Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuğba

272 syf.
10/10 puan verdi
Nasıl bi zamanda nasıl bi kitap okudum dedim. Tesadüflere pek inanmıyorum bazı şeyler önümüze tam da evet buna ihtiyacım var dediğiniz anda önümüze geliyor. Bu kitap da benim için tam olarak öyle oldu. Adı üzerinde zaten kendini arayan insandan bahsediyor. Kendini aramaktan kasıt, toplumsal normlardan sıyrılmak. Otomatik / makine insandan sıyrılmak benliğini bulmaktan bahsediyor. Ve insanın içinde meydana gelen boşluk hissinin de yapacağınız her şeyin sizi tanımayan bilmeyen ve isteklerinizin ne olduğunu önemsemeyen ve hatta kendinin bile farkında olmayan başka otomatik insanlar tarafından belirlemiş olduğu kurallara uymaktan kaynaklandığına değiniyor. Harika bi kitap okuduğumu düşünüyorum. Kesinlikle herkes en az bi kere okumalı, kendi içindeki boşluğu kapatmasına yardımcı olabilecek ve ufkunu açacak bir kitap okuyacağını düşünüyorum.
Kendini Arayan İnsan
Kendini Arayan İnsanRollo May · Okuyan Us Yayın · 20192,750 okunma
Reklam
687 syf.
10/10 puan verdi
Suç ve Ceza, lise yıllarında edebiyat hocalarımızın mutlaka okumalısınız dediği kitaplardandı. O zamanlar biraz başlamış ve betimlemelerin yoğunluğundan devamını getirememiştim. Benim için okunamayacak sıkıcı kitap grubuna girmişti. Şimdi dönüp baktığım zaman, lise grubunda bir gencin okuyabileceği fakat okuduğunun yalnızca %30’unun kendine kalabileceğini görüyorum. Bu yüzden bazı kitapları okunmak için acele etmek gerekmediğini düşünüyorum. Bu kitapta onlardan biri. Kitabın konusuna gelecek olursam, bir çoğunuzun oradan burdan az buçuk fikri var zaten. Bir cinayet var ve bu cinayetin haklı mı haksız mı olduğundan tutun, ana karakterin yakalanıp yakalanmayacağına dair kendisi ile çatışmalarını okuyacaksınız. Aynı zamanda vicdan sahibi insan ruhunun, nasıl kendini hastalandırdığına da şahit oluyorsunuz. Ve vicdansız bir ruhun kendini nasıl aklayıp hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam ettiğini de görüyorsunuz. Kitapta bir çok karakter var. Bu karakterlerin duygu ve düşüncelerine de ayrı ayrı yer verilmiş. Her zaman diyorum ve yine değineceğim bu konuya, hangi yüzyılda olursa olsun, ister teknoloji ilerlesin, ister yaşam tarzları değişsin, insan duygu ve düşünceleri her zaman aynı kalıyor. Suç ve Ceza’yı okurken günümüz insan davranışları ile geçmiştekilerin bi farkı olmadığını rahat bi şekilde görebiliyoruz. Gerçekten harika bi kitap okudum. Dostoyevski’nin diğer kitaplarını severek okuduysanız Suç ve Ceza’ya da zaman ayırmalısınız derim..
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,5bin okunma
312 syf.
10/10 puan verdi
Rüzgar bizi götürecek şiir kitabı Furuğ Ferruhzad’ın bir kaç şiir kitabının bulunduğu bir yapıt. Şairin duygu ve düşüncelere yaklaşma şekli o kadar güzel ki şiirleri yüreğinizde hissedip, kendinizden parçalar buluyorsunuz. Belki okumuş olduğum kadın şairler, bir elin parmaklarını geçmez fakat Ferruhzad benim için hep bir numara olacak. Bunun nedeni başta yaşadığı coğrafya olmak üzere; aile yaşantısı, duygu ve düşünceleri olsun kadını kendime daha yakın hissediyor olmam. Aynı zamanda 1950 lerde hele ki Orta Doğu’da bir kadının, saf duygu ve düşüncelerini her türlü zorluğa rağmen şiire aktarmaktan vazgeçmemesi ve onun için büyük bir tutku olması beni etkileyen bir başka unsurdur. Erkek şairlerin aşklarını, erkeklerin gözünden okuyor ve hissediyorken; Furuğ sayesinde de bir kadının aşkını, üzüntüsünü, hayallerini yine herkeslerin anlayarak hissetme şansı çok yüksek. Bu kitabı okurken, Arthur Rimbaud’un kadınların şiir yazma konusundaki görüşü aklıma geldi.Şundan bahsediyordu yaklaşık olarak: ‘Eğer kadınlara da eşit imkan ve özgür düşünce ortamı sunulabilirse biz erkekler kadar başarılı olacaktırlar. Ne de olsa onlar da bizlerde insanlarız, neticede aynı duygu ve düşünceleri paylaşıyoruz.’ Bu kitabı da okuduktan sonra bu görüşe hak vermemek mümkün değil. Ve eminim ki daha bir sürü Furuğ ile tanışamadık bu sebeplerden dolayı. İlerisi için güzel örnekler teşkil ettiğini düşünüyorum. Ve kesinlikle şiir seven herkesin en az bir kere Furuğ okumasını tavsiye ederim..
Rüzgâr Bizi Götürecek
Rüzgâr Bizi GötürecekFuruğ Ferruhzad · Yapı Kredi Yayınları · 20231,657 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
224 syf.
10/10 puan verdi
Kitabın ismi, beden dilini yorumlayarak insan davranışları hakkında bilgi edinebilirmişiz gibi izlenim veriyor. Fakat alakası yok desem yeridir. Beden dilini yorumlayarak insan davranışları hakkında bilgi edinmek istiyorsanız ( konudan bağımsız) bir zamanlar ABD’de Fox Broadcasting Company kanalında yayınlanmış olan ‘Lie to me’ dizisini öneririm.
Beden Asla Yalan Söylemez
Beden Asla Yalan SöylemezAlice Miller · Okuyan Us Yayınları · 20193,107 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
Arkadaş Zekai Özger’in okuduğum ilk kitabı, hatta şairle tanışma kitabım diyebilirim. Şairin genç yaşta dünyadan ayrılması özellikle dikkatimi çekti. Ve genç yaşına rağmen yazdığı şiirlerin muazzamlığı daha ayrı bir konu. Gencecik bir insanın bu denli yaşanmışlığı, bir kitaba hatta şiirlere nasıl sığdırabildiğine şaşıyorsunuz. Okurken hayran kalmamak mümkün değil. Dili yalın, sade. Kitabın sonunda yazara ait iki tane şiir denemesi var ve kendi (inci gibi) elyazması bir şiirle de kapanış yapılmış. Kullandığı kelimeler insanın hem aklında yer edip düşündürüyor hem de kalbinin içinden geçiyor. Duyguyu sadece okumuyor, hissediyorsunuz. Aynı zamanda siz yaşamışsınız da sanki onun yerinde siz varmışsınız gibi. Okuduğum en güzel şiir kitaplarından biriydi. Kesinlikle okunması gerekenlerden tavsiye ederim.
Sakalsız Bir Oğlanın Tragedyası
Sakalsız Bir Oğlanın TragedyasıArkadaş Zekai Özger · Ve Yayınevi · 2019918 okunma
Reklam
170 syf.
10/10 puan verdi
Aziz Nesin’in , Mahmut ile Nigar kitabı 17 hikayeden oluşuyor. Kitabın konusu, içinde bulunduğumuz yaşamın siyasi, ekonomik ve sosyal yanından insanların nasıl etkilendiğini ve nasıl tepkiler verdiğini Aziz Nesin tarzıyla anlatıyor. Hikayeler, trajikomik. Güldürürken aynı zamanda düşündürüyor. Aziz Nesin’in olaylara yaklaşım tarzına ve gözlem yeteneğini hayranım. Yaşanan olayları bizlere 1992 yılında aktarmış olmasına rağmen sene 2023’e girmekte olduğumuz şu günlerde bile güncelliğini yitirmemesi hayretler verici. Gelişime/değişime karşı direniş göstermemizin nedenini hala anlayamıyorum. İlerlemeyen ve sürekli bir engelle takılan prosedür işlemlerinden tutun O’cusun Bu’cusun sana kız vermem, senden alışveriş yapmam gibi çocukça davranışları (çocukça diyorum fakat çocuklar yapmıyor bunların yaptıklarını) devam ettirmenin kime, neye yararı olabilir? Kısır bi döngü gibi yaşam. Koşullar değişiyor ama insan zihni/fikri değişime direniyor. İnsanlar ilerisi için değişir mi, değişmez mi, bu yaşam tarzını üzerlerinden atmak isterler mi bilemiyorum. Konuya objektif yaklaşamayacağım için yorum da yapmak istemiyorum. Genel olarak dili akıcı, içimizden birilerinin yaşadığı olayların hikaye versiyonunu okuyorsunuz. Güncelliğini yitirmeyen güzel bi eser. Okumanızı tavsiye ederim.
Mahmut ile Nigar
Mahmut ile NigarAziz Nesin · Nesin Yayınları · 2007221 okunma
80 syf.
1/10 puan verdi
Okurken kahkaha attım.
Yazarla ilk tanışmam ve nerden başlayacağımı bilemiyorum. Kitabı okurken; ‘Bu edebiyat mı şimdi yani?’ sorusu kafamın içinde döndü durdu sürekli. Tamam kitap yazmıyoruz, yazamıyoruz diye de okuduğumuzun da ne olduğunun farkında değiliz anlamına gelmiyor ya. Hepimiz doğuyor büyüyor, seviyor, mutlu olup, ayrılıp acılar çekiyoruz. Bu duyguları anlayabiliyorum. Fakat dile getirme ve yazıya aktarma konusunda herkesin aynı yeteneğe sahip olduğunu düşünmüyorum. Bu kitapta da bunu gördüm. Bilmem hatırlar mısınız, arabesk rap yapan gruplar vardı bir dönem, kitap aynı onun tadında, ergen edebiyatı kokuyor. Biri sevmiş, ayrılmış, acılar çekmiş sonra onu günlüğüne yazacakken ‘dur ben bunu bi kitap yapayım, ne kadar güzel yazıyorum ya’ demiş. Birileri de güzel çirkin demeden gazı vermiş, okuyucu ile buluşmuş. Resmen ekonomik kaygı ile yazılmış, kâğıt ve zaman israfı. Kesinlikle tavsiye etmeyeceğim tür (bişey).
Y'ol
Y'olBirhan Keskin · Metis Yayınları · 20145,4bin okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
‘İyi Aile Yoktur’ kitabı ile burda paylaşılan alıntılar ve okuyan arkadaşlarımın tavsiyeleri sayesinde tanıştım.Kitap dört bölümden oluşuyor. Her bölümde 8-10 kısa başlık bulunuyor. Bu başlıkları bilimsel, deneysel ve gözlemsel verilerle açıklayan kısımlar bulunmakta. Kendi başına bağımsız düşünme ve belli bir yaşam olgunluğuna sahip olan herkesin
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186bin okunma
104 syf.
10/10 puan verdi
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya kitabı, deneme yazılarından oluşan, bana göre harika bir kitap. Genelde şiir ve deneme kitaplarına inceleme yazmamayı tercih ediyorum . Fakat Şükrü Erbaş’ın duygu ve düşüncelerine değinmeden geçemeyeceğimi farkettim. Bir insan bu kadar mı naif ve zarif olabilir. Ve sözcüklerle zor karşılık bulabilecek hisler,
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya
Çırpınıp İçinde Döndüğüm DünyaŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20214,347 okunma
67 syf.
9/10 puan verdi
Çocukluğun Soğuk Geceleri Tezer Özlü’nün okuduğum ilk kitabı. Bu kitapta yazar kendi hayatından bir kesit anlatmaktadır. Otobiyografi gibi yani. Aynı zamanda kitabı okurken bir hikayenin içerisinde gibi hissediyorsunuz. Yazar, kendi yaşam öyküsünü anlatırken etrafında olanları da çok iyi gözlemlemiş. Toplumdaki gereksiz rollerin, yani yapılması beklenen davranışların eleştirisinden bahsediyorum. Hikayesini anlatırken arasıra psikolojik rahatsızlıklar geçiriyor ve bu ataklardan sonra akıl hastanesine yatırılıyor. Burada etkileyici bir konu var. Akıl sağlığı yerinde olmayan ve söylediklerinin geçerliliği sorgulanan kişilerin istismarından bahsediyor. Ken Kesey’in filme uyarlanan Guguk Kuşu kitabı, Anton Çehov’ un Altıncı Koğuş’u ve Amin Maaoluf’ un Doğunun Limanları kitaplarını okuyan kişiler ne demek istediğimi çok iyi anlar. Bu kısımları okurken insanının insan olamadığını, ne kadar aciz, zavallı, ilkel, acımasız ve vahşi yaratıklar olduğunu görüyorsunuz. Yazarı tanımak, onu anlamak ve kendinizden bir şeyler bulmak adına okunması gereken güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Çocukluğun Soğuk Geceleri
Çocukluğun Soğuk GeceleriTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 201816,5bin okunma
Reklam
352 syf.
9/10 puan verdi
Flaubert’in Madam Bovary’si gerçekten farklı bir kitaptı. Açıkçası kitabın içeriğini az çok bildiğim için ön yargı ile başlamıştım. Okumaya devam ettikçe yazarın, karakterler hakkında tahlili ve betimlemelerinin mükemmel olduğunu gördüm.Bu da kitabın akıcı bir şekilde okunmasını sağlıyor. Ana karakter olan Emma Bovary, evli ve bir çocuk annesidir.
Madam Bovary
Madam BovaryGustave Flaubert · Oda Yayınları · 200933,2bin okunma
156 syf.
9/10 puan verdi
Marcus Aurelius’un ‘Kendime Düşünceler’ kitabı, yazarın kendi yaşamından yola çıkarak başka büyük düşünürlerinde görüşlerine yer verdiği, yaşamın kısa olduğu ve çok da önemsenmemesi gerektiğinden bahsetmektedir. Bu durum kitabın kapak kısmında şöyle bahsediliyor: “Sağlam bir eşitlik ve özgürlük inancına sahip olan Marcus Aurelius, imparatorluğu boyunca doğayı bilip anlayarak yaşamaya çalışmış , her şeyin ortasına insanı koymuştur. Günlük olarak kaleme alınmış bir özdeyişler ve düşünceler derlemesi denebilecek Kendime Düşünceler eserinde, kendinden önceki caesarları ve filozoflar eleştirmekte kalmayıp, kendi kendini de sorguya çekerek bir vicdan muhasebesi de yapar.” Tam olarak içerik bu şekilde.Ne eksik ne fazla. Okurken, her cümleye hak veriyorsunuz. İnsanın yaşamın amacına ve mutluluğa ulaşabilmesi için olması, yapması gerekenleri okuyucuya aktarıyor. Kitabın, akıcı ve anlaşılır bir dili var. Herkesin en az bir kere okuyup üzerinde düşünmesi gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.Her şeyi kendi hayatımızda deneyimleme fırsatımız olmadığını unutmamalı, bu yüzden bizden önce yaşamış kimselerin hayat tecrübelerini dikkate almalıyız. Çünkü hayat her şeyi tecrübe edecek kadar uzun değil..
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202215,1bin okunma
252 syf.
10/10 puan verdi
Şükrü Erbaş’ın bu kitabı, ‘İnsanın Acısını İnsan Alır’ deneme yazısının devamı gibidir. Kitabın üzerinde bulunan ‘Bütün yazıları 1’ ve ‘Bütün yazıları 2’ şeklindeki ayrıntıdan da fark edebilirsiniz. Kitap; günlük hayattan tutun, savaş, barış, sevgi, özgürlük, eşitlik, siyaset, şiir şairler ve yazarlar adına ber konunun üzerinde durmuş. Bu yazıları okurken, Şükrü Erbaş’ın düşüncelerine katılmamak mümkün değil. Çünkü bütün insanlığın adına ancak bu kadar güzel konuşulabilir ve ancak bir insan bütün insanların derdini kendisine bu kadar dert edinebilir diyorsunuz. Genellikle kendisini şiir yazıyor diye biliyoruz. Ve sevenleri de bilir, şiirlerinde ki o insanın içine işleyişi ve duyguyu. Düşünün ki bu duyguyu ve düşünceyi deneme yazılarını da aktarmış. Öyle bir deneme yazısı ki okurken sıkılmıyorsunuz ve aynı zamanda sizlere farklı bir bakış açısı da katıyor. Henüz tanışmamış olabilirsiniz belki, alıntılarım ve bu inceleme tanışmanıza vesile olur umarım.Keyifli okumalar diliyorum..
Çekilme Suları
Çekilme SularıŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınları · 2014962 okunma
104 syf.
10/10 puan verdi
Kaçan Ayna kitabı, içerisinde on öykü bulunan bir hikaye kitabıdır. Her öykü birbirinden bağımsız ve farklı anlamlar içermektedir. Bunlara sadece sıradan öyküler demek mümkün değil. İnsanın geçmişiyle geleceğinin karşılaşmasının nasıl bir durum olacağından tutun; ölmeden, kişinin kendisini nasıl öldürdüğünü, insana biçilmiş kalıplar yüzünden kim olduğunu unuttuğunu ve kendisini nasıl tanımaya çalıştığını, sıradan ve hiçbir şekilde plansız ve olumsuz bir durumla karşılaşılmayan hayatın gerçekten de insan için mükemmel bir hayat olup olmacağını sorgulatan, güzel hikayelerden bahsediyoruz. İnsanın kendisini tanıması ve bilmesi adına sorulmuş sorular ve içsel çatışmaları, biz okuyucuya o kadar gerçekçi aktarılmış ki okuyanın, durup düşünmeden geçmesi mümkün olmuyor. Bu yüzden sadece hikaye kitabı demek, bu kitap için haksızlık olur. Kesinlikle herkesin en az bir kere okuyup nelerin peşinden, ne için koştuğunu ve neler için üzüldüğünü tekrar bir düşünmesi gerekir. Giovanni Papini ile tanışmam Kaçan Ayna kitabı sayesinde oldu. Burdan da bu yazar ve kitapla tanışmamı sağlayan
H. UmuT
H. UmuT
‘ a ayrıca teşekkür ediyorum. Ve Kaçan Ayna öyküsünden bir alıntıyla incelememi noktalıyorum: ‘Gelecek, gelecek olarak var olmaz; gelecek, bir yaratıdan, şimdinin bir parçasını oluşturmaktan başka bir şey değildir; bu yaşam, bu tedirgin, bu hüzünlü, bu acı yaşama, günden güne kaçan, uzaklaşan bu gelecek uğruna katlanmak, bu saçma sapan yaşamın en acı saçmalığıdır.’
Kaçan Ayna
Kaçan AynaGiovanni Papini · Kırmızı Kedi Yayınları · 20161,413 okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
Rousseau bu kitabında; çevresindeki kişilerin, onu kendi düşüncelerinden ve yaptıklarından dolayı nasıl dışladığını, on bölümden oluşan gezi yazıları aracılığıyla biz okuyuculara anlatıyor. Kitabın her bölümüne katıldığımı söyleyemem fakat okurken şunu fark ettim; İnsanların belli başlı kalıpları ve yargıları var.Birilerine bir şeyi neden yaptığını sormak yerine, peşin hüküm veriyoruz. Bu durumdan kendimi tenzih etmiyorum. Bunu isteyerek ya da istemeden yapıyoruz. Buna örnek şunu vermek istiyorum; kedilerin yem yemesini pencereden izlerken, bir adamın durduk yere kedileri kovaladığını gördüm, doğal olarak sinirlendim. Fakat daha sonra adamın, uzaktan gelen köpekleri fark edip böyle bir şey yaptığını, köpeklerin bir iki saniye sonra o alana girdiğini görünce anladım.Demem o ki hepimizin hayata baktığı pencereler ve açılar farklı. Bu yüzden yargılamak ve dışlamak, anlamaya çalışmaktan daha kolay. Rousseau, iyiliğin sürekli yapılmasının, insanların sanki göreviymiş gibi görülmesi nedeniyle yapmak istemediğini de anlatıyor. Genel olarak insanların kendilerinin de düşünüp, eyleme geçiremedileri düşünceleri bizlere aktarmış. Bu kısımları okurken ona hak vermemek mümkün değil. Genel olarak dili sade ve akıcı bir kitap. Tavsiye edebilirim. İyi okumalar..
Yalnız Gezenin Düşleri
Yalnız Gezenin DüşleriJean-Jacques Rousseau · Bordo Siyah Yayınları · 20044,026 okunma
139 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.