"Hikayenin sonunda elmayı prenses yer ve ölür," dedi gözlerimin içine bakarak. "Senin bildiğin gibi prensin dudakları şifa taşımıyor ve zehirlenen prenses uyanmıyor." "Belki de prensesi öldüren zehirli bir elma değildi," dedim ona bakmaya devam ederek. "Elmayı ondan almak için geç kalan prenstir asıl katil."
Sayfa 223Kitabı okudu
Sirkenin faydaları:
Sirke asidi normal dozlarda dahi mikrop öldürücü özelliğe sahiptir. Bu sebeple bazı salgın hastalıklara karşı tıbbi ve ciddi bir tedbir olarak hep tavsiye edilir. Yine bağışıklık sistemini güçlendirerek nezle, grip, boğaz ağrıları gibi enfeksiyonlara yakalanmayı engeller. Sirke sindirimi kolaylaştırır. Hazımsızlığa iyi gelir. İştahı açar. Bu sebeple birçok yemek ve salatalarda tat ve çeşni için kullanılır. Ayrıca bağırsak gazına ve kabızlığa iyi gelir. Sirke mide hararetini giderir. Safrayı keser. Safra rahatsızlıklarına iyi gelir ve safra akıntısını tanzim eder. Kalp ve sinirleri kuvvetlendirmede düzenli olarak elma sirkesi, bal karışımı alınması tavsiye edilir. Yine bu karışım muhtevasında olan A ve diğer vitaminlerle görmeyi keskinleştirir. Sirke kandaki kolesterolü düşürerek kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu rol oynar. İçerdiği doğal asitler ve enzimlerle kanın daha sağlıklı ve ince akmasını sağlar. Elma sirkesi yüksek miktarda kalsiyum, yani kemik ve dişler başta olmak üzere vücudumuzdaki hücrelerin ihtiyaç duyduğu en temel minerallerinden birini ihtiva etmekte- dir. Böylece kemikleri mineral bakımından zenginleştirerek osteoporozu yani kemik erimesi hastalığını önler. Sirkeyle soğuk Su friksiyonları en zararsız ateş düşürücüdür. Başta damarlar, karaciğer, böbrekler olmak üzere vücudu toksinlerden yani atılması gereken zararlı, zehirli atıklardan arındırır.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Oysa zehir şifaydı, plan ise yılan. Ey Ademoğlu! O elma zehirli, hâlâ anlamadın mı?
Domates
Aztekler "tamatl" adını verdikleri bitkiyi yetiştiriyorlardı. Doma­tes, patlıcan ve patatesin de dahil olduğu ve zehirli bitkilerin de bu­lunduğu "Solanaceae" ailesindendir. İspanyolların kıtaya getirdikleri domatese bu nedenle İtalya'da önce "mala insana" (çıldırtıcı elma) adı verildi.
_Biz kimiz? Nereden gelip, nereye gidiyoruz? _Biz insanlar, bir kapının önüne bırakılmış yeni doğan bebekleriz. Sepetlerimize bebeklerin kim olduğuna, nereden geldiğine dair ya da atalarının kimler olduğuna dair bir not da iliştirilmemiş. Bu yetim bebeklerin sicilini öğrenmeyi özlemle bekliyoruz. Pek çok kültür sürekli olarak ebeveynlerimizle
"Seni sevmeyen birisine dokunmak, zehirli olduğunu bildiğin elma gibiydi; elmanın da seni sevmesi şart değildi ama onu yiyemiyordun. Herkes yediği elmayı severken, sen elmayı yemeden sevmeyi öğreniyordun. Ve daha da kötüsü, senin zehirli olduğunu sandığın ve dokunmadığın elmayı, bir gün birisi, karşı da ısırabiliyordu. İşte, buna da sınırlı mutluluk deniyordu."
Reklam
Belki de prensesi öldüren zehirli bir elma değildi, elmayı ondan almak için geç kalan prenstir"
Nasıl da değiştiriyordu insanın hayatındaki her şeyi aşk denen zehirli elma.
Sayfa 338 - EphesusKitabı okudu
Oysa zehir şifaydı, Plan ise yılan, Ey Âdemoğlu! O elma zehirli, Hâlâ anlamadın mı?
Zehirli elma gibi bir kadındı. Parlak, ışıltılı ve davetkar ama iliklerine kadar çürümüş ve kanserli.
Sayfa 28 - DarrowKitabı okudu
Reklam
Ey Ademoğlu, o elma zehirli! Hâlâ mı anlamadın?
Sayfa 184Kitabı okudu
Oysa zehir şifaydi plan ise yılan Ey Ademoğlu! O elma zehirli ,hâlâ anlamadın mı?
Seni sevmeyen birisine dokunmak zehirli olduğunu bildiğin elma gibiydi;elmanın da seni sevmesi şart değildi ama onu yiyemiyordun.
Sayfa 260Kitabı okudu
151 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.