"Ve yaşama kafa yormayı bir yana bıraktığı için de çok daha mutludur. Hakkında düşünemeyecek kadar yaşamakla meşgul. Benim hatam ise bir kere kitapların kapağını açmış olmak."
“Güç işe girişmek iyi geliyor bana. Ama gene de - açıkça söyleyeyim mi? - korkunç bir din ihtiyacı duyuyorum - onun için de geceleri sokağa çıkıp yıldızları boyamaya gidiyorum, hep de böyle bir resim tasarlıyorum kafamda bir grup canlı arkadaş figürüyle…”
Ama, sevinç ve mutluluk insanı ne kadar da güzel kılıyor! Kalp aşkla nasıl da kaynıyor! İnsan bütün kalbini bir başka kalbe aktarmak istiyor, her şey neşeli olsun, her şey gülsün istiyor. Ve bu sevinç ne kadar bulaşıcı!
Kendim hakkında başka zamanlarda düşündüğüm gibi kötü düşünmeyeceğim. Biliyor musunuz artık ben, belki de, yaşamımda günah veya suç işledim diye sıkılmayacağım, çünkü böyle yaşamın kendisi suç ve günahtır.”
Gök öyle yıldızlıydı, öyle aydınlıktı ki, ona bakınca insan ister istemez kendi kendine soruyordu: Böyle bir göğün altında huysuz ve kaprisli insanlar yaşıyor olabilir mi gerçekten?
"Bakıyorum da, insanları kazanmak için en iyi çare onların sevdiklerini sever görünmek, doğru dediklerine doğru demek, kusurlarını övmek, her yaptıklarını alkışlamak. "