Yemin ederim, ben bir piyanist ya da aktör filan olsaydım ve bu sersemler de benim olağanüstü biri olduğumu düşünselerdi, bu durumdan nefret ederdim. Beni alkışlamalarını bile istemezdim. İnsanlar hep yanlış şeyleri alkışlıyorlar.
Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
Cesaret yerine, adı olmayan duygularla karşılaşıyorum içimde. Onları da anlatamıyorum sonra. Herkes aynı duyguları taşımaya başlayınca bir gün ad verilecek onlara, diye avutuyorum kendimi, her dilde sözcüklerden evleri olacak.
Çorap teki aradığı bazı akşamlar sayılmazsa, haftalarca toprağın üstüne çıkmadığı oluyordu. Yemek pişirmek yüzünden burnunu tencereden çıkaramadığını size söyleyebilirim.