Dr.kitapp

236 syf.
·
Puan vermedi
Romanları ile daha çok bilinen Elif Şafak'ın, deneme kitabı Firarperest. Gazete yazılarından derlenmiş, içinde hayat, kadın,aşk, ihanet ve yine o dönemin olaylarını anlatan tam 64 yazı var. Ağırlıklı olarak kadın ele alınmış diyebilirim. Kitabı okurken onunla aynı düşündüğünüzü göreceksiniz. Aslında yaşanan olaylar o zaman, yani kitabın yazıldığı zamanlar neyse şu anda da böyle. Değişen pek birşey yok ne yazık ki. Sizinle altını çizdiğim birkaç satırı paylaşmak istiyorum. Gerçekten de en çok alıntı paylaştığım kitaplardan biri olabilir. "Kötülük dediğin şey kalptedir; görünüşte, giyinişte değil." "Bir toplum ne kadar feodal ve içine kapanık ise orada insanların-özellikle kadınların hayatı o kadar önemsizleşir." "Zaman" başka, "vakit" başka, "an" başka, "dem" başka, "dehr" başka." Şunu not olarak eklemek isterim ki bu kitabı aldığım dönemde okumayı çok sevemedim. Hatta yarım kalan kitaplarımın arasındaydı. Ama şimdi çok keyif alarak hatta böyle sindire sindire okudum. Belki yaş, belki tecrübe... Siz ne derseniz deyin buna ama bazı kitapların gerçekten zamanı var. Buna inananlardanım. Keyifli okumalar dilerim...
Firarperest
FirarperestElif Şafak · Doğan Kitap · 20185,5bin okunma
Reklam
260 syf.
·
Puan vermedi
Düşündüm, "İçimdeki Kenan Ülkesi" ile ilgili ne yazabilirim diye. Çünkü o kadar duygu yüklü bir kitap ki. Sanki ne yazsam az kalacak ve yeterince bende bıraktığı hisleri sizlere aktaramayacağım. Bu yüzden, kitaptan alıntılar (ki neredeyse tamamını çizdim) bırakıp biraz sizlerin merakına sunacağım. Kitap çok dingin. Okuyunca bir rahatlama hissediyorsunuz. Aynı zamanda isyankar. Ama kabul edilmiş bir isyan ve yenilgi. Tasavvufi yönü çok kuvvetli. Aşkın da ayrılığın da kimden geldiğinin farkında yazar. İnsanın okuyunca Hacer olası geliyor. Öyle naif öyle samimi bir serzeniş... Hadi o zaman birkaç alıntı ile kitabı anlatayım ben size... "Yaşanmamış anların korkusu kalbe düştüğünde, her umut çarelenir." "Üç gün bile yaşayamayacağı dünyada, günahları hariç her şeyi sahipleniyor insan; bir kendini sahiplenemiyor." "İnsan bu ... hep kendine eder. Kimine göre kader, kimine göre keder...." "Aşk esaretti; kadere kelepçeli..." "Vakti gelince oluyor her şey; ne bir an önce ne bir an sonra... Beklemeyi öğreniyorum, sabrın tezgahında..." Keyifli okumalar dilerim...
İçimdeki Kenan Ülkesi
İçimdeki Kenan ÜlkesiYusef Masadow · Karina Yayınevi · 202459 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Modern romancılığın bence en önemli yazarlarından biri Ayfer Tunç. Dilinin zenginliği, kurgusu, akışı, hislerin geçişi... Yani bir kitap okurken zevk alacağınız ne varsa onun kaleminde mevcut. Müthiş bir keyif her kitabı. Ve işte serinin ilk kitabı "Kapak Kızı". Bir dergi kapağında ayın kızı Şebnem'in fotoğrafını gören tren çalışanı Bünyamin, banka denetçisi Ersin ve radyo programcısı Selda'nın bu fotoğrafa bakarak yaptıkları bir iç yolculuk aslında anlatılan. Kar nedeniyle yolda kalan bu trende görevli olan Bünyamin, Ersin ve Selda'nın oturduğu masaya hizmet ederken, onların da bu pozları akıllarından geçirdiğini nereden bilebilirdi? Şebnem'in kapak kızı olma ve bu cesur pozları vermesinde hayatından geçmiş bu kişilerin rolleri var mıydı? Bünyamin'in kendi ile ve eşi cennet ile olan hesaplaşmalarını hayranlıkla okudum. Ersin ve Selda'nın kutsal aile adı altında aslında nasıl çürümüş ve yozlaşmış bir zihniyetin çatısı altında olduklarını da çok net aktarmış bizlere Ayfer Hanım. Şimdi sırada serinin devam kitabı olan Yeşil Peri Gecesi'nde. Çünkü tüm bu olayları Şebnem'in anlatımı ile de dinlemek istiyorum. Okumayanlara şiddetle tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar dilerim...
Kapak Kızı
Kapak KızıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20207,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
480 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Alexander Dumas'ın "Siyah Lale" kitabını okuyup, bu çiçeklere olan hayranlığım bir üst safhaya çıkınca eşim bana bu konuda asıl okumam gereken kitabın "Katre-i Matem" olduğunu söyledi. Ben de uzun zamandır okumak istediğim İskender Pala'nın bu romanını okumaya karar verdim. Gördüm ki lale bir sanat, aşk hatta bir
Katre-i Matem
Katre-i Matemİskender Pala · Kapı Yayınları · 202222,3bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
"İnsandan doğan bir kimsenin insan olması mümkünken, zamanın özlük hamurunu yoğurduğu yılların ardından insan kalabilmesi mümkün degildi." Sizlere aslında fantastik kurgu tarzında yazılmış ama bence özünde çok fazla şey barındıran "Hayallerin Gemisi" kitabı ile geldim bugün. Neden fantastik derseniz; Ayruk isimli bir yerde yaşayan insanları anlatıyor. Bu insanların isimleri doğadan veya varlıklarından geliyordu. Yalnızca "adam" ismi insanlığın tüm vasıflarını taşıyanlara veriliyordu. İşte bu adam kimsenin cesaret edemediği Tanrı'nın Dağına gitmeye karar verdi. Çünkü bir isteği vardı. Kendisine bir gemi verilmesi istedi. Bu gemi ona verildi. Tayfaları ise Adil, Zeki, Hırslı, Hükümdar,Yalnızlık ve Sevgi idi... Kaptan, bir limanda sevgiyi bırakıp ve yalnızlığını alıp gitti. Peki yolculuğun kalanında sevgisiz devam edebilmek mümkün müydü? Kaptan neden sevgiyi bırakıp yalnızlığı yanına almayı tercih etti? Kitabın sonunda ise Mecnun, Tuma ve Nuh'un gemisinden de küçük anektodlar var. Tabi ki bu hikayelerin de oturduğu ortak nokta aşk. Çok güzel detaylar vurgulanmış bu bölümlerde de. Altını bol bol çizeceğiniz, fantastik bir alemde ama sanki iç sesiniz ile konuştuğunuz bu hikayeyi beğeneceğinize eminim. Keyifli okumalar dilerim...
Hayallerin Gemisi
Hayallerin GemisiÇağrıl Taştan · Karina Yayınevi · 07 okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bence kadınlar için yazılmış bugüne kadar okuduğum en iyi kitaplardan biri "Kendine Ait Bir Oda". 1928 yılında kaleme alınmış olmasına rağmen, tüm ataerkil zihniyeti sorgulayan, onlara karşı çıkan, hala geçerliliğini koruyan bir manifesto. "Kadınlar ve Kurgusal Yazın" hakkında Woolf'un üniversitelerde yaptığı konuşmaların derlemesi olan bu kitap bence feminist düşünceyi de net bir şekilde temsil ediyor. Kitapta kadınların neden üretemediği ve neden erkekler kadar başarılı olamadığı bir isyan olarak dile getirilmiş. Kadına toplumda verilen roller nedeniyle, sürekli cesaretinin kırılması sebebiyle içine düştüğü girdap anlatılmış. Bir kadının en azından kendine ait bir odası olsa, en azından bir saat olsun bu odada çalışma şansı olsa belki de çok başarılı olabilecektir yazara göre. Woolf'un bakış açısı zamana meydan okuyan ve gerçekten alkışlanacak türden. Bahsettiğimiz yıllarda ve şartlarda bunu savunmak ve hatta farkına varmak ise büyük başarı. Bu kitap her zaman baş ucumda olacak ve tüm hemcinslerime özellikle tavsiye edeceğim. Keyifli okumalar dilerim...
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Bilgi Yayınevi · 201938,2bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Hollanda'nın laleleri ne meşhurdur bilirsiniz. ⚘Bu yüzden hikayenin burada geçmesi çok doğal. Fakat Hollanda halkının çiçeklere ve özellikle lalere tutku derecesinde bağlı olduklarını hatta saygıda kusur etmediklerini bilmiyordum. Doğaya olan saygıları doğrusu takdir edilesi. Johan de Witt ve kardeşi Cornelis'in önce mahkum ve sonrasında idam edilişi ile başlıyor hikaye. Bir başbakanın idamı haliyle ülkede bazı krizlere neden oluyor. Fakat Cornelis idam edilmeden önce içinde siyasi yazışma bulunan bir zarfı, vaftiz oğlu Baerle'ye bırakmıştır. Sırf bu sebepten dolayı müebbet hapse mahkum edilen Baerle aslında genç bir doktor olmasının yanında ünlü bir lale üreticisidir. Bu sırada ise Çiçek Üreticileri Derneği ilk siyah laleyi üreten kişiye ödül vereceğini söyler. Baerle zaten bunun için çalışırken hapishaneye düştüğü için çok üzülür. Fakat gardiyanın kızı Rosa ile tanışır ve aralarındaki aşk her geçen gün daha da ilerler. Peki yaralanırken yanına siyah lalenin tohumlarını da alan Baerle bu hayaline kavuşacak mı? Kendisini ihbar eden ve "kıskanç" olarak anlatılan komşusu siyah lalenin formülüne ulaşacak mı? Ve tabi ki Rosa ve Baerle kavuşacak mı? Kitabın ilk sayfaları biraz karmaşık. Fakat sonrasında elimden bırakamadım desem abartmış olmam. Şahane bir hikaye ve muhteşem bir üslup. Çok severek okudum bu kitabı. Hatta uzun zamandır Hasan Ali Yücel klasiklerinden bu kadar keyif alarak bir okuma yapmamıştım. Yürekten tavsiyedir. Keyifli okumalar dilerim...
Siyah Lale
Siyah LaleAlexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,1bin okunma
92 syf.
·
Puan vermedi
Masallarla büyümüş ve herşeye inat yine masallarla çocuk yetiştirmeye çalışan bir anne olarak, içeriği bizleri doyuran kitaplar bulmak her geçen gün zorlaşıyor. Bir kitapta önemsediğim en önemli şey verdiği mesaj. Evet bir hikayeyi okuduğunda çocuğun ondan çıkaracağı dersler nelerdir ve hayatına ne katabilirsiniz bu önemli. İşte "Akıllı Masallar 2" bu anlamada beni her açıdan tatmin etti diyebilirim. 7 masaldan oluşuyor kitabımız. "Bahçıvan ve Oğlu" masalında iftiranın ne kadar kötü olduğunu, "Çam Kozalağı" masalında bir tohumun yolculuğunu, "Duvar Saati" masalında planlama ve zaman yönetiminin önemini, "Mustafa'nın Dişleri" masalında diş sağlığının önemini, "Mutsuz Adam" masalında mutluluğun kaynağını, "Kevser Hanımın Pişmanlığı" masalında önyargının neye mal olabileceğini, "Zamanda Yolculuk" masalında ise insanlığın hangi dönemlerde neler yaşadığını okuyoruz. Anlatım tam çocukların anlayabileceği gibi, güzel,keyifli ve eğlenceli. Anlatılmak istenenler uzatılmadan yerli yerinde çocuklara ulaşıyor. Ben de çocuklarımla okurken  müthiş keyif aldım. Yürekten tavsiyedir. Keyifli okumalar dilerim...
Akıllı Masallar - 2
Akıllı Masallar - 2Hilal Ersan · İkinci Adam Yayınları · 20237 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Bir kitap düşünün ki her yıl iple çekiyorsunuz. Her yıl biraz daha büyüyerek sizlerle buluşuyor. Evet 24 Kadın 24 Öykü bu yıl yine biz kadınları yalnız bırakmadı, tam da Mart ayında bizlerle buluştu. Kadınların edebiyatta da güçlü olduklarını göstermek üzere hazırlanan bu kitap aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi. Edebiyat dünyasında kadınların varlığını veya iyi olduklarını kabul etmeyen herkese bir ders bu öyküler. Evet bu alanda da varız ve başarılıyız. Sanırım artık dördüncü kitap ile bu da ispatlanmış oluyor. Her öykü kitabının da bir teması var aslında. Bu yıl da hikayenin ana noktası doğa. Anadolu'nun her bir köşesinde geziyorsunuz her öykü ile. Kimi zaman bir deniz kenarında, kimi zaman bir ormanda,kimi zaman bir ayrılığın acısını, kimi zaman ise farkına varılan gerçekleri anlatmışlar bizlere. Her biri akılda kalıcı, kısa ama çok etkileyici hikayeler. Kitabın kapağına olduğu gibi biz kadınlar her birimiz farklı renkleriz ve doğada bir rengin eksikliği bile hissedilir. Bu yüzden renklerimizi kimse soldurmasın umuyorum. Bir sonraki yılın kitabını da şimdiden sabırsızlıkla bekliyorum. Keyifli okumalar dilerim...
24 Kadın 24 Öykü
24 Kadın 24 ÖyküKolektif · Artshop Yayıncılık · 202412 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Her türlü hırsızlık duyduk, biliyoruz. Fakat hikaye hırsızlığı duymamıştık. Düşünsenize birisi sizin hayallerinizi,hikayenizi çalıyor ve kendisinin gibi de yayıyor. Olur mu? Olur valla, artık şaşırmıyoruz. Şimdi gelelim kitabımıza. Bir kere referans çok kuvvetli; Stephen King. İster istemez de bir beklenti ile başlıyorsunuz okumaya. Ve bence
Hikaye Hırsızı
Hikaye HırsızıJean Hanff Korelitz · Altın Kitaplar · 2024328 okunma
Reklam
250 syf.
·
Puan vermedi
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Hangimiz zamanda yolculuk yapmak istemez ki? Düşünün ki 70'li 80'li yıllara geri dönmüşüz. Ne keyifli olurdu. Peki, Can ve arkadaşları gibi anne babalarımızın çocukluğuna geri dönecek olsak? En çok ne bizi şaşırtır ya da en çok ne bizi üzerdi? Can, diğer tüm çocuklar gibi anne ve babası ile daha fazla zaman geçirmek isteyen bir çocuktur. Fakat anne ve babası iş yoğunluğu nedeniyle bu vakti ona yeterince ayıramıyorlar. Bu sebeple onlara kızgın olan Can bir gün arkadaşları ile zaman makinesinde bulur kendini. Üstelik de anne ve babası çocukken onları görür. Peki bu yolculuk Can'ın hangi fikirlerini değiştirecektir? Bu yolculukla beraber Can ve arkadaşları hangi değerleri öğrenecekler? Özellikle çalışan anne babaların çocuklarına bazı zorunlulukları açıklayabilmek için bence faydalanacakları bu kitabı, biz de keyifle okuduk. Keyifli okumalar dilerim..
Can ve Arkadaşlarının Zaman Makinesi Macerası
Can ve Arkadaşlarının Zaman Makinesi MacerasıTuğba Güner · Pembe Fil Yayınevi · 202418 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hemen şöyle başlayalım; bu kitap bir kişisel gelişim kitabı değil. Son derece kapsamlı bir araştırmanın bizler için sunulmuş hali. Psikoloji sevin sevmeyin, etrafınızda karşılaştığınız kişilik özelliklerini analiz etmeniz için bulunmaz bir kaynak. Günlük hayatta bazen "sen psikopat mısın?", "Ne kadar narsis bir kişiliğin var."diye konuşuruz. Peki bu sözcüklerin gerçekten ne ifade ettiğini biliyor muyuz? Kitapta narsis, makyavelist ve psikopatın detaylı incelemesini okuyoruz. Ama en önemlisi ve en tehlikeli olanı ise karanlık empat. Yani bu üçünün de bir arada bulunduğu kişilik özellikleri. Düşününce bile korktunuz değil mi? Aslında kitapta sıralanan özelliklerini okuyunca hem çok şaşıracak hem de daha çok korkacaksınız. Narsislerin bu karanlık üçlünün en masumlarından olduğunu biliyor muydunuz? Sosyal bukalemunlar da denilen makyavelistlerin bir ilişkiden tek beklentisinin istediklerini almak olduğunu biliyor muydunuz? Yüksek psikopatinin CEO'lar, cerrahlar, avukatlar gibi aslında kariyer mesleklerinde daha fazla görüldüğünü biliyor muydunuz? Kişilik özelliklerinin tam oturması için Büyük İskender'den, Dorian Gray'e kadar incelemeler somutlaştırılmış. Ne hikayeler var inanamazsınız. Okurken her bir yerinde "ben bu açıdan bakmamıştım" diyeceksiniz.Kısacası ben okurken çok çok beğendim ve hemen etrafımdaki benzer kişilik özellikleri gösteren kişileri analiz etmeye başladım. Yürekten tavsiyedir. Keyifli okumalar dilerim...
Karanlık Empat: Narsist- Psikopat - Makyavelist - Kendi Kendine Terapi Serisi
Karanlık Empat: Narsist- Psikopat - Makyavelist - Kendi Kendine Terapi SerisiHicran Tülüce · Destek Yayınları · 202340 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Canım
Merve
Merve
sadece bookstagram değil aynı zamanda da bildiğiniz üzere yazmaya da meraklı. Özlem hanımın eğitimlerinden faydalanıyor ve bize de bu aşkını aşılamaya çalışıyor. "Yazmak İçin Yazmak Gerek" kitabı ise sadece yazar olmak isteyenlere değil bizler gibi sıkı okurlara da hitap eden içinde şahane bilgilerin olduğu bir kitap. Öncelikle yazar olmak isteyen veya hali hazırda birşeyler karalamaya başlayan arkadaşlarımız için şiddetle öneriyorum. Tam bir yol haritası niteliğindeki kitapta; bir kitap yazmanın incelikleri tüm detaylarıyla anlatılmış. Planlar, örnekler, pratikler şahane. Üstelik de en önemlisi cesaretlendirici. Benim bile aklımdan geçti acaba yazabilir miyim diye. Ama özellikle bu işle ilgilenenlerin kendilerini değerlendirebilecekleri, hatalarını farkedebilecekleri, kendilerini bir adım daha öne çıkarabilecekleri bir kaynak bu kitap. Şimdi demeyin sakın ben yazmak istemiyorum sadece okurum, niye bu kitabı okuyayım? İşte burada yanılıyorsunuz. Çünkü bu kitapla beraber elinize gelen bir kitabın yolculuğunu anlıyor ve kitabı değerlendirirken nelere dikkat etmeniz gerektiğini görüyorsunuz. Nasıl mı? Mesela bazı kitapları okuyup bu kitapta birşey eksik ama ne, bulamıyorum, birşeyler oturmamış diye düşünmüşsünüzdür. İşte o eksik şeyin ne olduğunu buradaki bilgiler sonucunda bulabiliyorsunuz. Artık incelemelerimi yaparken faydalanacağım şahane bilgiler edindim. Bazı yazarlarla kitapları hakkında sohbet ederken kitaptan öğrendiğim ve eksik ya da güçlü bulduğum noktaları dile getirmem daha kolay olacak. Keyifli okumalar dilerim...
Yazmak İçin Yazmak Gerek
Yazmak İçin Yazmak GerekÖzlem Abut Otluoğlu · İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202311 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
Siz hiç müziğe yazılmış şiirler okudunuz mu? Evet evet yanlış duymadınız yazarımız müzik için hazırlamış bu şiirleri. Aslında müziğe derken, müzikle bizlere aktarılmış dizeler okuyacaksınız. Şiir kitabı da demek ne kadar doğru bilemiyorum çünkü bir nevi deneme tarzında hazırlanmış. Yazarın duygu ve düşüncelerini samimi bir şekilde kimi yerde düz yazı şeklinde kimi yerde ise şiir şeklinde bize aktardığını görüyoruz bu kitapta. Üç bölumden oluşan kitapta ilk bölüm her hayatta olduğu gibi "Giriş". Baharla birlikte girilen bir girişten sonra sorgulama kısmı olan "Neden" ve son olarak hep gözden kaçan "Şimdi" bölümünü okuyoruz. Her bir şiir için özel olarak düşünülmüş ayrı ayrı şarkılar ve yine yazarı etkileyen yazardan ve kitaplardan alıntılar mevcut bölümlerde. Hadi siz de bir şarkı açın ve elinize bu kitabı alarak farklı yolculuklara çıkmaya hazır olun. Sizlere de bir yol haritası olması için küçük iki alıntı bırakıyorum; "Görmeni engelleyen duvarların var. Bu duvarları ben örerken yanında değildim. Üzgünüm, yıkamam. Gücüm, sadece ufacık bir delik açmaya yeter Ama emin ol yaklaşırsan oradan tüm dünyamı görebilirsin..." "Gidecek bir yeri kalmadığında aslında herkes çaresizdir." Keyifli okumalar dilerim...
Musıcablog
MusıcablogRune · Dorlion Yayınları · 20236 okunma
324 syf.
·
Puan vermedi
Sarmago okumak çok zor. Uzun ve bitmeyen cümleler ki bazen bir sayfayı buluyor, noktalama işaretlerinin olmayışı, konuşma çizgisi, karakter isimleri vs. hiçbirinin olmadığı bir okuma yapmak insanı yoruyor gerçekten. Bu bitirdiğim ikinci kitabı ve kendimi bu okuma sonrası da savaştan çıkmış kadar yorgun hissediyorum. Peki neden okuyorsunuz
Görmek
GörmekJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınları · 202218,1bin okunma
403 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.