Ama çok tuhaf bir iyilik seninkisi,
herkese açık olan, böylece de isteyenin ellerine sığdırabileceği kadarını alabileceği bir iyilik; büyük,
sonsuz büyük senin iyiliğin, fakat aynı zamanda da –affına sığınarak söylüyorum– tembel bir iyilik. Uyarılmak istiyor, gelip alsınlar istiyor. Sen, ancak yardıma çağrıldığında, senden istendiğinde
yardım ediyorsun, hoşlandığın, zevk aldığın için değil fakat utancından, zayıflığından ötürü yardım
ediyorsun.
Üzerimdeki tamirci tulumunu çıkarmadan, yikanmadan, tıraş olmadan, dişlerimi fircalamadan bütün bir hafta geçirdim, çünkü insanın üstünü başını birisi için duzelttigini, birisi uğruna giyinip kokular surundugunu aşk çok geç öğretmişti bana.