Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Reklam
Hep olumsuzu görmek gibi bir huyum var ama diğer türlüsü bana çok olanaksız geliyor, bir babanın dolu gözlerle yeni doğan evladını bakmasını gördüğümde aklıma vay ne kadar güzel bir baba ve çok karizmatik demek gelmiyor .Aksine her bebek birinin en kıymetlisi olmayı onu dolu gözlerle bekleyen birini üstelik onun için en iyi yanlarını ortaya çıkaracak, onunla tamamlanacak birisini haketmiyor mu ? Kimi bebek evin merkezi herşey ona göre ayarlanıyor onun mutluluğuna göre dizayn ediliyor. Kimi bebek öyle köşede bucakta onca hengamenin arasinda kendi kendine büyüyeni.En çok sevgi göreceği insan evde hor görülen kendini koruyamayan bir anne. Daha bakıma muhtaçken sevgi göreceği kişi için bir şeyler yapmak zorundaymış gibi yapamamanın acısını çekeceği bir çocukluk bekliyor onu . Bütün bu ayrıcalıklar yokmuş gibi birde o evinin kıymetlisi bebek özgüveni yerinde ,kendini seven, en küçük derdinde bütün dikkatleri kendine çeken biri olacakken .Zaten hayata şanssız gelmiş bebek hep kendini yetersiz hissedecek, acısından ölse de yakınacak kimsesi olmadığından nasıl yardım isteyeceğini bilemeyecek, kendini sevmeyi bilmeyecek .Galiba hayatım boyunca şanslı insanlara bir kıyakta ben çekip onları başarılı görmek yerine şanssız olanları bağrıma basmak isteyeceğim. Zg
Wim Mertens
Minimal bestekar deyince, kafamızın üstünde ilk yanan ampul Michael Nyman onu izleyen de Yan Tiersen’dır. Kimin aklına Wim Mertens gelir ki. Bana da, bu adamı yeniden hatırlatan ve içimdekileri hemen dışa vurmam gerek heves rüzgarına koşup, sonra kapıldığım rüzgarla dans ede ede bulutlara yükselmemi sağlayan
thettr
thettr
teşekkür ederim. Bu yazımı da
ZG
Sabah 9 Akşam 6 kitap okuma zorunluluğu olan bir ülke kurulsun... Kitap kapitalizmine razıyız...
ZG
🌸 Iyilik herşeyi kurtarır, herşeyi duzeltir.🌸
Reklam
The most important poetic realization of the myth of Orpheus in the literature of the twentieth century occurs in the work of Rainer Maria Rilke. Rilke's Orpheus bears traces of the archaic shamanistic figure who crosses between the living and the dead. He is also a magician, a wonder-worker in words, transfiguring external reality by sounds. The first of the Sonnets to Orpheus describes his power over nature; the last speaks of his magic (Zauberkmft [Sonnets z.zg}). Rilke himself practices the incantatory power of Orphic song-music in the untranslatable rhythms of Sonnets 1.6. Kundiger boge die Zweige der Weiden wer die Wurzeln der Weiden erfuhr. More knowing would he bend the willows' branches who has experienced the willows' roots.
Sayfa 118 - e-bookKitabı okudu
ZG
Gözlerimiz birer siyah tesbih tanesi gibi Sabırla çekiyordu günleri...
inanmıyorum. tüm öyküsüsü burada, kasete doldurulsa yeridir. youtu.be/K_7mL1mS-Zg
89 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.