O da ne? Deniz fenerine benziyordu ama
beyninin içindeki bir fenerdi, çakıp sönen beyaz parlak bir
ışıktı. Giderek daha seri biçimde çakıyordu. Sanki engin ve
nihayetsiz bir merdivenden yuvarlanıyormuşçasına gümbürtüler duydu uzun bir süre. Dipte bir yerlerde karanlığın
içine düştü. Bu kadarını fark edebildi. Karanlığın içindeydi
artık. Bunu fark ettiği anda da farkındalığı sona erdi.