Öncelikle Martin Eden’in azmine, hırsına, okuma ve öğrenme sevdasına, kendini geliştirmek için verdiği çabaya hayran kaldığımı söylemek isterim. Burjuva kesmine olan hayranlığı, onlar gibi olma isteği onu okumaya ve öğrenmeye yönelttiğinde aslında elit tabakanın gösterişçi ve içi boş insanlar olduklarını keşmetmesine ve zamanla onlardan tiksinmesine yol açmıştır. Hedefine ulaştığında ise insanlardan uzaklaşmış ve duyarsızlaşmıştır.
Tam da rahata kavuştuğunu düşündüğümüz zamanda da onun herşeyden vazgeçişine tanıklık etmek durumunda kalıyoruz.