Başıma güzel bir şapka takıcam
Lirlonfa malurette
Tahta bir pabucu ayaklarına
Lirlonfa maluré
Tahta bir pabucu ayaklarına
Maluré
Ama kral kızıyor
Lirlonfa malurette
Ve yemin ediyor tacı üstüne
Lirlonfa malurette
Beni dans ettireceğine
Lirlonfa malurette
Dar ağacının tepesinde
Lirlonfa maluré
" Ya bağışlansaydım? Bağışlanmak mı? Kim tarafından? Hangi gerekçeyle ve nasıl? Beni bağışlamak mümkün değil. Her zamanki gibi: Örnek olsun! diyecekler."
Kitapta ilk olarak ön söz çok uzundu ve okumak biraz sıkıyor. Ön sözden sonra bir oyun konulmuş ve oyunda kitaba karşı bakış açıları yer alıyor. Asıl kitaba gelirsek bir mahkûmun altı hafta sonra idamına karar verilmesiyle mahkûmun o zaman diliminde yaşadığı ruhsal bunalımları kaleme almaya karar veriyor ve idam gününe kadar yazıyor. Kitapta mahkûmun suçundan hiç bahsedilmemiş ve ismide yer almıyor.
İnsan üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurta yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Gene de tüm hayvanların efendisidir.
Yalnızca borçların ödenmesi için,
Düzeltilmesi gerekenlerin düzeltilmesi için.
Boyanmış bir gül kadar
Kırmızı kan için
Her insan bilir ki
Ne ekerse onu biçecektir
" Tesadüf seni karşıma cıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yasayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim de bir ruhum olduğunu öğrettin. "
Sherlock Holmes'un diğer kitapları gibi bu da çok güzel. Okuyucuyu hem düşündürüyor hem de merak ettiriyor. Polisiye tarzı seven kişiler kesinlikle okumalılar Sherlock Holmes'dan
Açıkçası kitaba başlarken çok fazla bir beklentiye girmiştim ama öyle olmadı ilk üç bölüm çok karışıktı dördüncü bölümde olaylar tam anlamıyla yerine oturuyor daha sonraki bölümlerin akışı güzeldi ama sonu çok saçma bitti bı sonuca bağlanmadı yani çok tavsiye edebileceğim bı kitap değil maalesef konusuna gelecek olursak 18 yaşında üniversiteye hazırlanan bir genç kızın yaptığı hata ve sonuçları denebilir...