MÜREBİYYE
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın kaleme almış olduğu Mürebbiye isimli eser Batılılaşmayı yanlış anlayan ve bu yolda nasıl evrelerden geçtiğimize dikkat çekmek isteyen bir eserdir.Romanın başkişisi Anjel batılı bir kadını temsil eder.Anjel ismi karaktere tesadüfen verilmemiştir.Anjel Türkçe'de 'melek' kelimesine karşılık gelir,konağın erkekleri de Anjel'i öyle görmektedir fakat bu isim melek görüntüsünün altındaki şeytana dikkat çekilmek için seçilmiştir.Fransa'da dünyaya gelen babasının kim olduğunu bilmeden büyüyen Anjel annesiyle aynı kaderi yaşar.Annesinin uygunsuz mesleğini icra ederken kaza sonucu hamile kalır.Bebeği babasına kabul ettiremez ve ona başka bir baba arar.Fakat Anjel merhamet ve annelik duygularından yoksun olduğu için dünyaya getirdiği çocuğundan uzak kalır ve hiç arayıp sormaz zaten eserde de çocuktan hiç bahsedilmez.
Anjel daha sonra Fransa'da tutunamaz ve İstanbul'a gelir.Fakat eski kimliğini Fransa'da bırakır.İstanbul'da Dehri Efendi'nin konağında çoçuklara mürebbiyelik yapmaya başlar fakat amacı başkadır.Anjel'in bu durumunu romanda geçen 'Hasbahçenin baldıranı çöplüğün gülfidanı olur' sözü gayet açık bir şekilde karşılar. Romanda Amca Bey,Şemi,(ve evli olmasına rağmen)Sadri Mürebbiye'ye aşık olur.Amca Bey , Sadri ve Şemi birbirlerine düşerler.Mürebbiye hepsini birden idare etmeye çalışsa da sonunda patlak verir ve kitabın sonunda Anjel'in odasından sürpriz bir isim çıkar.