Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

zye

zye
@z_yagmurr
unutmamak için,
8 okur puanı
Ağustos 2023 tarihinde katıldı
194 syf.
·
Puan vermedi
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir MevsimFerit Edgü
8.7/10 · 10,1bin okunma
Reklam
194 syf.
·
Puan vermedi
Küçürek hikâyenin önemli temsilcilerinden Ferit Edgü’nün Hakkari’de Bir Mevsim kitabı... okuduğum en ilginç kitaplardan biriydi. Böyle bir kitabı herkesin seveceğini düşünmüyorum ama sevenlerin de ellerinden bırakabileceğini düşünmüyorum. Farklı bir anlatım tarzı hakim kitapta. Şiirsel bir anlatımla beraber yazarın ara ara hikayenin içine girip okuyucuyla konuşması leziz bir okuma serüveni oluşturdu. Kahramanımız bir deniz kazası geçiriyor ve kendini Hakkari’nin Pir köyünde buluyor. Geçmişiyle ilgili hatırladığı hiçbir şey yok. Annesi, filozof arkadaşı.. sevgilisi.. hatta kendi yüzünü bile hatırlamıyor. Hatırladığı tek şey denizci olduğu ve bu yüksek dağlara denizlerden geldiği. Pir köyüne tamamen yabancı. Yerlilerin ne dillerini bilir, ne yaşayış tarzını. Zaten Pir köyünde yaşayan insanlar da yabancılara pek sıcak bakmazlar. Kahramanımız bu hiç bilmediği yerde kendi dilini küçük çocuklara öğreterek bir mevsim öğretmenlik yapıyor ve onun bir kışına tanık oluyoruz. Eski zamanların Hakkarisi, soğuk, kış, çaresizlik hepsi bu kitapta mevcut.
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir MevsimFerit Edgü · Sel Yayınları · 201710,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
-Ama sonunda kaybeden siz olmuşsunuz. +Kayıp mı? Kaç kişi böylesine sevebilmiştir dünyada? -Ama kucağında bir kucak korla kalan siz olmuşsunuz. +İyi ya, boş değildi kucağım. -Ama yandınız, kül oldunuz. +Ama vardım, kül bunun kanıtıydı.
Sayfa 104Kitabı okudu
Emin olmasam da 'hayat bir iz bırakmaktır' diyebilirim. Mezar taşı bir iz sayılır mı, emin değilim. Razı olan için mezar taşı bir izdir. Ben razı değilim. Gerçi elimden ne gelir?
Reklam
405 syf.
7/10 puan verdi
Baba ve Piç
Bazı romanlar empatinin, olaylara çift mercek ile bakmanın önemini hatırlatıyor. Elif Şafak’ın Baba ve Piç romanında böyle bir romandı. Farklı ırk, farklı dil, farklı ülkeler, farklı düşünceler... İki tarafın da ne hissettiğini, neler düşündüğünü anlatan güzel bir roman. Bir tarafta şimdisini yaşayan, bütün erkeklerin erken yaşta öldüğü, tamamı deli dolu, çatlak kadınlardan oluşan bir Türk ailesi.. Kazancılar.. Diğer yandan geçmişe takılı kalan, çok acı çeken, Türklere kin besleyen Ermeni bir aile... Çakmakçıyan... Bu iki ailenin sırları, yıllar önce hiç farkında olmadan birbirine bağlanmaları... hayatın bir oyunu. Sırların açığa çıkması Çakmakçıyan ailesinin genç torunu Armanuş Çakmakçıyan’ın babannesinin eski evini bulmak için gittiği İstanbulda başlıyor. Elif Şafaktan okuduğum ilk romandı benim. Dili gayet akıcı ve sadeydi. Yer yer beni şoke eden olaylar vardı ve bu olaylar bana çok ters geliyordu ama genel olarak beğendiğim güzel bir roman diyebilirim. Baba ve Piç siyasi ve ideolojik düşünceler yüzünden çok eleştirilen bir roman olmasına karşın Elif Şafak bu romanı ideolojik düşünceler dışında tutulmasını, öyle eleştiri yapılmasını istemiş ve benimde tamamen zevk odaklı okumak daha çok işime geldi bu kitapta. Bence bu yönü ile okursanız daha çok keyif alırsınız. İyi okumalar.
Baba ve Piç
Baba ve PiçElif Şafak · Doğan Kitap · 201715,7bin okunma
268 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Benliğini Arayan Çocuk
"Dediğim gibi istediğim gibi. Dediğin gibi istediğin gibi. Dediğimiz gibi istediğimiz gibi." Sanırım Dibs dünya genelinde hepimizin istediği şeyi istiyordu. Değerli bir insan olduğunu hissetmek için bir fırsat. Zeka geriliği olduğu düşünülen hatta zaman zaman şizofreni bile olabileceğine ihtimal verilen ama aslında sadece yaralı olan, benliğini bulmaya çalışan bir çocuğun öyküsü. Ebeveynler eğer çocuklarının olmasını istemezse ama bunu bile bile yine de dünyaya çocuk getirirlerse ne olur? Çocuk kavramını kabullenemeyen bir anne, kapalı kapılar ardında çocuğunu kitleyen bir baba ve bunların Dibs üzerindeki etkilerine tanık oluyoruz. Oyun terapisiyle günden güne gelişim gösteren Dibs sanıldığının aksine çok zeki ve sevimli bir çocuk. Korku ve mutsuzluk Dibs'e bir duvar ördürmüş. Sosyal gelişimi bu duvar yüzünden ilerleyememiş. Terapi sırasında Bayan A. ile bu duvarı yavaş yavaş nasıl aştıklarını okuyacaksınız. Ben Dibs'den çok şey öğrendim, sizin de öğrenecekleriniz olduğunu düşünüyorum. Özellikle psikolog adaylarına ve ebeveynlere önerimdir.
Benliğini Arayan Çocuk
Benliğini Arayan ÇocukVirginia M. Axline · Panama Yayınları · 20182,905 okunma
210 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaşamak
Kitabı o kadar beğendim, o kadar sevdim ki.. bir günde bitirdim. İçimi dağlayan çok acıklı bir hikaye. Gençken zengin olan Fugui günden güne hayatın yıkıcılığıyla tanışıyor. Koca bir hayatın mutluluklarına, üzüntülerine tanıklık ediyoruz. Paranın kaybı değilde sevdiklerinin kaybı kalbinde öyle bir yük oluşturuyor ki.. kaldıramıyorsun. Okurken büyük bir burukluk hissettim. Yazarın akıcı cümleleri, sade anlatımı da beni kitaba daha çok çekti.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,1bin okunma
"Yavaş kanat çırpan kuş, erken uçmaya başlamalı." derler. İşte ben o yavaş uçan kuştum.
"Uçma zamanı gelince gitmesi gerekirmiş. Kuşlar tutsak yaşayamazlarmış. Ya çocuklar, İnci? Onlar tutsak yaşayabilir mi?"
Reklam
Yöneticiler ne olursa olsun, iyi ya da kötü, kahraman ya da zalim her zaman halklarının bir yansımasıdır.
Monte Cristo Kontu
İnsanın böyle kolayca mutlu olabileceğine inanmıyorum. Mutluluk o büyülü adalarda kapılarını ejderhaların koruduğu saraylara benzer adeta. Ona sahip olmak için mücadele etmek gerekir.
Sayfa 45
156 syf.
·
Puan vermedi
Denizi Yitiren Denizci
Mişima'nın okuduğum ilk kitabıydı. Açıkçası ilk başta alışmakta, kendimi kitaba vermekte zorlandım. Kitabı aşırı beğendiğimi söyleyemeyeceğim ama bana öğrettiği net bir şey oldu. "Her çocuk masum değildir." 13 yaşındaki Noboru ve arkadaşları bu cümlenin en büyük örneği. Küçük yaşta babasını kaybeden Noboru ve annesi kendilerine küçük bir hayat kurmuşken denizcinin hayatlarına girmesiyle dinamikler değişiyor. İlk başta Noboru için kahraman olan bu denizcinin zamanla normal bir adama dönüşünü görüyoruz. Son sayfalarda ne olacak diye endişeyle okudum. Bence kitabın en vurucu kısmı sonuydu.
Denizi Yitiren Denizci
Denizi Yitiren DenizciYukio Mişima · Can Yayınları · 20172,585 okunma
"Sen yabancı olduğunda, insanlar da yabancılaşır."
Sayfa 221Kitabı okudu
352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İmkansızın Şarkısı
Öncelikle Haruki ile ilk karşılaşmam bu kitap ile oldu. Kendisi yalın ve anlaşılır yazdığı için diline alışmam zor olmadı. Kitabın bende bıraktığı duyguları çözümlemeye çalışırken kendimi burada buldum. Kitabı okuyanlar bir adamın ilk aşkına dönüş hikayesi olarak değerlendiriyor ama bence tam olarak öyle değil. Aşkın sevgiye dönüşmesini ele alıyor. Üniversite öğrencisi olan Watanabe'nin duygularını anlama yolculuğu beni derinden etkiledi. Bence çok sahici ve samimi bir karakterdi. Zaten onu bu yüzden çok sevdim. Güçlü olduğunu bilmesi, ölümün hayata bir zıtlık değil parçası olduğunu kabullenmesi beni de kendime getirdi. Sevdiği insanların ölümü onun kalbinde yaralar bıraksa da o güçlü kalmaya çalıştı. En sonunda aşık olduğu kadına döndü. Bence bunu hak ediyordu. Kalbimde Watanabe'ye karşı sıcak bir sevgi hissettim o an ve kitap bittiğinde bir boşluğa düştüm. Bana kalırsa cinsellikten dolayı herkesin hoşlanmayacağı ama sevenin de kitaplığın en güzel köşesine koyacağı bir kitap.
İmkansızın Şarkısı
İmkansızın ŞarkısıHaruki Murakami · Doğan Kitap · 201510,6bin okunma