Her gün odamda oturuyor, kitap okumaya çalışıyordum. Bir tek harfini bile fark etmeden sayfaları çeviriyor, bazen, dikkat etmeye azmederek baştan başlıyor, fakat birkaç satır sonra gene zihnimin başka yerlerde dolaştığını görüyordum.
Kahve bu. Minicik bir fincandaki azlığı güzelliğinin garantisi, en bol olduğu anda bile nadirliğinin uyarısıydı peşinen. Cezve başında çekilen zahmet değerinin diyeti. Bu yüzden kahve tek fincanla sınırlıydı. Çay gibi aynı vakitte ikincisi, üçüncüsü, tekrarı olmazdı onun.
"gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir."
olasılıksız- adam fawer.
Bir insan neyse odur...
Sana yaşattığı her şey yaşatacaklarının teminatıdır.
Şimdi mutlu eden gelecekte de mutlu eder. Şimdi üzen, sonradan daha çok üzer. Ve aklından şunu hiçbir zaman çıkarma. Hayatından bir kere giden yine gider.
Balkan topraklarında yaşayan Müslüman ve Türklerin yaşadığı ızdırapları yusûfî karakterin diliyle anlatan muhteşem bir felsefe ve tarih harmanı roman. Okuduktan sonra "Allah için sevmek ve Allah için buğzetmek" ne demektir ve nasıl olur daha iyi anlıyorsunuz. Her insanın kendi içinde yaşadığı zorlukları iman gücüyle aşabileceğini aşılayan ümitvar bir eser.
Delirmemek için ilaç alıyordum. Delirmekten kastım, aklımın başımda olmayışı değildi. Aksine, aklım fazlasıyla başımda olduğu için delirmekten korkuyordum.
Konusu itibariyle değişik bir işleyiş türüne sahip olan bir romandı. Kitabı alırken kapak resmini beğenmiştim. Olay örgüsünü ; kitapçıda geçen basit ama etkileyici bir kitaptır şeklinde olan bir tahmin yürütme üzerinden almıştım. Kitaba başladığımda ise; bambaşka olan iki hayat ile karşılaştım. İki farklı hayat yaşayan tek bir kadın var kitapta... İlk önce bayağı tuhafıma gitti. Yaşanılan hangi hayat gerçek, hangisi kadının içinde yarattığı kurmaca kesinlikle çözemedim... Gerçi kadın karakter ne amaçla iki farklı yaşantı yaşadı onu da bir sonuca bağlamış değilim. Sonra uzunca bir düşündüm. insanların bir gerçekte yaşamış olduğu bir de hayatım şu şekilde olsa nasıl olurdu diye kurguladığı, kendi içinde düşündüğü, hayal ettiği bir hayat olduğu kanısına vardım. Yazar da bu düşünce doğrultusunda gitmiş olacak ki, bir gerçekle rüyanın birleştiği olay örgüsü ile karşılamış biz okurlarını... Tarz olarak değişik ama, bir o kadar da soru işaretine neden olan bir kitaptı bana göre. İlginç işleyişlerle dolu olan romanları seviyorsanız okuyun.
Yanlış bir devirde doğmuş bir kadınım ben, hiçbir şey düzeltmez bunu. Gelecekte de hatırlanacak mıyım bilmiyorum. Şayet hatirlanirsam mağdur bir kadın olarak değil, cesur adımlar atmış ve ödemesi gereken bedeli korkmadan Ödemiş biri olarak görülmek istiyorum."
~ 'Mata Hari' ~