"Aşk böyledir, yoruma kapalı, yolumuz uzun."
Sayfa 19Kitabı okudu
Şiiler (bidatler)
Sünnîler, onuncu yüzyıldan beri içtihat metinlerinin yoruma kapalı olduklarına inanırlar. Ancak Şiîler, yasaların moderniteye uyarlanması gerektiğini, bunun için içtihadı belirli aralıklarla tekrar gözden geçirmenin görevleri olduğuna inanır.
Sayfa 229 - Maya kitapKitabı okudu
Sanatının kaynağı en derinde ve en saf yerdedir: Garip bir içine kapalı fanteziye kendini tamamen ve hiçbir kayıt koşmadan vermektedir. Bir insanda daha çekici bir şey olmaz, fakat dört yaşından sonra da böyle bir yeteneğe çok nadir rastlanır.
Sayfa 210Kitabı okudu
pek bayağısınız bayım_ iyi bir şey demiş olabilirim?
Bayağılık, Kartezyen şüphe ve Husserlci paranteze alma gibi yöntemsel bir değiştirmedir: Dünyayı, bilincin _ilahi kavrayış dışında_ dışarıdan baktığı kapalı bir sistem olarak kurar. Bu yöntemin diğer iki yöntem karşısındaki üstünlüğü, acı ve gururla yaşanmış olmasındadır. Dolayısıyla Husserl'in aşkın ve evrensel bilincine götürmediği gibi, Stoacıların biçimsel ve soyut düşüncesine de Descartes'ın tözsel cogito'suna da götürmez; onun vardığı yer en yüksek gerilim ve berraklık ölçüsünde bireysel varoluştur.
Sayfa 130Kitabı okudu
insanlığın karanlık saatleri_
"Tarih oldukça yalnız kalır ve tarihin dışında ve üstünde bir yerde duran toplum, bir kere daha en iyi muhafaza edilmiş ilkel toplulukların bize öğrettiği düzenli ve yarı-billur yapının insanlıkla çelişmediğini ortaya koyabilecek duruma gelir. Sosyal antropoloji en üstün gerekçesini bu sözümona ütopyacı görüşte bulacaktır, zira sosyal antropolojinin incelediği hayat ve düşünce biçimleri artık salt tarihsel ve karşılaştırmalı alana kapalı olmaktan çıkacaktır. Bu hayat ve düşünce biçimleri, insanın kalıcı imkanlarına dönüşecektir; işte sosyal antropoloji özellikle insanlığın en karanlık saatlerinde ayakta kalıp bu seyri yerine getirmekle yükümlüdür. "
''...Aşk böyledir, yoruma kapalı, yolumuz uzun.''
Sayfa 19Kitabı okudu
Dünyayı yeniden ele alıp kehanete dönüştürmek için her zaman söze gerek vardır. Aynı biçimde düş gören de kendi özel düşü içinde herkese kapalı durumdadır; bize bilgi vermeye ancak düşünü anlattığı zaman başlar.
Sayfa 27
‘İçtenlik’ üstüne kaynak taradığımızda, bu konudaki araştırmaların kısıtlı sayıda olduğunu görüyoruz. ‘Dürüstlük’ üstüne ise daha fazla araştırma var, yine de çok sayıda değil. Öte yandan ‘ikiyüzlülük’ taraması yaptığımızda, yüzlerce makale çıkıyor. Bu neden böyle? İçtenlik ve dürüstlüğün fazlasıyla öznel, nitel ve deneyimsel olmasıyla ilgili bir
