Ramazan'ın on yedinci gecesinde ay, atlastan bir renge bürümüştü Nur dağını. Kuşlar yuvalarından uçmamış gökyüzünden yeryüzüne kurşuni renkli eteğini seren ağır sukineti henüz herhangi bir ses ve hareket bozmamıştı... Ay hareket etmiyor gibiydi, sanki her şey yerine çivi ile çakılmıştı. Hava nur'dan daha Latif yer gökten daha hafifti. Bu eski dünyanın son sabahı, yeni dünyanın ilk fecriydi.