Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Oktay Türkoğlu

Oktay Türkoğlu
@GidiklananOzne
YL
İSTANBUL
26 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Bana üreme organını gösterdi; Tanrı beni bağışlasın, içine girdim ve kendimi çok güzel bir mağarada buldum.
Sayfa 594 - CANKitabı okudu
Reklam
736 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco
8.4/10 · 12,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Oktay Türkoğlu tekrar paylaştı.
Hayatın bir dizi mutlu öğle sonrasından oluşmasından başka bir beklentim olmazdı.
Reklam
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk Edebiyatına etkisi
Kitap, küçük Marcel'in hatıralarının aktarıldığı ilk ve en uzun bölümünün ilk sayfalarından başlayarak bana aşina olduğum bir yazarı anımsattı. O da Çamlıca'daki Eniştemiz, Fahim Bey ve Biz gibi romanların yazarı Abdülhak Şinasi Hisar. Ben Hisar'ı, Proust'tan daha önce okudum. Proust'tan etkilendiği hemen her eleştirmenin dile getirdiği bir realite. Bununla birlikte konuları ele alma biçiminden üslubuna değin bu kadar örtüşmesini beklemiyordum doğrusu. İkisinin de, herkesin dile getirdiği ''hafıza, hatıra, bellek, Bergsoncu zaman'' gibi kavramlar etrafında dönen temel meseleleri bu üslup etkileşiminin* en bariz göstergesi. Bununla birlikte Proust yalnız Hisar'a değil, Yakup Kadri'ye (onun da bir Swann'ların ''Semti'' çevirisinin olduğunu hatırlatalım) ve A. H. Tanpınar'ı da etkisi altında bıraktığını söylemek icap eder. Bu anlamda şiirimize Baudelaire, Mallarme ve Rimbaud gibi sembolistlerin etkisi kadar romanımıza da Proust'un etki ettiğini söylesek çok yanılmış olmayız zannımca. *etkileşim ifadesini Pierre Bayard'ın ''Önceden İntihal'' kitabından esinle kullanıyorum. Ona göre ''intihal'' kronolojik olarak daha sonra gelenin önce gelenden faydalanması olduğu kadar, aksi de geçerlidir, yani selefin de ''intihal'' yapabilmesinin mümkündür.
Swann'ların Tarafı
Swann'ların TarafıMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20214,202 okunma
Oktay Türkoğlu tekrar paylaştı.
Pandoranın kutusu herkese kendi payına düşeni veriyor, böylece toplumsal prestij açısından, sanat yorumcusunun yerini yatırım danışmanı alıyor. Sanatın başarısı artık kimin sanat yaptığına bağlı değil, kimin koleksiyon yaptığına bağlı.
Oktay Türkoğlu tekrar paylaştı.
Yirmi beş-otuz sene kadar mukaddem gayet koyu salçalı yemekler, kuvve-i gıdaiyyesi çok veyahut baharatı ziyade taamlar arzu olunur iken şimdi bu gibi taamlara kibar alemlerinde iştahla bakılmıyor. Bakanlar var ise onlar da çok nadirdir. Bugün nefis yemekleri tanıyan bir mütehassısın önüne böyle bir taam konulacak olur ise: ''Asar-ı atika meraklısı değilim....'' diyerek eliyle itiyor.
İLERLEME VE SPEKÜLATİF AKIL
Asya uygarlığının parlak bir gelişme döneminden sonra girdiği göreli duraklama dönemi, merakın ürünü olan fikir sermayesini tüketmiş olmasından kaynaklanmıştır. Asya'nın insanların zihinlerini enerjikleştiren ve rastlantısal deneyimlerine anlam vermek için hazır bekleyen geniş ölçekli soyut düşünce şemaları yoktu: Temaşada takılıp kaldı ve fikirlerin temaşasında boğuldu. Spekülasyon Aklı terk etti. Milyonlarca insan ağaçlardan düşen elmalar görmüş ama matematiksel bir dinamik ilişkiler şemasını zihninde oluşturan Newton olmuştu; milyonlarca insan tapınaklarda ve kiliselerde sallanan kandiller gömüş ama bu aynı matematiksel şemanın daha muğlak bir taslağını zihninde oluşturan Galileo olmuştu; yine milyonlarca insan hayvanların birbirini avladığı, bitkilerin birbirini yuttuğunu görmüş, milyonlarca insan kıtlık ve susuzluğa direnmiş ama zihninde Malthusçu şemayı oluşturan Charles Darwin olmuştu. İlerlemenin sırrı soyut morfoloji şemalarına duyulan spekülatif ilgidir.
115 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.