Yorum

Burak isimli okurun asıl gönderisini gör
ercanscgn. okurunun profil resmi
"Ahlak" monist bir paradigma değil. Karmaşık bir yapı olan "insan"ı ahlaki değerlerle donatmak için her türlü inanç ve sistem birlikte yürüyebilir. Hiç cumhuriyet ve lâik temelleri benimsemiş, inancını bunlarla bütünleştirip iyi bir insan örneği teşkil etmiş bir bireyle karşılaşmadınız mı? Hiç sözde inanç sahibi görünümlü ama yaptıkları ve eylemleri ile taşıdığı inanca büyük zararları dokunmuş bir bireyle de mi karşılaşmadınız? Bazı ayrımları iyi yapabilmeliyiz. Öncelik iyi bir insan olabilme düsturu olmalı. Bunun sağlanması ister inanç kaidelerini içselleştirmiş dindar birey olsun, ister hoşgörüyü benimsemiş, farklılıklara saygıyı düşüncelerinde ve davranışlarında merkezilestirmiş laik sistem üretimi sekuler birey olsun; sonucunda ahlaklı bir birey olmaya götüren her yol değerli değil mi? Marjinalleşmeleri ve yozlaşmaları uygulayıcılarının hataları nedeniyle inançlara ve sistemlere bağlamamak gerektiğinin bilincine ulaşmak gerekli artık. İyi bir insan olmayı sağlayacak tüm yollara açık olmalı insan.
Burak okurunun profil resmi
Toplumların da genom yapıları mevcuttur. Bizim toplumuzun genom yapısı da İslamiyet'le en iyi formuna ulaşmıştır. Bu form umran inşa etmemizi dahi sağlamıştır. İnşa ettiğimiz umran değerlerini, İslam'ın temel esaslarından almış olup, mimarisini, iktisadi yapısını, sosyolojik yapısını bu esaslar ekseninde imar etmiştir. Kur'an'ın yüklediği misyon "imar ve hilafet kavramlarını" ruhlarında özümsemiş ve varlığını yüzlerce yıl sürdürmüştür. Genom yapısını ihtiva eden öz yani 'İslam' muhteviyatını yitirmemiş, varlığını da hala sürdürüyor olmasını rağmen II. Meşrutiyet ile birlikte başlayan yenilikçi akımlar, 'genom haritamıza uygun yapı taşları ile eşleştirilmemiş olup, ittihatçı ve jön türk gibi isimleri uhdesinde bulunduran zümrelerce 'Cumhuriyet'in ilanı ile birlikte, aleni bir şekilde 'Batıcılık' kavramının gölgesinde kalmış, Mevcudiyeti devam eden İslam milletimizin Genomlarından söküp atılmaya çalışılmıştır. Milletin ruhlarından ve bedenlerinden tam anlamıyla sökülmesi başarılamayan fakat devlet yapısının içerisinde sökülen -İslam- yerini Batı dünyasının kendine özgü inşa etmiş olduğu kavramlarla, mevcudiyetimizi inşa etme yoluna girdik. Laiklik, Avrupa'da çıkış alameti kilise, papaz ikilisinin karşı konulmaz gücünü ortadan kaldırmak adına ortaya çıkardığı bir kavramdı. Avrupa için din yalnızca Hristiyanlıktı. Biz gittik bunu İslam'a uyarladık. Oysa ki İslam dini "Hak ile Batılın ayrıldığı, dinde zorlamanın olamayacağını, herkesin hür iradesi ile camisinde, havrasında, manastırında ibadetini yapabileceği ayetleri ile içinde barındıran hakikatler manzumesidir." Tüm bu açıklamalara ez cümle ile nihayete erdireyim; Peygamberimizin bir sözü var: "Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim." buyuruyor. Bu sözden ahlaki bir kavramın olduğunu biz anlayabiliriz. Lakin bunun eksiklerinin olduğunu da buradan anlayabiliriz. Ayet mealin'de de "onda sizin için güzel örnekler vardır." buyuruyor Allah (c.c.). Bu sözlere baktığımızda insana en iyi örneğin verildiği, ahlaki değerlerin en güzellerinin bir insanda toplandığı gerçeğini bizlere sunuyor. Benim dediğim de bu en güzel olanı biz tekrar alalım. Ki bu en güzel bizim genomlarımız da yüzlerce yıl mevcudiyetini gösterdi. Bunun beraberinde bir örnek de verecek olursak ki gayet açık bir örnek olacak: "Dışarıda şiddetli bir şekilde tipi yağdığını farz edelim. Fakat dışarıya çıkmamız gerekiyor. Dışarıya çıkarken ne yaparız? Her akıllı insan, kışlık botunu, montunu, atkısını giyer onu sıcak tutacak her ne varsa onları giyer ve öyle çıkar. İnsan her zaman imkanı nispetinde en iyisini kendinde ve sevdiklerinde görmek ister. Böyle tabiri caizse kar kış kıyamet gibi bir havada kimse kısa don, gömlek terlikle dışarıya çıkmaz. Lakin istese o iradeyi gösterip çıkabilir. Fakat bunu dışarıdan gören bir insan bu adam ahmak mı? Ben bu adamın imkanlarının da çok olduğunu biliyorum neden bu şekil giyinip çıkmış der. Diğer adamı görende bu ne kadar akıllı bir adam sahip olduğu imkanları nede güzel kullanmış. Hasta olmamak için elinden geleni yapmış. İşte tam bu pencereden olaylara baktığımız da diyorum ki; İslam gibi ahlaki değerlerin en güzel halini bize bir kitapta ve bir insanın hayatında ayan beyan biz insanlara sunulmuş gelin bu imkanlara sahip çıkalım. Bu dünya hayatının zorluklarının karşısına "en güzel elbiselerimizi kuşanıp" da çıkalım. "
Burak okurunun profil resmi
El Cevap 2: Sistemlerin içerisinde biz iyi insanların çıkabileceğini Peygamberlerin hayatlarından biliyoruz. Hz. Muhammed (s.a.v.) diri diri kızların gömüldüğü, putlara tapılan, acıkınca putların yenildiği bir toplulukta dünyaya geldi. Fakat bu denli yapısal bozuklukları uhdesinde bulunduran toplumda Emin lakabıyla anılan bir insan oldu. Ta ki onların putlarına dokunana dek. Biz buradan da anlıyoruz ki, şu bozuk sistemin içinde de iyi insan olabiliriz ama bu gerçeklik bizim bu bozuk sistemi düzeltmemize mani olamaz.
ercanscgn. okurunun profil resmi
Burak
Burak
İfade ettiklerinizin farkında ve ayırdındayız. Ben de örnek vereyim. Hastasınız ve birden fazla tedavi yöntemi var. Önemli olan iyileşmenizse istediğiniz tedavi yöntemini seçebilirsiniz. Her inanç sistemi ya da doktrin daha iyi ve adil bir insan, toplum ve dünya inşası olgusu üzerine temellenir tabii olarak. İnançların ve dünya görüşlerinin taşıyıcılarının uygulama hataları ve yanlış degerlendirmeleri taşıyıcılarının kusurları. Toplum kodlarımızda inancın baskınlığı yadsınamaz ama diğer sistemleri de yararlı olabilecek şekilde neden uyumlu kılıp özümsemeyelim. Amaç iyi ve ahlaklı bir insan olmak ise birçok yol ve yöntem bu uğurda fayda gösteriyorsa bunlardan ne kadar fazlasını almaya bakmalı değil miyiz?
Burak okurunun profil resmi
Hiçbir doktor sizin birden fazla iyileşme yönteminiz vardır diyerek, dilediğinizi seçebilirsiniz demez. Bu örnek bu sebeple hatalıdır. Doktor tetkik eder, kişinin bünyesi neye uygunsa o tedavi yöntemini seçer. Yani her koşulda her zaman en iyisi ve en doğrusu, en güzel yöntem aranır ve uygulamaya koyulur. Cep telefonları dahi birbirinden özellik olarak ayrım gösteriyorken ve bir telefon diğerlerinden çok daha iyi iken ahlaki kavramların birbirinden üstünlük göstermeyeceğini kabul etmek çok hatalı bir görüş olur. Mesela İslam zinaya yaklaşmamayı söyler ve Resul'ün hayatında da zinaya yaklaşmak isteyen bir gençle geçen bir diyalog ile bu olayın çirkinliğini gözler önüne serer; "Der ki genç ey Allah'ın Resulü dayanamıyorum bir kadınla zina edeceğim der, Peygamberimiz ona 'Peki bu işi senin kız kardeşinle yapmak isteseler, sever misin der?" veya Faiz alıp vermeyi tanımlarken "Allah'a ve Resule savaş açmak kadar aşağılık bir davranış olarak gösterir." Böylelikle Müslümanlar bu tip kötü işlerden kaçınmaya çalışır. Şimdi siz bu iki hususun kötülüğüne Resul'ü Ekrem'den ve Kur'an-dan daha güzel cevap getirirseniz, ahlakların birbirine üstünlüğü olmadığı görüşünü kabul edeceğim.
ercanscgn. okurunun profil resmi
Kant'tan bir maksim: " Kendine yapılmasından hoşlanmadığını başkalarına yapma." Zinadan kaçınmak için dini hükümler yanında ahlaklı ve bilinçli bir insan da bunun doğuracağı yozlaşmayı ve iğrençliği idrak edip kaçınabilir. Faiz konusunda da üretmeden paradan para kazanmanın ileride doğuracağı ekonomik sıkıntıları öngörüp onaylayamayabilir. Doktor örneğinde de bir hastalığın farklı tedavi yöntemlerinin olmayacağını ifade etmek! Tamam doktor değiliz de farklı farklı tedavilerin olabileceğini yadsımak! Herhangi bir ahlâkî üstünlük yarıştırmak gayesi değil ifadeler ahlaka ulaşmak mesele; yolu ve yöntemi insana kalmış. İslamiyetten önceki insanların da kendi normları ve gelenekleri vardı ahlaki düzenlemeler için. Bu onları bizden daha az ahlaklı görmeye mi sebep olur? Bizim dinimizin iyi, adil ve ahlâkî düzenlemelerini farklı sistemlerle neden beslemeyelim? Neden her şeyde değer hiyerarşisi yaratma çabasındayız? O değerli, bu da değerli, şu da değerli ise neden uyumlaştıramıyoruz?
Burak okurunun profil resmi
Öncelikle nezaketiniz için teşekkür ediyorum. İçimde kalırdı bunu söylemesem. Bu konuşmadan gerçekten keyif aldım. Cemil Meriç'ten birkaç alıntı ile savunduğum meselenin daha iyi anlaşabileceğini düşünmekteyim: Bir değil bir çok kültürler vardır dünyada; değerce birbirine eşit kültürler. Her büyük kültür tektir ve her alanda kendi dilini konuşur, başka kültürlerin anlayamayacağı bir dil. Cihanşümul bir felsefeden söz edilemez. Bütün büyük kültürlerin, aynı şekilde kabul ettiği, aynı tarzda anladığı, aynı yönde yorumladığı hiçbir inanç veya değer yoktur. Hiçbir kültür bütünüyle iktibas edilemez. Bir kültürün unsurları başka bir kültür için ancak malzeme olarak kullanılabilir. Yaşayan her kültür, yabancı kültürlere kapalıdır. Yalnız kendi kendini anlayabilir, yalnız kendi insanları tarafından anlaşılabilir. (Cemil Meriç) “Kaynaklarından kopan bir intelijensiyanın kaderi, bir mefhum hercümerci içinde boğulmak. Umrandan habersizdik, medeniyete de ısınamadık. İnsanlığın tekamül vetiresini ifade için kendimize layık bir kelime bulduk: Uygarlık. Mazisiz, musıkisiz bir hilkat garibesi." (Cemil Meriç) Kültür ve İrfan mukayesesi: Kültür, çok netametli ve hiçbir zaman berrak bir tarife kavuşturulamamış bir mefhumdur. Fransızca sözlüklerde ve denemelerde “insanı insan yapan bilgilerin bütünü” anlamına gelir. Almanca ve İngilizce’de ağır basan mana: sosyal yaşayıştır. (…) Biz kelimeyi tek bildiğimiz Avrupa dilinden yani Fransızcadan aldık. (…) Bu uğursuz kelime dilimize iki ayrı kaynaktan girmiş: Fransızcadan ve Amerikancadan. Fransızca kültürün Türkçe, aşağı yukarı karşılığı, irfan; Amerikanca kültürün, medeniyet.”42 (Cemil Meriç) “kültür irfana göre katı, fakir ve tek buudlu. İrfan, insanı insan yapan vasıfların bütünü. Yani hem ilim, hem iman hem de edeb. Kültür, Homo Ekonomikus’un kanlı fetihlerini gizlemeye yarayan bir şal. İrfan dini ve dünyevi diye ikiye ayrılmaz. Yani her bütün gibi tecezzi kabul etmez. (…) İrfan Doğu’nun uzun zamandır aşınası olduğu bir idealdir. Batı kültürün vatanıdır; Doğu, irfanın.”45 (Cemil Meriç) Umarım açıklayıcı olmuştur.
ercanscgn. okurunun profil resmi
Burak
Burak
Ben de nezaketiniz ve keyifli diyaloglarınız için teşekkür ederim. Fikir teatisinde bulunduğumuz konular kapsamlı, derinleştirmeye müsait ve çok sayıda alt başlıklar içermesi hasebiyle sınırla bir zamanda ancak bu kadar karşılıklı etkileşim sağlayabilirdik. Iyi akşamlar diliyorum.
Burak okurunun profil resmi
ercanscgn.
ercanscgn.
çok teşekkür ediyorum. İyi akşamlar diliyorum.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.