Uyuşamayız yollarımız ayrı;
Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi;
Senin yiyeceğin kalaylı kapta;
Benimki aslan ağzında;
Sen aşk rüyası görürsün ben kemik.
Aşk ve muhabbetin bir kere bile girmiş olduğu kalbi ne hâle getirdiğini siz bilemezsiniz! Siz ayrılığın, ihanetin öyle kalplere açacağı yaraların sızılarını hiç hissetmemişsinizdir! Siz ancak öyle kalpleri yaralamayı bilirsiniz! İşte siz bu işin sanatkarısınız!
Bazı geceler Bedia sanki çala çala daldığı, kendinden geçtiği halden anlamayıp bayılmak, musiki içinde boğulmak, o Halle ölmek ve musikiye karışmak, ruhunun o seda ve hazin nağmelerle havaya dalmasını, gökyüzüne çıkmasını istiyordu.