Bu yıl okuduğum yerli öykü kitaplarından çok farklı. Hikâyeler yüzeysel değil. Hepsinin politik bir duruşu var. Yazar yerli öykülerde görmeye alışık olduğumuz klasik aile içi çatışmalara veya ikili ilişkilere yaslanmamış. Her öyküde durup düşünme gereği duyuyorsunuz. Dili çok güçlü. Çeviri tadı yok. Türkçe okuduğunuzu anlıyorsunuz. Kimlik, yabancılık, otorite gibi çoğumuzun düşünmekten kaçtığı konular çok değişik kurgularla anlatılmış. O yüzden yarım saatte okunan içi boş hikâyeleri seviyorsanız size göre olmayabilir.