Onsuz geçen her vaktime sinirleniyordum. Gidemediğim onunda gelemediği saatlere hep öfke doluydum. Sesini duyduğum an bu öfke kaybolup giderdi. Bana bakışlarını gördüğüm an ruhum uçuyormuş gibi hissederdim. Onu dinlemeyi ve izlemeyi çok seviyordum. Bazen çok umursamadığım şeyler anlatsa da onları anlatırken ki mimiklerinde kendimi kaybettiğim için uzun uzun susardım. Açıkcası sesini tek başına duymaktan çok her zaman ona bakarken onu dinlemeyi daha çok sevmişimdir. Onu izlerken zaman veya dünya durmasa da benim için herşey dururdu.