadar var miydi mi demek oluyor?
İpek okurunun profil resmi
Saat,gün ,hafta ,ay,yıl ,asır gibj kavramlara inanmayıp,kullanimayan bir hayat zor ve ilginç olsa gerek:) Her seyi mekanlarla ifade edemyiz ki :)
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Evet oncesinde inandigim icin öyle dedim. Sonrasinda sorgulaya sorgulaya zamanın aslında algıdan ve dikte bilgiden oluştuģunu gördüm.
İpek okurunun profil resmi
Bakın öncesi , sonrası diyorsunz onlar da zamani anlatan ifadeler mesela :)
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Önceki mekan sonraki mekan olamaz mı? :)
İpek okurunun profil resmi
Olur ama yine de icinde zaman var :)
İpek okurunun profil resmi
Mekan 1 mekan 2 desek ya da mekan x mekan y desek bu seferde ne zaman sorusu gelecek Mekan 1 deydim diyeceksin mesela.İyi de ne zman diyecekler ? Saat gün ,gece mj gündüz milu vs vs :))
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Şöyle sorayım o zaman: zaman sizin için ne?
İpek okurunun profil resmi
Zamanin algisal bir sey olduğu konusunda katlıyorm size .Bazen çok cabuk gecer mutlu oldugumuz anlarda,bazense hic gecmez mutsuz,huzursuzluk anlarında.Yani her ne kadar değişken bazen göreceli olsa da var olan bir sey.Ve zaten üzeinde çok düşünülüyor.mesela kimisi zaman geleceğe akmaz geçmişe akar diyor .kısaca bu olgunun varlığına inaniliyir sadece çok değişken ve göreceli oldugu konuşlur hep
İpek okurunun profil resmi
Bir de bunun dini boyutu var mesela.Buradaki milyarlarca yil obur dunyada kısacık bir an olduğu söyleniyor
İpek okurunun profil resmi
Kıyamet alametleri vardır mesela zaman ile ilgilir. Zamanda yakınlık olmadıkça, bir yıl bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün, bir gün bir saat gibi kısa gelmedikçe kıyamet kopmaz.) [Tirmizi)
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Zaman dediğimiz şey mekanın kendisidir. Sevgili Einstein da bunu çözdüğü için görelilik kuramını atmis ortaya. Hizli nesneler icin yavas, yavas nesneler icin hızlı akar. Her şey hızla ilgilidir. Zaman dediğimiz şey mekana yayılmıştır. Bizim yaşadigimiz o günlük zaman ise dünyanın dönüşünden kaynaklı bi olay.
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Kıyametle ilgili şöyle bir bilgi de var: " zaman dürüldüğünde". Bu ne demek. Zaman uzayın içine yayilmis mekandir yani ayni anda butun zamanlar yasanir. Cunku uzaymekanin icinde yayilmis durumdadir. Ve bir gun başı ilr sonu bir araya getirilecek demektir.
İpek okurunun profil resmi
Einstein i okumadm.Ama göreceli,algisal olduğunu insan kendi yaşamına bakarak bile anlayabilr.Evet iste dunyanin bir günlük dönüşümü buna gün deniliyor.Kimisi icin bu bir gun birkac saat gibi gelmistir kimi icin de bir ay gibj .Ve cogu insan icin de siradan bir zaman aralığı.Biz zamani göreceli olarak hayatımızda ara sira yaşarız.Sürekli yavaş ya da hızlı olmasi katlanilack bir sey olmazdi herhalds
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Ya demek istedigim biz zamani geleceğe dogru akan bir olgu olarak goruyoruz. Ama yasadiklarimiz bir video gibidir. Biz bunu henuz kavrayamiyoruz. Benim de hafzalam buraya kadar. :)
İpek okurunun profil resmi
Tekvir Suresi Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla... 1. Güneş büzülüp dürüldüğünde, 2. Yıldızlar ışıklarını yitirdiğinde, 3. Dağlar yürütüldüğünde, 4. O bakmaya kıyılmayan develer kendi hallerine bırakıldığında, 5. Vahşi hayvanlar bir araya toplandığında, 6. Denizler kaynatıldığında, 7. Benlikler çiftleştirildiğinde,  8. O diri diri gömülen kız çocuğuna sorulduğunda, 9. Hangi günah yüzünden öldürüldü diye! 10. Sayfalar açılıp göz önüne konduğunda, 11. Göğün örtüsü soyulup indirildiğinde, 12. Cehennem kızıştırıldığında, 13. Cennet yaklaştırıldığında, 14. Her benlik, önceden ne hazırlamışsa bilmiş olacaktır. 15. Hayır, iş onların sandığı gibi değil! Yemin olsun o sinip gizlenenlere, 16. Akıp akıp giderek yuvasına girenlere, 17. Beriye geldiği ve geriye döndüğü zaman geceye, 18. Ve soluyarak açıldığı zaman sabaha, 19. Ki o, çok değerli bir elçinin sözüdür. 20. Çok güçlüdür o elçi, Arş sahibinin katında saygındır. 21. İtaat edilir orada kendisine, emindir. 22. Ve arkadaşınız bir cin çarpmış değildir. 23. Yemin olsun ki, onu apaçık ufukta gördü. 24. O, gayb konusunda cimri değildir. 25. Ve o, kovulmuş şeytanın sözü değildir. 26. Hal böyle iken nereye gidiyorsunuz? 27. O, âlemlere bir öğütten başka şey değildir. 28. İçinizden, dosdoğru yürümek isteyen için. 29. Âlemlerin Rabbi olan Allah dilemedikçe, siz dileyemezsiniz!
İpek okurunun profil resmi
İlgili Ayetlerin Açıklaması:   Allah Teâlâ kıyamet gününün nasıl dehşet verici bir gün olduğunu ifa­de etmek ve insanları böylesine dehşetli bir gün için hazırlık yapmaya teşvik için, altısı kıyametin başlangıcından hesap zamanına kadar, altısı da hesabın başlamasından itibaren olmak üzere on iki olayanlatılmaktadır. Güneşin dürülüp kararması: Bundan maksat ya güneşin ışığının sönmesi veya kütlesinin tamamen dağılması, bildiğimiz formunu ve işlevini kaybetmesidir. Yıldızların dökülüp sönmesi: Güneş ışığının sönmesi, bir kısmı parlaklığı­nı güneşten alan diğer yıldızların da söneceğine işaret eder. Ayrıca kıyametin kopmasıyla kozmik sistem bozulunca yıldızların da birbirine çarpmak, yörüngelerin­den kaymak, çekimden kurtulmak gibi gelişmelerle mevcut düzen ve işlevlerini kaybedecekleri, uzay boşluğuna saçılacakları da düşünülebilir. (İbn Âşür, XXX, 141-142; ayrıca bk. İnfıtâr 82/2) Dağların sökülüp yürütülmesi: Bu ise yerkürede meydana gelecek olan şiddetli sarsıntı neticesinde, dağların parçalanması ve yerlerinden kopup dağılması anlamına gelir. (bk. Kehf 18/47; Nebe 78/20; Müzzemmil 73/14) Yerküredeki canlı ve bitkilerin hayat kaynağı olan güneşin yok olmasıyla, zaten burada da ha­yatın devam etmesi mümkün değildir. (bk. Diyanet Tefsiri, Kur’an Yolu:V/488.) İlgili Hadisler: "Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvîr, İnfitar ve İnşikak sûrelerini okusun."(Tirmizi, Tefsir : 81- Ahmed : 2/27, 36, 100-5/452) "Güneş ile ay kıyamet gününde kararıp sarık sarılırcasına dürülürler." (Buhari, Bed'-i halk : 4) Resûlüllah (asv) Efendimiz'in buyurduğu gibi, Tekvîr Sûresi olduğu gibi kıyameti tasvir etmektedir. Öyle ki, kıyamet olayı meydana gelince kâinatın mevcut düzeninin alt-üst olacağı, dengenin bozulacağı ve Allah'ın dilediği dışında bütün canlıların öleceği açıklanarak, o günün ne kadar korkunç olduğunu anlamamız kolaylaştırılmaktadır. Aynı zamanda her safha üzerinde iyice düşünüp bazı sonuçlar çıkarmamız ilham edilmekte ve böylece bu olay hakkında bir takım ana fikirler verilmektedir: Güneş kararıp dürüldüğünde: Güneşin kararıp dürülmesi «tekvîr» kökünden türetilen «küvvirat» fii­liyle ifade edilmektedir. Bu tabir daha çok fese tülbentin sarılması veya doğrudan bir tülbentin başa, sargı bezinin yaralı organa sarılması hakkın­da kullanıldığı gibi, eşyayı toplayıp biraraya getirmek mânasında da kul­lanıldığı vâkidir. Kıyamet olayında güneşin sarık misali sarılıp dürülmesi, taşıdığı gaz­ların özelliklerini kaybedip bir anda kararmaya yüz tutarak birbirine kat kat sıkışıp katılaşması demek olabilir. Böylece güneşin bir gün bütün enerji kaynağının tükenip söneceği hak­kında araştırıcılara ip ucu verilmekte ve aynı zamanda mevcut düzenin bo­zulmasının çok müthiş olacağı işlenmektedir. Yıldızlar parçalanıp döküldüğünde: Burada «inkidar» kökünden gelen «inkedera»fiili kullanılmıştır. Bu da­ha çok bulanmak, kararıp parçalanmak, dağılıp toz haline gelmek, dökü­lüp yayılmak mânalarına delâlet eder. Güneşin kararmasıyla birlikte yıl­dızlar belirsiz hale gelecek ve aralarındaki denge bozulacak; o yüzden çarpışma, parçalanma ve dökülme olayları birbirini izleyecek. Böylece kıyamet olayında sadece güneş sistemi değil, diğer bütün sistemlerin -bazı istisnalarla- bozulup dağılacağı kesinlik arzetmektedir. Zi­ra kâinatta nasıl her sistem belli bir denge ve düzende tutulmuş ve her sistemde yer alan gezegen ve yıldızlar arasında nasıl denge bağları mevcutsa, sistemler arasında da aynı şey söz konusudur. Öyle ki, bir sistemin bozulmasıyla sistemler arasında zincirleme bozulmalar meydana gelecek ve yeni düzen kuruluncaya kadar birçok korkunç olaylar birbirini izleye­cektir. (bk. Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/6616.) Kaynak : Sorularla İslamiyet
İpek okurunun profil resmi
Bahsettiğiniz ifade tam olarak ayetteki gibidir.Sayenizde ben de okuyup anlamaya calisagm Bir siteden kopyaladim.Buna vesile oldugnz icin tesekkur ederim Allah razı olsun :)
İpek okurunun profil resmi
İyi geceler
Mehmet Akif Çakır okurunun profil resmi
Şunu da düşün tum bu dürülmeler kara deliğe çekilecegimiz icin de olabilir. Orada zaman ya da fizik yoktur. Bu seviyeli tartisma icin ben teşekkür ederim. İyi geceler :)
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.