Meldam Sucuoğlu

Meldam Sucuoğlu
@Meldamm
5 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
Kuşkunun Sancıları
Oysa bütün o devrimler, büyük dönüşümler, bilimsel ve teknolojik gelişmeler kuşkunun rahminden doğmuştu. Bir birey ya da toplum ne kadar kuşkuluysa o kadar değişip dönüşebilirdi ve yaşamına o kadar katkı sağlayabilirdi. Yani kuşku varsa değişim vardı. Kuşku yoksa esaret ve kölelik vardı. O yüzden kuşkunun sancıları, hakikatin ışığını yakardı.
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Toprak çiçeği kıskanmadı. Böcek ağacı, ağaç da kuşu... Yaşam ölümden güçlü değildi. Ölüm de yaşamdan. Gece gündüzden üstün değildi, ateş de sudan. İşte buna var oluşun ahengi denirdi ve aralarında asla faustvari bir pazarlık olmadı..
İlham, ansızın kendiliğinden açığa çıkıp var olamazdı. Çünkü o, dünün rahmine gebeydi. Bugüne katkıda bulunduğun her şey dün ne biriktirdiysen onun izleriydi. O yüzden ilham; geçmişteki özverimiz, edindiğimiz bilgi ve deneyimlerimizden beslenirdi. Öyle durduk yere kendi kendine sirayet edecek bir şey değildi. İlham, büyük bir birikimin patlama anıydı.
Sayfa 125 - Kırmızı Balon YayıneviKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşamın ustaları ne diyordu?
Ne zaman büyük sırların kapısını çalmak istesem aklıma; ‘şiiri seviyorsan şairinin kapısını çalmaya gitmeyeceksin’ sözü geliyor ve duraksıyorum. Sonra düşünüyorum, sanırım bazı büyüler bozulmayınca insanı geliştiriyordu. Ya da neyle karşılaşacağını bilmediğin bir yolculuğun sonunda hiçbir şey ile yüzleşememek de büyük bir hayal kırıklığı yaratabilirdi diyorum Ve sonra sonsuza kadar o büyük sırrın bilinmezliği ile yaşamalıydım diyor, arkamı dönüp o sırrın kapısını çalmadan uzaklaşıyordum.
Sayfa 114Kitabı okudu
Mutsuz insanların ortak özelliği, birilerine şirin görünebilmek için hayatını mağazalarda kasa sırası bekleyerek geçiriyor olmalarıydı.
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam