Kendinden nefret eden insan, hıncını karşısına ilk çıkandan alır.
Bir erkek yaşamında belli bir noktaya gelince her şeyin bittiğini düşünüyor...
Oysa erkek, sarıldığı kızın yaşındadır.
"Allah aşkına, benim burada ne işim var?"
Ve cevap adeta bir kusmuk gibi kaçınılmazlıkla bir kez daha geri geldi: "Başka bir yerde olmama imkan yok da ondan."
Kökler, boğulmak üzere olan insanların canını ve ruhunu kurtarmak için atılan halatlar gibidir; can kurtarırlar.
Eski bir şeyi asla modern bir bağlamda okumayın.
"Ama biz kendiliğinden itaat etmeyiz. Hile yaparız, biz insanlar hilekar yaratıklarız.İçimize şeytan girmiş: Özgür irade."
Miras canının istediği gibi alıp bırakabileceğin bir şey değildir ve karmaşık bir iş olan verasette kesinlik yoktur.
Tesadüfleri yok edebilen dünyaya hakim olur.
Mektuplar ruhları öpücüklerden daha çok kaynaştırır.
"Bazen insanlar ne istediğini bilmez. Neye ihtiyaç duyduklarını anlamazlar."
İlişki ne iyidir ne de kötü. O sadece yaşamın bir sonucudur; çalışmanın, göçün, imparatorlukların ve fetihlerin, kimin elinin kimin cebinde olduğu belli olmadan yaşamanın sonucu...
İnsanlar biriyle ilişkiye girerler ve bu ilişkiden sıyrılmak artık çok zor olur.