Çiçek… öyle ayrısın ki sen bende. Seriden bi 03ü ve ikizini konu alan 02yi okudum henüz. Açıkçası bazen elimde olmadan gerçekten Dolunay’a bende sinirlenebiliyorum çünkü Çiçek’in hep yaptığı şeyleri zengin kızımız İçin çok yeni… Aslında Dolunay’da harika biri ve gerçekten ikizine yardım etmeye çalışıyor ama bazı sonlar tükenmezle yazılır, daksil silse kağıt silmez.
Çiçek’i çoğu kişi başta sevmiyormuş ama ben Çiçek’i ilk gördüğüm “zaten tanıyormuş gibi hissettim” belki hala uyuz olanlar vardır ama bana kalırsa benim gözümde “acı çeken/travması olan karakterler” ikiye ayrılıyor.
Birincisi; bazı kötü şeyler yaşamış ama çoğu zaman kitle tarafından abartılmış biri ve her ama her yaptığını travmasına bağlayan, işine gelince güçlü olan.
İkincisi ise yine kötü şeyler yaşamış ve -muhtemelen- kendine saldırgan umursamaz belki biraz daha dış dünyaya karşı merhametsiz bir savunma mekanizması olan karakter. Genelde de hep bunlar sevilmez ama bana kalırsa bu karakterin derinliğini ve gerçekçiliğini koruyor.
Yine konudan konuya atlamışım…..