Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Damla YILDIRIM

Bir Kinyas ve Kayra Öyküsü
Meğer cinayet işlemeyi ne kadar büyütmüşüz gözümüzde. Binlerce insan binlerce savaşta binlerce insan öldürüp ailelerine dönmedi mi? Hangi katliamcı, hangi soykırımcı evine kadar gelip de kapısından döndü? Aralarında mahkemelere çıkarılıp yargılananlar oldu. Ama onlar bile yakalandıkları için utandılar, öldürdükleri için değil. Zaman içinde biz de bunların farkına vardık tabii. Hatta geçmişte bize öğretilen o bilginin doğru olduğunu bile anladık. İnsan hayatı gerçekten kutsal! Yaknız eksik öğretmişler. Sadece hayatta kalanların hayatı kutsal!
Sayfa 174 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Mader
haksızlık hepsi haksızlık biliyorum zira bilmek yetmiyor maderim demem seni incittiği halde beni eritip - eritip bitiren biraz siyah biraz da beyaz bir fotoğrafın aslında sadece bir fotoğraf olduğunu bilmek yetmiyor yetseydi eğer bunu bilmek bir gülü koklar gibi koklamaz bir sırrı saklar gibi saklamazdık
Sayfa 58 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Heba
gideceksin gidişinde nur topu gibi bir yara
Sayfa 44 - Everest YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Temyiz
sadece kendine ve annesine bölünürmüş arazi zamanlarda çoğalırmış her asal yara anlamadım bunu açıkla aç bunu biraz bağışla
Sayfa 36 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Kimsesizliğin bir anlamı da bizzat kimse olmamak. Hem kimsen yok hem de sen kimse değilsin. Büyük özgürlük.
Sayfa 54 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir çocuğu bir şehre sevdirmek, bir şehri bir çocuğa sevdirmekten neden daha zor?
Sayfa 43 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Şu üzerine sırtüstü uzandığımız koca koca taşlar var ya," diyor Efsun Abla, "hep köleler taşımış bunları buraya. Bütün eski şehirlerin surlarını köleler yapmış. Sırtlarında kırbaç izleri, ayak tabanlarında, ellerinde yaralar. At gibi vururlarmış sakatlanan köleleri. Kölelerin kalbi inşa ettikleri şehre hep derin bir nefretle dolarmış. O yüzden bu dünyada mutlu şehir yoktur Musa."
Sayfa 35 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir gün gelecek, "Şehir gibi bakıyorsun bana Efsun Abla," diyeceğim ona. "Beni tehdit mi ediyorsun, çok mu seviyorsun, anlaşılmıyor."
Sayfa 27 - Can YayınlarıKitabı okudu
Şiiri sadece yazılır bir şey sanıyor Efsun Abla. Yaşanabileceğinden habersiz. Oysa kendisi bir şiirin içinde yaşıyor. Ama umurunda değil. Ne yaşadığı şey ne de kim olduğu. Kimse de onu umursamasın istiyor. Şimdiki zamanın insanı. Ne geçmişle bağ kuruyor ne gelecekle. "Kimsin?" desen, "Benim!" der o kadar. Hangimiz "Kimsin?" dendiğinde sadece "Benim!" diyebiliriz?
Sayfa 18 - Can YayınlarıKitabı okudu
Benim aklımda olanlar ve olmayanlar, onların aklında olacaklar ve olmamışlar. Ben hep şimdiki zamandayım, onlar hep gelecek zamanda. Bu mudur hayat Efsun Abla?
Sayfa 9 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Âzer ile Yadigâr
"Her șeyin bir yüreği vardır. Dağın, tașın, ırmağın. İș onu bulmaktadır."
Sayfa 29 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Âzer ile Yadigâr
Her yürek ses veren bir uçurumdur zaten. Belki kendi yüreğine dayanır kulağın. Duyarsan eğer, sahiden duyarsan, bundan sonra daha iyi olursun. Kendi hayatına ermiș olursun. Lakin herkes kendi uçurumunu yüreğinde tașır kızım.
Sayfa 17 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Gül Toplamak
Anladım bir kadına düşerse ışık nehirlere fısıldayandan, gecenin koynundan gül toplar, başka bir şey gelmez elinden.
Sayfa 45 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Nehir Manzarası
Değil mi ki, bir yere kilitlenmiş Bir küçük iyiliktir aşk, Değil mi ki, billurdan bir yalan dünya Bırak ersin o tamama
Sayfa 35 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Poplin Yıllar
Ben bu geçitte, susan bu cümlelerde ne arıyorum? Ahşabın eti boşalıyor içimden, duyuyorum.
Sayfa 17 - Metis YayınlarıKitabı okudu
165 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.