Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kerim Birkan Demirel

Veledin hakkı yoktur ki, pederine karşı hak dâvâ etsin. Pederini haksız görse de, ona isyan edemez. Demek pederine isyan eden ve onu rencide eden, insan bozması bir canavardır.
Reklam
İ'lem eyyühe'l-aziz! Acz, nidanın madenidir. İhtiyaç, duanın menbaıdır. Feyâ Rabbî yâ Hâlıkî yâ Mâlikî! Seni çağırmakta hüccetim hâcetimdir. Sana yaptığım dualarda uddetim fâkatimdir. Vesilem fıkdan-ı hile ve fakrımdır. Hazinem aczimdir. Re'sü'l-malım, emellerimdir. Şefîim, Habibin aleyhissalâtü vesselâm ve rahmetindir. Affeyle, mağfiret eyle ve merhamet eyle yâ Allah yâ Rahman yâ Rahîm, âmin!
...deme: "Ben de herkes gibiyim." Çünkü; herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır. Küçük Sözler

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
105﴿ Ey iman edenler! Siz kendi sorumluluklarınıza dikkat edin. Siz doğru gittiğiniz takdirde yanlış yola sapanlar size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah’adır ve yapmakta olduğunuz her şeyi o zaman Allah size bildirecektir. Maide
İnsanlık tarihi boyunca hiçbir zaman dikkatimiz bu kadar çok şey arasında dağılmamıştı
Reklam
Boşlukları umursayın. Market sırasında, kahveciye giderken ya da tuvaletteyken telefonunuzda dolaşma is- teğinize direnin. Bu küçük araları, ne yaptığınızı izlemek, yeniden şarj olmak, işinize ve hayatınıza alternatif yaklaşımlar geliştirmek için kullanın. Bu anlar, düşün- meden telefonda zaman öldürmeye değmez. Bunu yap- mak, programınızda değerli bir boşluğu yok eder.
Allah Resûlü'nün diğerkamlığa (altruism)552 verdiği öne- mi belirten sözlerini nakleden Enes b. Malik (R.A.) diyor ki: "Resûlullah şöyle buyurdu: "Hiçbiriniz kendisi için arzu etti- ğini kardeşi için de istemedikçe (kâmil bir şekilde) îmân et- miş sayılmaz. Bu konuda, Fromm'un görüşleri ile bu hadîsin anlamı ara- sında bir
Namazın İslâmdaki önemli yerinin nereden kaynaklandığı konusunda ise, şunlar söylenebilir: Diğer ibadetlere göre namaz, daha devamlı, daha sık tekrarlanan (periyodik), sos- yal statüsü ne olursa olsun herkesin yapabileceği ve şahsiye- tin gelişmesi ve olgunlaşmasında daha müessir bir ibâdettir. Namaz, Allah'la devamlı bir irtibat sağlayarak kişinin sorumluluk duygusunu geliştirir, şuur seviyesini yükselterek vicda- nın oluşmasına yardım eder. Bu sebeple şahsiyetin bütünleşmesinde diğer ibâdetlerden daha fazla fonksiyona sahiptir.
"Bir sefer esnasında idi ki, Resûlullah halkın toplandığını ve birini güneşten gölgelediğini gördüğünde sordu: "Bu adamın zoru nedir?" Asháp: "Oruçludur, yâ Resûlullah!" dediler. Allah Resûlü: "Seferde (böyle meşakkatle) oruç tutmak (fazîletli) ibadetlerden değildir," buyurdu." Buhari,Savm,36
İslâmi anlayışa göre umûmî hayattan kopuk; belli sınırlar içine alınmış bir dinî hayat söz konusu değildir. Bütün yön- leriyle hayat, iç içe bir bütünlük arz eder. İslâm kişilere âhiret mutluluğu vaat eder; bununla beraber dünya mutluluğundan da uzaklaştırmaz. 321 Hatta dünya hayatı âhiretten önce olduğu için Müslüman kişi İslâm'ın gereklerine uyarak önce dünya- da mutlu olur. Bu yüzden Resûlullah, dinî hayatın zevkleriy- le, sıkıntılarıyla bir ölçü içerisinde olmasını istiyordu. Çekil- mez, yaşanması insan tahammülünü aşan durumları ibâdet gâyesiyle bile olsa hoş görmüyordu. Bu sebepledir ki, "Allah, hiçbir nefse gücünün üstünde teklif yüklemez... Güç yetire- meyeceğimiz yükleri bize yükleme Allah'ım!"322 âyetinin ışı- ğında Müslümanları îtidale yöneltiyordu.
Reklam
Sağlıklı bir din eğitimi için itidâlin önemini görmezlikten gelemeyiz. Aksi takdirde din eğitimi, kişilerin kendi mizaç ve istidatları istikametinde ya ifrata giderek marazi bir din- dar tipinin yahut tefrite düşerek dinî yaşayışı zayıf bir kişiliğin doğmasına yarayacaktır.
Bil ki, sebepler tasarruf-u kudretin bir perdesidir. Çünkü izzet ve azamet, sebepler perdesini iktiza ediyorlar. Lâkin tasarruf eden ve iş gören kudret-i samedaniyedir. Çünkü tevhid ile celal, böyle isterler.
Eğer Sultan Abdülhamid, Bediüzza man'ın Medresetüzzehra projesinde yer alan dini ilimler ile yeni bilimlerin birbirleriyle "mezc ve dere"ine dayalı te lifine itibar edebilseydi mekteplerin doğurduğu bu olum- suz sonuçların manevi sorumluluğundan belki bir derece kurtulabilirdi.
Hamidiyen Osmanlı modernleşmesinin neden biyo lojik materyalizme teslim olduğunu ve onun yaygınlaşma aracı ha line geldiğini de bize açıklamaktadır. İkinci Abdülhamid'in İslam'ı politik bir araç olarak benimsediğini, Halifeliğin de ittihad-ı İslam politikasına esas teşkil eden unsur olduğunu görüyoruz. Abdülha- mid'in bu siyaseti
Devrim sonrası İran sinemasının anlatım gücünün arkasın- da geçmişin en uzak köşelerine uzanabilme ve oradan aldıklarını yeni bir ruhla günümüzde inşa etme gücü vardır. Oysa Kemalist Cumhuriyet alfabe değişikliğini gerçekleştirerek ve Osmanlı'yı kendi ötekisi yaparak unutmayı ulus inşasının en önemli lokasyo- nu olarak kullanmıştır. Bu unutmanın/unutturmanın sonucunda bugünkü kuşak için medrese adı daha çok "geriliği" çağrıştırmaktadır. Cumhuriyet, kendisiyle başlayan bir hafızasızlaştırma üzerine Burulmuştur. Oysa medrese, Batılı üniversitelerin modellediği bir egitim kurumudur. Tarihi olarak baktığımızda Üniversiteler, med reselerden sonra ortaya çıkan kurumlardır
1.712 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.